İkisi de yüzde 47 aldı..!
Berlusconi'nin de AKP gibi genel seçimlerde yüzde 47 oy aldığını vurgulayan Ahmet Hakan'dan ilginç tespitler
Berlusconi'nin "karışımını" yazan Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, Erdoğan ile "yakın dostu" Berlusconi'nin benzerliklerini yazdı
’Ilımlı İslam’a dair çok aykırı bir tez
BEN bir "radikal İslamcı" iken, bizimkiler "Amerikancı İslam" diye bir tabir kullanırdı... Suudi Arabistan’a falan sinir olurduk, bu ülke için "Suudi Amerika" tabirini uygun görürdük...
"Amerikancı İslam" ya da "Suudi Amerika" derken şunları demek isterdik:
Bir ülke ne kadar "İslami bir görüntü" verirse versin, Amerika için hiçbir sorun yoktur... Sorun, o ülkenin Amerikan çıkarlarıyla zıtlaşmasıyla başlar...
Mesela...
Bir ülkede şeriat kuralları egemen olabilir... Şeffaflık olmayabilir... İnsan hakları olmayabilir... Basın özgürlüğü olmayabilir... Demokrasi olmayabilir... Hukukun üstünlüğü geçer akçe sayılmayabilir...
Ama değil mi ki o ülke, Amerika’nın güdümündedir... Mesele yoktur...
* * *
Sonra iş döndü dolaştı...
İslamcıların "propaganda aracı" olarak kullandıkları "Amerikancı İslam" tabiri, "ılımlı İslam" tabirine dönüştürülerek, bizzat Amerika tarafından piyasaya sunuldu...
Amerika "ılımlı İslam" derken, aslında şunu demek istiyordu:
"Ey Arap dünyası... Ey İslam ülkeleri... Ilımlı olun... Radikal olmayın... İran olmayın... Humeyni’ye kulak asmayın... Ahmedinejat’a kanmayın... Katı olmayın... Yumuşak olun... Bakın Türkiye’ye... Orada da İslamcı parti var... Orada da ’İslamcı lider’ var... Mesela Tayyip Erdoğan var... Onun gibi bir lideriniz olsun... Liderinizin İslami bir yönü olsun, hatta arada sırada bize posta da koysun... Ama son tahlilde ’bizden’ olsun... Sistemle barışık olsun... Bizi üzmesin..."
Yani...
Amerikan yönetimi, bizim eskiden "Amerikancı İslam" diye aşağıladığımız ne varsa, hepsini içinde barındıran bir anlayışı, bir paket yapıp önümüze sürüyordu...
* * *
İslami kesim, "Amerikancı İslam" tabirini çoktan gündeminden düşürdüğü için, bu tuhaf girişime karşı "Ne iş birader?" diyemedi...
Böylece "Ne iş birader?" demek, "laik kesim"e düştü...
"Laik kesim"den Amerika’ya çok haklı olarak şöyle bir itiraz yükseldi:
"Hop dedik... Bizim ülkemiz demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir... Siz bize ’ılımlı İslam’ı önererek, bu çerçevenin gerisinde bir yeri tarif ediyorsunuz... Amerika ile uyumlu olun, gerisi hikayedir demek istiyorsunuz... Kabul etmeyiz bunu. Kazanımlarımızdan vazgeçmeyiz."
Sanırım, AKP’nin yüzde 38.6’ya gerilemesinin de etkisiyle bu itiraz acayip tuttu...
Obama bırakın "ılımlı İslam" imasını, resmen "laik, demokratik, hukuk devleti" vurgusu yapıverdi.
Kısacası memleketimizi "Amerikancı İslam" tehlikesinden "İslami kesim" değil, "laik kesim" kurtarmış oldu...
Ne diyelim? Gazaları mübarek olsun...
Buradan bakınca Silvio Berlusconi
BİR: Biraz "İbrahim Tatlıses türü arsızlık" alınır... Biraz da "Mehmet Ali Erbil türü sululuk" alınır... Üzerine biraz Emre Aköz eklenir... En son Fatih Terim sosuyla karıştırılıp servise hazır hale getirilir... İşte Berlusconi’nin buradaki karşılığı budur...
İKİ: Sakın hiç kimse, "Bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim" şeklindeki darb-ı meseli aklına getirmesin... Çünkü Allah’ı var, "Berlusconi’nin arkadaşı", onun yanında çok ama çok daha kaliteli kalıyor...
ÜÇ: İtalya’da kime sorsanız "Vallahi de billahi de, Kuran çarpsın ki Berlusconi’ye oy vermedim" diyormuş... Ama Berlusconi’nin aldığı oy yüzde 47... Sıkı durun, şimdi soru şudur: Bu durum size hangi partiyi ve hangi ülkeyi anımsatıyor?
DÖRT: Berlusconi’nin "Sadece Napolyon benden daha çok iş yaptı... Ama ben ondan büyüğüm" şeklindeki demeciyle, Tayyip Erdoğan’ın "Beni Obama’ya benzetmeyin, benzetecekseniz Fatih’e, Yavuz’a, Kanuni’ye benzetin" demeci arasındaki tevazu farkı hakkında ne düşünürsünüz?
Sağlam bir karizma için yedi altın öğüt
BİR - Hangi ortamda olursan ol, hangi dolduruşa maruz kalırsan kal, asla ve kata kolbastı oynama...
İKİ - Bir cep mesajına en az 25 dakika sonra yanıt ver...
ÜÇ - Eğer köşe yazarıysan ve yeterince etki uyandırmamışsan, sen en iyisi "Mürekkebim bitti... Ciğerim söküldü" falan diye yazarak köşe yazarlığına veda et...
DÖRT - Tipin nasıl olursa olsun, bakışların Johnny Depp gibi olsun...
BEŞ - Bulguru kaynat, serine yaylat, çirkini söylet, güzeli ağlat...
ALTI - Herkes "Obama... Obama..." diye inlerken, sen şöyle hafiften bir Clark çekip "Bıktım lan bu Obama’dan" diye postanı koy...
YEDİ - Slip mayoyla poz verirken Kürşad Tüzmen misali göbeği içeri çek...