Kılıçdaroğlu’ndan MGK yorumu

Kılıçdaroğlu, Ankara’da MYK üyeleriyle birlikte gazetecilerle bir araya geldiği toplantıda, MGK bildirisinde Türkçe vurgusu yapılması için “MGK, sanki duruma el koymuş gibi bir tablo ortaya çıktı” dedi...

ANKARA - CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Milli Güvenlik Kurulu (MGK) bildirisinde “Türkçe vurgusu” yapılmasını, “AKP’nin Türkiye’yi getirdiği nokta bu” diye yorumladı ve “Bundan 8-9 ay önce, 1 yıl önce böyle bir olay yoktu. Şimdi MGK sanki duruma el koymuş gibi bir tablo ortaya çıktı. Bu aslında hükümetin başarısızlığını tescil eden bir açıklamadır” dedi.
MYK üyeleriyle basın daveti

CHP lideri, MYK üyeleriyle birlikte gazete, televizyon, haber ajansları ve haber sitelerinin Ankara temsilcileri ve gazetecilerle bir araya geldi. Kılıçdaroğlu, konuşmasında, medyayla ilgili olumsuz düşüncelerini “vestiyere asıp” öyle geldiğini söyledi. Medyanın özgürlük ortamında büyüyeceğini, halka ulaşacağını, halkın gözü, kulağı ve sesi olacağını ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu.
“Şu anda bizim çektiğimiz en ciddi sorun bu. Medya gerçekten de halkın gözü, kulağı ve sesi mi? Medya üzerinde ciddi bir baskı var. Baskıyı biliyoruz. 50’nin üzerinde gazeteci, 21. yüzyılın Türkiye’sinde hapiste. Yanlış olabilir, eksikliklerimiz, hatalarımız olabilir. Ama medyanın özgürlüğü, bütün bu hataların ortaya çıkmasına yol açar. O açıdan biz medyaya önem veriyoruz ve düşünüyoruz. Her yerde de söyledim, kurultayda da söyledim; kesinlikle demokrasinin gelişmesi açısından özgür medyayı yaratmak zorundayız. Bizi beğenenler kadar beğenmeyenlere ve eleştirilerine de saygı duymak zorundayız.”

“Politikacının ihtiyacı eleştiri”

Bir politikacının övgüden çok eleştiriye ihtiyacı olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, “Çünkü bizi eleştiren kalemler olduğu sürece, biz daha dikkatli yol alırız, hata yapmamaya özen gösteririz. Övgüler üzerine kurulu bir dünyada ise en büyük hatayı politikacılar yapar. Gönül isterdi ki benim bu söylemlerime Sayın Başbakan da katılmış olsun” dedi.

Yeni yıla Soma’da girecek

Kılıçdaroğlu, yeni yıla Soma’da maden işçileriyle gireceğini bildirdi. Daha önce yeni yıla Zonguldak’ta işçilerle girmeyi planladığını, ancak bir bakanın Zonguldak’a gideceğini öğrendiğini anlatan Kılıçdaroğlu, burada hala 2 işçinin toprak altında olduğunun hatırlatılması üzerine ise 30-35 gün içerisinde bu cenazelere ulaşılacağı yönünde haber aldığını kaydetti.

“Gül, davet ederse gideriz...”

Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Diyarbakır ziyareti konusunda, Gül’ün birlik, beraberlik ve hoşgörü mesajı vereceğini, “Cumhurbaşkanından beklenenin de bu olduğunu” söyledi. Kılıçdaroğlu, bu kapsamda kendisine bir davet olursa davete icabet edeceğini ve Cumhurbaşkanı’na karşı herhangi bir ön yargısı olmadığını söyledi. Devletin bütün bilgilerine ulaşılan yerin Cumhurbaşkanlığı makamı olduğunu, dolayısıyla böyle bir çağrıyı Cumhurbaşkanı’nın kendisinin değerlendirmesi gerektiğini dile getirdi.

Cemevine saldırı provokatif

İstanbul’da cemevine yapılan saldırıyı da değerlendiren Kılıçdaroğlu, saldırıyı provokatif bir olay olarak nitelendirerek, iki tarafın da sağduyulu davrandığını ancak nereye olursa olsun saldırının hoşkarşılanamayacağını vurguladı. Kılıçdaroğlu, “Saldırı cemevi de olsa, cami de olsa, kilise de olsa doğru değil. Toplumun bütün sağduyulu kesimleri bu tür olayları onaylamıyor” dedi.

