Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan flaş faiz çıkışı!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Salgının ortaya çıkardığı değişim süreciyle dünyayla birlikte Türkiye de yeni bir döneme giriyor. Ülkemiz yatırımın, üretimin ve ticaretin yükselen merkezlerinden biri olarak gösteriliyor. İnşallah ülkemiz hazırlık devrini geride bırakıp, artık şahlanış dönemine giriyor" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından düzenlenen TOBB Ekonomi Şurası'nda hitap etti. Bulunduğu yere gökten zembille inmediğini, vesayetin paraşütüyle gelmediğini ifade ederek, konuşmasına başlayan Erdoğan, "Dededen, babadan miras, aristokratik kanallardan da hasıl olmadık. Hayatın merdivenlerini teker teker tırmanarak, milletimizin her kesimiyle hemhal olarak zorlukları ve imkanları bizzat tecrübe ederek, buralara geldik. Ömrü boyunca devletten aldığı maaş dışında bir iş, üretim, istihdam tecrübesi olmayanların kürsülerden esip gürlemeleri teneke tıngırtısının ötesinde bir anlama sahip değildir. Bunların önlerine konan kağıtlardaki rakamların ne anlama geldiğine ilişkin en küçük bir fikirleri olmadığını en iyi sizler biliyorsunuz" dedi.
'YÜZLERİ KIZARMAYAN SİYASET BEZİRGANLARIYLA İŞİMİZ OLMAZ'
Muhalefetin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne yaptığı ziyaret ile ilgili eleştirilerine yanıt veren Erdoğan, "Daha Kıbrıs meselesinin ne olduğunu, Maraş'ın açılmasının ne anlama geldiğini bilmeyen, orada Türkiye'nin Cumhurbaşkanının başkanlığındaki heyetle verdiği görüntünün diplomatik mesajını anlamamış birine ekonomiyi izah etmek de mümkün değildir. Kaldı ki KKTC'nin Cumhurbaşkanı bunları davet ediyor ve bu davete icabet etmiyor. Ben oraya gittim. 'Niye bizi de yanında götürmedi' havasına girerek yine beni eleştirmeye kalkıyor. Ya burada sana ekmek çıkmaz boşuna uğraşma. Senin bir defa Kuzey Kıbrıs diye bir aşkın var mı? Kapalı Maraş bölgesini açmak diye bir tezi savunmak gibi bir anlayışın var mı, yok. Aynı şeyleri bunlar Azerbaycan'da yapmadı mı? Aynı şeyleri bunlar Suriyede yapmadı mı? Aynı şeyleri bunlar Libyada yapmadı mı? Yaptı. Şimdi de kalkmışlar bunları konuşuyorlar. Kendisine ait doğru yanlış hiçbir fikri, hiçbir projesi, hiçbir hayali olmayan, dışarıdan ve içeriden yazılan senaryoların tetikçiliğini yapmak dışında müktesebatı bulunmayanların ekonomiyle ilgili ahkam kesmesi gerçekten gülünçtür. Azıcık bir samimiyet görsek, herkes gibi onlarla da çok daha farklı bir şekilde oturup konuşuruz. Ama bizim milletimize sözümüz ve saygımız gereği proje kişiliklerle proje kadrolarla proje siyasetlerle bilhassa da yalanları ve iftiraları önlerine konduğu halde yüzleri kızarmayan siyaset bezirganlarıyla işimiz olmaz" diye konuştu.
