Güldünya Tören’in babası Mehmet Tören, ilk kez konuştu
Kızı Güldünya Tören’in tecavüzcüsünü 7 yıl sonra bulup öldüren baba Mehmet Tören, duruşmada ilk kez konuştu. Baba Tören, “Kızımı hamile bıraktığında ayağına kadar gittim. Kızımı al, birlikte yaşayın dedim. O ise bana ‘Al kızını kerhaneye götür’ dedi. Olay günü de aynı sözü söyledi, ateş ettim” dedi.
Bitlis’in Budaklı Köyü’nde doğan Güldünya Tören, 2004 yılında teyzesinin oğlu olan ve aynı zamanda da halasının kızıyla evli olan Servet Taş’ın tecavüzüne uğrayıp hamile kaldı. Bir süre sonra hamileliği ailesi tarafından farkedilen 22 yaşındaki genç kız, bir odaya kapatılıp aşiret kararıyla Taş’a kuma verilmek istendi. Bu kararı kabul etmeyip bebeğini bir arkadaşına vererek kaçan Güldünya, önce ağabeyi İrfan tarafından otogarda vuruldu. Saldırıdan yaralı kurtulan talihsiz kadın, bu kez de kaldırıldığı Bakırköy Devlet Hastanesi’nde diğer kardeşi Ferit Tören tarafından vurularak öldürüldü. Güldünya’nın bebeği Umut ise çocuk esirgeme kurumunda devlet koruması alındı.
Güldünya’ya tecavüz eden Servet Taş ise 2004 yılından beri tam 7 yıl boyunca polis tarafından arandı. 4 çocuğu ve eşiyle birlikte Sultanbeyli’de sahte kimlikle yaşayan Taş’ı, Güldünya’nın babası Mehmet Şerif Tören 14 Kasım 2011 tarihinde Sultanbeyli’de yolda buldu. Servet Taş, Güldünya’nın babası Mehmet Şerif Tören tarafından işe giderken sokak ortasında 6 kurşunla vurularak öldürüldü. Cinayetten 20 gün sonra gittiği Bursa’da yakalanan baba Tören, ne poliste ne savcılıkta tek kelime etmedi. Olaydan 11 ay sonra cinayetle ilgili ilk duruşma Kartal Adliyesi’nde görüldü. İlk kez hakim karşısına çıkan baba Mehmet Tören’in ilk sözü, “Kızımı hamile bıraktığında ayağına gittim. ‘Kızımı al birlikte yaşayın’ dedim. O ise bana ‘Al kızını kerhaneye götür’ dedi. Olay günü de aynı sözü söyledi” dedi.
‘Aslında Güldünya’nın ölmesini istemedim’
Tören olayın nasıl geliştiğini ise şöyle anlattı: “Ben Güldünya’nın ölmesini istememiştim ama ağabeyi öldürmüş. O gün eşimle birlikte oğlum İrfan’ı cezaevine ziyarete gidecektik. Ben trafikte araba kullanamadığım için Şahin Ilık’tan rica etmiştim. Sultanbeyli’ne geldiğimizde saat 06.00 idi. Eşimin uyanması için biraz bekleyelim derken yolda Servet Taş’ı gördüm. Bana küfür etti. Yine kızımla ilgili ‘Onu kerhaneye verseydin’ dedi. Silahımı ateşledim. Ne kadar ateş ettiğimi hatırlamıyorum. Kaçmaya çalışırken hâlâ küfür ediyordu” dedi. Suça yardım ve yataklıktan yargılanan Şahin Ilık ise olayın oluşundan hiçbir şekilde haberdar olmadığını belirterek “Suçsuzum” sözüyle kendini savundu.
Duruşma sonunda arbedeyi polis önledi
Mahkemede ölen Servet Taş’ın kardeşleri Maşallah Taş ile Şahin Taş ise Şahin Ilık’ın iki üç gün önce çalıştığı dernekte Servet Taş’ı öldüreceklerini söylediğini ileri sürdü. Mahkeme haklarında tasarlayarak adam öldürmek suçundan ağırlatırılmış müebbet hapsi istenen iki sanığın tutukluluk halinin devam etmesine karar vererek duruşmayı erteledi. Duruşma çıkışı Tören’in yakınları, Maşallah Taş ve Şahin Taş’ın üzerine yürüdü. Polis kavganın büyümesine engel oldu.
