"Azra Bebek bizi bir hafta ayakta tuttu"
SAR arama kurtarma ekibi Van'da yaşadıklarını böyle ifade etti
Van'ın Erciş ilçesinde bir evin enkazından sağ olarak çıkarılan Azra Bebebiği kurtarmak için çalışan SAR arama kurtarma ekibi yaşadıklarını anlattı.
Van Depremi’nden 47 saat sonra kurtarılan 14 günlük Azra Bebek, annesi ve babaannesinin çıkarıldığı enkazda, Jandarma Arama Kurtarma (JAK) , SAR (Search And Rescue) Arama Kurtarma ve İzmir Sivil Savunma ekipleri bir arada çalıştı.
O enkazda görev alan SAR ekibi ile kısa bir süre konuşma fırsatı buldum. Aynı acıyı 99 Marmara Depremi’nde yaşayan ekip, gönüllü olarak geldikleri Van’da neredeyse hiç uyumadan, canlı bir insana ulaşma umuduyla 8 gün boyunca çalıştı.
SAR Kurtarma Ekibi’nin kurucusu Erdem Akın, enkazda açılan tünelden içeri girdi ve saatler süren bir çalışmanın ardından Azra Bebek elden ele enkazdan çıkarıldı ve doktorlara teslim edildi.
Akın, sadece kurtarma çalışmalarında yer almadı aynı zamanda gelen yardımların organize edilmesi için de büyük çaba harcadı.
Ekibin bir başka üyesi Atakan Tunçer’i ilk olarak artçı bir deprem sonrası kolundaki serumla koşarak hastaneden çıkarken gördüm. Günlerdir uyumayan ve dinlenemeyen bünyesi daha fazla dayanamamış ve çökmüştü. O ise serumla ayakta durmaya çalışarak enkaz altındaki iki kişiye ölü ya da diri ulaşmak, ailelerine iyi ya da kötü bir haber vermek istiyordu. Tıpkı diğer ekip arkadaşları gibi…
Kolundaki serumla enkazda çalışan arkadaşlarının yanına giden Tunçer, onların başına bir şey gelip gelmediğini merak ediyordu… Neyse ki tüm arakadaşları iyiydi…
Şimdi de onlardan dinleyelim yaşadıklarını…
SAR Kurtarma Ekibi Kurucu ve Sorumlusu Erdem Akın, "99 Marmara Depremi yaşandığında arkadaşlarımla Ayvalık’ta tatildeydim, depremden 4 saat sonra memleketimiz İzmit’e gidebildik. Arkadaşlarımız, akrabalarımız enkaz altındaydı... Herkes gibi biz de yakınlarımızı kurtarmak için çok uğraştık.
Depremin yaraları yavaş yavaş sarılmaya başlarken bir kurtarma ekibi kurmaya karar verdik.
İngiliz Sivil Savunma Ekibi’nden aldığımız eğitimle Düzce Depremi’nde profesyonel bir arama kurtarma ekibi olarak çalıştık.
Daha sonra 3’ü uluslararası 7 eğitmenlik eğitimi aldık. 121 operasyonda; 110 aşkın canlı 250’ye yakın cansız beden çıkardık.”
12 YAŞINDAKİ KAHRAMAN
Akın, Van Depremi’nde kendisini en çok etkileyen olayı şu sözlerle anlattı “Depremden kısa bir önce evden çıkan 12 ve 8 yaşındaki iki kardeşten büyük olanı annesi ve kız kardeşini kurtarmak için eve geri dönmüş. Enkazdan üçünün de cesedini çıkardık. 8 yaşındaki kardeşinden dinlediğimiz 12 yaşındaki kahramanın davranışı bizi derinden yaraladı.”
DOĞADA İLK YARDIMDAN AFET EĞİTİMLERİNE
SAR Arama Kurtarma Ekibi’nde asistan ve lojistik sorumlusu olan Atakan Tunçer, 2006 yılından beri hem gönüllü arama kurtarma ekibinde hem de eğitim danışmanlığı hizmeti veren kadroda görev alıyor.
Tunçer “Gönüllü arama kurtarma derneğimizi kalkındırmak için SAR Eğitim ve Danışmanlık Şirketi’ni kurduk. Kanunlar gereği; en az 50 personel çalıştıran firmaların çalışanlarına aldırması gereken bazı zorunlu eğitimler var. İş sağlığı, işçi güvenliği gibi… Eğitimler firmaların risk grubuna göre değişiyor.
Eğitim kadromuz 15 ile 17 arasında değişiyor ve asistan sayısı eğitim ihtiyacına göre belirleniyor. Örneğin; yüksekte çalışma eğitimini 4 asistan, hafif arama kurtarma eğitimine 8 asistan, ağır arama kurtarma eğitimine 12 – 14 asistan gidiyoruz.
Tatbikatların büyüklüğüne göre 57 – 60 kişiye kadar asistan sayımız artıyor. Doğada ilk yardımdan tutun da afet eğitimlerine kadar her türlü eğitimi veriyoruz.
“BİR HAFTADA TOPLAM 24 SAAT UYUDUK”
Tunçer, Van Depremi haberini Ayvalık İtfaiye ekibinin eğitimindeyken aldık, hemen organize olup yola çıkmak için hazırlandık. En son eğitim verdiğimiz firma bizi arayarak ekip göndermek istediğini bildirdi. O ekip dahil toplam 20 kişi ilk uçakla Van’a geldik.