‘Kararın gereği yapılmalı’

MGK bildirisini değerlendiren Kılıçdaroğlu, kurulun kararlarının yaptırımı olmadığını, tavsiye niteliği taşıdığını vurguladı. Kılıçdaroğlu, “Tavsiye kararına uyması gereken siyasal iktidardır. MGK’da Sayın Başbakan, İçişleri Bakanı ve diğer bakanlar var. Onlar da bu tavsiye kararının altına imza attıklarına göre herhalde MGK kararının gereğinin yerine getirecekler” diye konuştu.

Sorumlusu ‘açılım’ politikası

Hükümetin açılım politikasını eleştiren Kılıçdaroğlu, “Ne olduğu bilinmeyen açılım politikasının ülkeyi bu noktaya getirdiğini” ileri sürdü. Gelinen noktanın MGK bildirisine kadar yansıdığını ifade eden Kılıçdarolğlu, “Bundan 8-9 ay önce, 1 yıl önce böyle bir olay yoktu. Şimdi MGK sanki duruma el koymuş gibi bir tablo ortaya çıktı. Bu aslında hükümetin bu konudaki başarısızlığını tescil eden bir açıklama” dedi.

Başbakan’ın 2 dille ilgili çıkışını da değerlendiren Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Daha önce sayın Başbakan, biliyorsunuz, askerlerle bir toplantı yaptı. Uzun sürdü bu toplantılar. Büyük olasılıkla bu konular görüşüldü. Oradan edindiği bilgiler nedeniyle de böyle bir açıklama yaptı. Bir Başbakanın açıklaması büyük ölçüde devlet bürokrasisinin içerisinden aktarılan bilgilerdir, açıklama biraz oradan beslenir. Dolayısıyla oradan aldığı bilgileri kamuoyuyla halkla paylaşacaktır.”

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, iki dille ilgili görüşünün sorulması üzerine “AKP’nin Türkiye’yi getirdiği nokta bu... Yani MGK bildirisi kendiliğinden ortaya çıkan bir bildiri değil. AKP’nin izlediği politikaların Milli Güvenlik Kurulu’na yansımasıdır. Bir başıbozukluğun, yanlışlığın, izlenen politikanın Türkiye’yi getirdiği ayrışma noktasının bildiriye yansımasıdır” diye konuştu. Kılıçdaroğlu, “Kürtçe nereye kadar kabul edilebilir, nereye kadar haktır” sorusuna, “Yurttaşların istediği yerde, olağan yaşamın olduğu yerde kullanabileceğini” söyledi.

‘İki dille resmi yazışma olmaz’

“Yerel yönetimlerde iki dilli yazışmaların söz konusu olup olamayacağı”na Kılıçdaroğlu, “MGK hükümete tavsiyede bulundu. ’Olamaz’ dedi” karşılığını verdi.

F.Bahçeli’yim, Erdoğan’la F.Bahçe maçına giderim

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, ‘Hangi takımı tuttuğu’ sorusuna kendisi ve eşinin Fenerbahçeli olduğunu söyledi. Başbakan Erdoğan’ın da Fenerbahçeli olduğunun hatırlatılması ve “Beraber maç izler misiniz?” sorusuna Kılıçdaroğlu, “Koşullar uygun olursa niye istemeyelim” karşılığının verdi. Kılıçdaroğlu, “Herkesin bir gün Fenerbahçeli olacağın inanıyor musunuz” sorusuna da “Hayır herkesin bir gün Fenerbahçeli olmasını istemem. Değişik takımlar olmalı, çünkü o zaman maç olmaz” dedi.

‘Neden Fenerli oldum?’

Anadolu takımlarının da futbolda etkin hale gelmesi gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Ben niye Fenerliyim bilmiyorum. Çocukluğumuzda Lefter’in iyi olduğu dönemlerde biz Fenerbahçeli olduk. Taraftar olmak, bir sefer ben Fenerbahçeliyim dediğinizde artık öyle gidiyor” diye konuştu.

“Torba tasarıdan rahatsızız”

Kılıçdaroğlu, “Torba Yasa” tasarısına ilişkin rahatsızlıklarını da dile getirdi: “Af getiriyorsanız, afla ilgili maddeleri getirirsiniz parlamentoda süratle çıkar. Ama siz 11-12 maddenin arkasına 100 küsür maddeyi de ekleyip, ‘Bu bir fırsat. Nasıl olsa muhalefet ses çıkaramaz. Affa karşıdır diye, biz karşı propaganda yaparız’ düşüncesiyle yola çıkarsanız parlamentoyu kilitlersiniz. Bir şey daha var burada prim borcunu, vergi borcunu düzenli ödeyen insanların da onurlandırılması gerekir. Küçük de olsa onlara bir vergi indirimi ve ödül getirilmesinde yarar var.”