'TÜRKİYENİN OTOMOBİLİ PROJESİNİ SİZLERLE NETİCEYE ULAŞTIRACAĞIZ'
Her zaman millet, milletin bağrından çıkan kesimler ve iş dünyasını muhatap olarak aldıklarını vurgulayan Erdoğan, ekonomi, sanayi ve ticaretin de bir gönül ve adanmışlık işi olduğunu dile getirdi. Erdoğan, "Biz kendisi de esnaflık yapmış, ticaretten gelen bir siyasetçi olarak daima girişimcilerimizle sanayicilerimizle ticaret erbabımızla esnafımızla sanatkarımızla bir arada olduk. TOBB genel kurullarına, şuralarına, çeşitli etkinliklerine katılmaya özel önem verdik. Ülkemizin asırlık rüyası olan yerli otomobil için babayiğit aradığında hemen sizler çıkıp, bu işe talip oldunuz. Milletimizin huzurunda verdiğimiz sözü yerine getirerek adım adım Türkiye'nin Otomobili projesini hayata geçirdiniz. İnşallah bu güzel projeyi yine sizlerle birlikte neticeye ulaştıracağız. Aynı şekilde Şehit Başbakan Adnan Menderesin acı hatırası sebebiyle adı Yaslıada'ya çıkan Yassıada'yı sizlerle birlikte demokrasi ve özgürlükler adası haline getirdik. Tabi bu sene koronavirüs salgını sebebiyle her konuda olduğu gibi iş dünyamızla hasbıhallerimizde farklı bir dönem geçiriyoruz. TOBB bu yılki genel kurulu erteledi. Biz de iş dünyamızla hiç değilse video konferans aracılığıyla bir araya gelmek istedik" ifadesini kullandı.
'YÜKSEK FAİZE YATIRIMCIMIZI EZDİRMEMEMİZ GEREKİYOR'
Yüksek faizin iş dünyasına etkilerine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: "Özellikle yüksek faiz sebebiyle üretimin, ticaretin, ihracatın, istihdamın temsilcileri olan sizler, sahada yaşananların tercümanı olarak karar vericilere yol gösteriyor, ışık tutuyorsunuz. Zira yüksek faizin nelere mal olduğu ortada. Yüksek faizle gerçek anlamda yatırım yapabilir miyiz? İstihdam üretebilir miyiz? Mümkün değil. Peki üretim yapabilir miyiz? O da mümkün değil. İhracata yönelik ciddi adımlar atabilir miyiz? O da mümkün değil. Öyleyse bizim bu noktada çok daha dikkatli olmamız lazım ve yüksek faize yatırımcımızı ezdirmememiz gerekiyor. Bunun için ekonomiyle ilgili her konuda, iş dünyamızla ve onların temsilcileri olan sizlerle istişare etmeye özel önem veriyoruz. Aldığımız tüm kararlarda attığımız tüm adımlarda sizlerle birlikte oluşturduğumuz ortak akıldan faydalanıyoruz. Sektörlerimizin ve şehirlerimizin sorunlarını taleplerini beklentilerini sizlerle birlikte konuşuyor tartışıyor ve birlikte çözüm yolları geliştiriyoruz. Türkiyenin son 18 yıldır, büyük mesafe kat ettiği demokrasi ve kalkınma yolculuğunda 365 oda ve borsamız lokomotif vazifesi gördü. Her oda ve borsamız kendi üyelerine çağın gerektirdiği en ileri hizmetleri vermenin yanında, Türk ekonomisine de çok önemli katkılarda bulundu."
Sanayici ve iş adamlarıyla yaptığı sohbetlerde yüksek faizin işleri nasıl batırdığını anlattıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bunu söyleyen insanlara zulmetmek yar mıdır? İnşallah bunları da tersine çevireceğiz. Bundan sonra da sizlerin azmi, çalışkanlığı, dirayeti ve kabiliyetiyle önümüze çıkartılan engelleri birer birer aşarak hedeflerimize doğru yürümeye devam edeceğiz" mesajını verdi.
'ARTIK DAHA GÜÇLÜ ŞEKİLDE ÜRETİME, YATIRIMA ODAKLANMALIYIZ'
Erdoğan, yüksek faizden arındırılmış, istihdamdan finansmana, özellikle nakit akışından teşviklere kadar iş dünyasının ihtiyaç duyduğu çok sayıda destek paketini hayata geçirdiklerini söyledi. Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bugüne kadar uygulanmış en büyük kredi paketleri, kredi garanti fonu kefaretleri, istihdam teşvikleri bu dönemde başlatıldı. Salgından olumsuz etkilenen onlarca sektörde vergi ve primleri 6 ay erteledik. Birikmiş kamu alacaklarına uzun vadeli yapılandırma yaptık. Bununla ilgili kanun Meclisimiz tarafından kabul edildi. Şimdi önümüzde yeni bir dönem var. Artık çok daha güçlü bir şekilde üretime, yatırıma, istihdama ve ihracata odaklanmamız gerekiyor. El birliğiyle bu sıkıntılı dönemi de tıpkı öncekiler gibi geride bırakıp, inşallah büyük ve güçlü Türkiye hedefine ulaşacağız. Sizlerden müteşebbisimizin, üreticimizin yanında bir Cumhurbaşkanına ve yönetime sahip olduğunuzu asla unutmayıp, gayretinizi artırmanızı, azminizi güçlendirmenizi istiyorum."