Burada JAK (Jandarma Arama Kurtarma Ekibi) ile çalışmaya başladık. Yıllardır birlikte çalışıyormuş gibi organize olduk. Çünkü iki tarafın da tek amacı; enkaz altından hayat kurtarmaktı…
Bir hafta içinde toplam uyumuşluğum 24 saati geçmedi, enkaza çıktığımda minimum 26 saat çalışıyorum. 3 saat dinlenip tekrar enkaza giriyorum.
Sonunda vücudum iflas etti, serumla ayakta duruyorum. Azra bebek, annesi ve babaannesini canlı çıkarmak bir hafta bizi ayakta tuttu.
“İNSANLAR DEPREMDE NEREYE SAKLANACAKLARINI BİLMELİ”
Eğitimin yaşı yok 7’den 70’e herkes bu eğitimleri almalı diyen Tunçer, “herkes arama kurtarma ekibinde görev alacak diye bir şey yok. İnsanlar en azından çocuğunun boğazına bir şey kaçtığında nasıl çıkaracağını ya da deprem esnasında nereye saklanması gerektiğini bilmeli.
Unutmayalım ki hepimiz bir gün kurtarılacak duruma düşebiliriz. Bu duruma düşmemek için önem almalı, önlem almak içinde bir bilgiye sahip olmalıyız.”
Atakan Tunçer, depremde saklanılması ve uzak durulması gereken yerler hakkında kısa bir bilgi verdi.
Deprem anında saklanılmaması gereken yerler:
- Kolon, kiriş, kapı altı ya da yakınına saklanılmamalı.
- Kesici eşya, bardak, tabak gibi ürünlerin ve devrilme riski yüksek olan beyaz eşyaların bulunduğu mutfağa saklanılmamalı. Beyaz eşyalar sanıldığı gibi dayanıklı değildir üzerine düşen bir beton yığının altında hemen ezilir.
- Fayanslarla dolu bir banyoya saklanılmamalı. Çünkü deprem anında ilk patlayan fayanslardır ve fayanslar bir jiletten daha keskindir. Ayrıca çamaşır suyu, kezzap gibi kimyasal maddelerinde bir biri ile tepkimeye geçerek tehlikeli gazlar doğururlar.
- Deprem anında evden çıkmamaya çalışmamalısınız. İlk çöken yerler merdivendir.
Deprem anında saklanılması gereken yerler:
- Dolap, koltuk, çekyat, masa gibi ahşap eşyaların altında değil yanlarında cenin pozisyonunda beklenmesi gerekir. Çünkü ahşap eşyalar yukarıdan düşen bir beton parçasının size gelmesini engelleyebilir.
- Eğer hiçbir mobilyanın olmadığı boş bir koridordaysanız. Çerçeve veya tablonun olmadığı düz bir duvarının önünde yine cenin pozisyonunda beklemelisiniz. Kesinlikle kolon, kiriş ve kapıdan uzak bir duvar olmalı.
İŞLERİNDEN İZİN ALIP GELDİLER
SAR ekibinden eğitim aldıktan kısa bir süre sonra yaşanan doğal afet nedeniyle çalıştığı iş yerinden izin alıp gönüllü olarak Van’a gelen Ercan Baylan ve Yaşar As da birer depremzede…
99 Depremi’ni yaşadılar ve yakınlarını kaybettiler. Şirketlerinin aracılığı ile afet eğitimi alan Baylan, As ve birkaç arkadaşı deprem haberini aldıktan sonra eğitmenleri Erdem Akın’la iletişime geçerek Van’a geldi.
Profesyonel bir arama kurtarma ekibi olan SAR ile birlikte çalışan Baylan ve As Van’da yaşadıklarını ve hissettiklerini anlattı;
“AZRA BEBEK BİZİ BİR HAFTA AYAKTA TUTTU”
Baylan, “24 saat çalışma sürüyor enkaz başında, zaman kavramını karıştırdık burada, günleri unuttuk. 13 ölü 3 canlı insan çıkardık enkaz altından.
Gönüllü çalışıyoruz… Bizim için tek motivasyon kaynağı, enkaz altından canlı birini çıkarmak. Azra Bebeği canlı çıkarmak bizi bir hafta ayakta tuttu.”
Yaşar As “Ercan Bey’in de dediği gibi Van’a geldiğimizin ertesi günü, Azra Bebek ve ailesini çıkardık, ondan sonra iki gün uyumadık bir canlı daha çıkabilir düşüncesi ile ama olmadı…”
“YARALARI SARMAK BİZE İYİ GELDİ”
Baylan, “bu acı bizim kötü hatıralarımızı canlandırdı. Biz de ‘99 Depremi’ni yaşadık. Yakınlarımızı kaybettik… Aynı acıları burada da gördük… Hayat devam ediyor, acılar tekrarlanıyor. Acımızı unutmaya çalışmaktansa başkalarının yaralarını sarmak bize daha iyi geldi.”
Baylan, “burada JAK ile çalıştık. Jandarmanın Arama Kurtarma timini yakından tanıma fırsatı buldum oldukça disiplinli ve özverili çalışıyorlar. Bu da bizi uyumadan çalışmaya teşvik etti.”
“İNSANLIĞIMIZI HATIRLADIK”
As, “Van’a geldiğimizde bir şeyi fark ettik, burada yaşayan insanları unutmuşuz aslında. Ekmeğe ihtiyacı olduğu halde istemeyen bu mahcup insanlarımızı unutmuşuz. Bu afet insanlığımızı hatırlamamıza sebep oldu.”