Allah'tan isteyin!
Türbelere gidip buraya çaput bağlayarak istekte bulunmanın doğru olmadığını belirtti
Ramazan’la birlikte türbelere olan ilgi de yeniden arttı. Prof. Dr. M. Saim Yeprem, Oruç Baba gibi türbelere gidip buraya çaput bağlayarak istekte bulunmanın doğru olmadığını belirterek, “Türbelere yüz vurmak, çaput bağlamak gibi inanışlar şaman ve pagan döneminden kalma gelenekler” dedi.
11 Ay’ın sultanı Ramazan’ın başlamasıyla birlikte vatandaşlar da cami ve ibadet yerlerine akın etti. İlk iftarını Oruç Baba türbesinde açmak isteyenler adeta izdiham yaşanmasına neden oldu. Türbeye çıkan sokaklar dolup, taştı. Sirke ve bir parça ekmekle iftarını Oruç Baba’da açanlar sabahın ilk ışıklarına kadar dua edip, dilekte bulundu. Ancak her sene olduğu gibi bu yıl da dinen yanlış olduğu vurgulanan bazı görüntüler ortaya çıktı. Şehremini’de bulunan Oruç Baba türbesine gelenler arasında türbeye çaput bağlayıp, cüzdan ve anahtar sürenler oldu. Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Emekli Üyesi, Prof. Dr. Saim Yeprem, oluşan manzarayı dini açıdan değerlendirdi ve şu bilgileri verdi:
- İSLAM’DA YERİ YOK: “Yüce Allah; Kuran-ı Kerim’de ‘Beni çağırana çok yakınım. Beni çağırana icabet ederim’ diyor. Yine başka bir ayette ‘Biz onlara şah damarından daha yakınız’ buyruluyor. Geçmişte yaşayan alim, evliya gibi kişilerin türbesinden vesile ve imkan ummak yanlış bir inanış. Bazı kimseler, ‘Allah’a ulaşmak için muhterem zatları vesile kılıyorum. Çünkü o kimseler Allah’a daha yakınlar’ gibi bir inanış içinde. Çok net söylüyorum, bu İslam açısından doğru bir inanış değil. Her kim olursa olsun; Ölüler, duymaz, görmez, bilmez, işitmez. Oruç Baba örneğindeki görüntülerin İslam açısından yeri yok. Tamamen putperestlik döneminden kalan örf ve adetler. Bizdeki türbelere yüz vurmak, çaput bağlamak gibi inanışlar ise şaman ve pagan döneminden kalma gelenekler.”
- PEYGAMBER YASAKLAMIŞTI: “Tasavvuf’ta bazı yaklaşımlar da türbelerdeki bu görüntüleri tetikliyor. Tevessül, yardım, ‘medet ya’ şeklindeki yaklaşımlar hurefelere zemin hazırlıyor. Din eğitiminin doğru bir şekilde, felsefi anlamıyla öğretilmesi gerekli. Yeni kuşaklara gerçek ve doğru İslam mutlaka öğretilip, hurefelerden arınmalıyız. Hz.Peygamber, başlangıçta kabir ziyaretini yasaklamıştı. Epey sonra kabir ziyaretlerinin tevhid inancına uygun olarak yapılacağını kanaat getirip serbest bıraktı. Kabir ziyaretinin tek bir amacı vardır. Mezarda yatanlardan ibret alıp ahiret hayatına hazırlanmak. Fatiha Suresi’nde ‘Biz sadece sana ibadet eder ve sadece senden yardım isteriz’ buyruluyor. Kuran’a göre net olarak söylüyorum. Ölüler duymaz, görmez, işitmez, ‘vesile’ de olamaz. Ayette şöyle buyruluyor: ‘Sen bile (Hz.Peygamber’e kast edilerek) kabirlerde bulunanlara işittirici değilsin.”
- SOKAKTA İFTAR: “İbadet sakinlik ve huşu gerektirir. Sokak ortasında, kaldırım üstünde iftar açmak dinimizce doğru olmayan davranışlar. Dinimiz sakinliği buyurur. Bir cami, diğerinden daha değerli ve üstün değildir. Müslüman’ın Eyüp Sultan Camii’nde dua etmesiyle, evinde dua etmesi arasında fark yoktur. Allah, kalplere ve amellere bakar.”