Bingöl'de kot kumlamadan 65'inci ölüm
İstanbul'da kot kumlama atölyesinde çalışırken silikozis hastalığına yakalanan 30 yaşındaki Serdal Dündar, memleketi Bingöl'de hayatını kaybetti. Eşi 8 aylık hamile olan, geride 5 ve yaşlarında iki engelli çocuk bırakan Dündar, Bingöl'de yaşamını yitiren 65'inci kot kumlama işçisi oldu
Karlıova İlçesi'ne bağlı Taşlıçay Köyü'nde yaşayan ve İstanbul'da çalıştığı kot kumlama atölyesinde çalışırken slikozis hastalığına yakalanan Serdal Dündar, tedavi gördüğü Bingöl Devlet Hastanesi'nde hayatını kaybetti. Hastaneden yakınları tarafından gözyaşları içerisinde alınan Dündar'ın cenazesi Taşlıçay Köyü'ne götürülerek toprağa verildi.
GERİDE HAMİLE EŞ, VE İKİ ENGELLİ ÇOCUK BIRAKTI
Serdal Dündar'ın ölümünün ardından dram ortaya çıktı. Dündar'ın İstanbul'da kot pantolon taşlama işine 16 yaşında başladığı ve 4 yıl boyunca 7 gün, günde 12 saat çalıştığı belirtildi. 11 yıldır oksijen makinesi ile yaşayan Dündar'ın eşinin 8 aylık hamile olduğu, Yusuf (7) ve Elif (5) isminde 2 engelli çocuğunun bulunduğu belirtildi.
Silikozis hastalarının sorunlarıyla ilgilenen eğitimci Semiramis Karaaslan, Bingöl Devlet Hastanesi önünde yaptığı açıklamada, Serdal Dündar'ı gözyaşları içinde anlattı. Karaaslan, açıklamasında "Çok büyük bir acıyı tekrar yaşıyoruz. Türkiye'de kotlar beyazladı ama onların hayatı karardı. Halis Karabulak gitti, şimdi de Serdal Dündar'ı yolculadık. Silikozis hastalarından hala emekli olamayanlar var. Serdalımın iki tane çocuğu vardı. Yusuf ve Elif isminde. Eşi de 8 aylık hamileydi, önümüzdeki ay bebek bekliyorlardı. Çok büyük ve inanılmaz bir acı yaşıyoruz. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımız'a sesleniyorum; Sema Hanım, siz de bir annesiniz. Siz de bir kadınsınız, hala emekli olmayanlar var. Lütfen onlar için bir şeyler yapmaya çalışın. Telefon geldi bana, telefonda Serdal'ın çok ağır durumda olduğunu söylediler. Hayatını kurtarmaları işçin doktorlarımızın uğraşlar verdiğini söylediler. Ne şekilde hastaneye geldim, bilmiyorum, geldiğimde onun cenazesini gönderdik. Lütfen silikozis hastalarına destek olun. Lütfen duyun sesimizi ve buna bir cevap verin. Mektuplar yazıyoruz, dilekçeler yazıyoruz. Hiç birisine cevap gelmiyor" dedi.
Silikozis hastalarına tanınan emeklilik haklarının tekrar verilmesi gerektiğini belirten Karaaslan, "Türkiye'de bin 500 kişiyi aşmayan silikozis hastası var. Haklarını elde edenlerin haricinde geriye çok az bir kısım hastamız kaldı. 3 aylık bir müracaat süresi tanındı. 3 aylık müracaat süresinde ancak sesimi duyup da müracaat edenler oldu. Ama diğerleri duymadılar ve hastalıkları çok düşük derecede idi o zaman, şu anda daha yüksek. Lütfen bir hak daha tanıyın. Türkiye'de nerelere, ne paralar harcanıyor. Lütfen bunları düşünün. Geride bıraktıkları çocukları düşünün. Size yalvarıyorum, lütfen bunlara çare olun" şeklinde konuştu.