Erdoğan, reformlar ve başarılarla dolu, sürdürülebilir büyümeyi politikaların merkezine aldıkları 18 yılı geride bıraktıklarını, topyekun kalkınma anlayışıyla 81 vilayetin tamamında her bir haneye, her bir insana dokunan hizmetler gerçekleştirdiklerini bildirdi. Piyasa ekonomisi anlayışıyla rekabeti esas alan, şeffaf ve öngörülebilir politikalarla ülkeyi kalkındırıp güçlendirdiklerini kaydeden Erdoğan, "Tıpkı bugün yaptığımız gibi her kesimle istişare halinde olmaya özel ehemmiyet verdik. Türkiye tarihinin en büyük demokrasi ve kalkınma hamlesi bizim dönemimizde başladı. Milli gelirimizi 236 milyar dolardan 901 milyar dolara, ihracatımızı 36 milyar dolardan 152 milyar dolara çıkardık. Kişi başına düşen milli gelirimizi 12 bin 500 dolara kadar yükselterek ülkemizi üst orta gelirli ülkeler grubuna dahil etmiştik. Ülkemize gelen doğrudan yatırımlar 138 milyar doları bulmuştu. Yüzde 32 olan enflasyon oranını yüzde 4lere kadar indirmiş, faizleri tarihin en düşük seviyelerine getirmiştik" dedi.
'SAVUNMA SANAYİSİNDE GELDİĞİMİZ YER DÜNYADA HAYRANLIKLA TAKİP EDİLİYOR'
2023 hedeflerine doğru emin adımlarla yükselirken bir anda içeride ve dışarıda büyük bir saldırı dalgasıyla karşılaştıklarını aktaran Erdoğan, "Gezi olaylarıyla başlayıp, sınırlarımızın kuşatılmasına, darbe girişiminden ekonomimize kurulan tuzaklara kadar bütün bu saldırıların hepsini de birer birer boşa çıkardık. Maruz kaldığımız saldırılar sebebiyle tüm gücümüzle istikrar ve istikbal mücadelemize yoğunlaşırken, yatırımları ve ekonomiyi de ihmal etmedik. Bu tarihi mücadele döneminde bile Türkiye'yi yüzlerce büyük projeyle donattık. Kendimizi savunmanın ötesinde, bölgesel ve küresel bir güç olma yolunda çok önemli adımlar attık. Yapılamaz denilen nice harekatları yaptık, imkansız denilen nice başarılara imza attık, güçlü sanayi altyapımız, zengin insan kaynağımız ve yeniliğe odaklı çalışkan girişimcilerimiz sayesinde her zorluğu aşacak yeni yollar bulduk. Savunma sanayinde ülkemizin geldiği yer tüm dünyada hayranlıkla takip ediliyor. İstanbula kazandırmış olduğumuz üçüncü havalimanımız ülkemizin 2053 vizyonunun en önemli altyapılarından biridir. Eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye her alanda gerçekten tarihi öneme sahip projeleri işte bu mücadele döneminde hayata geçirdik. Değerini salgın döneminde çok daha iyi anladığımız şehir hastaneleriyle kapsamlı Genel Sağlık Sigortası sistemimiz bile başlı başına bir başarı hikayesidir" diye konuştu.
Erdoğan, Covid-19 salgınıyla mücadele kapsamında İstanbulda Atatürk Havalimanı ve Sancaktepede 1008'er odalı hastaneleri 2 ay gibi bir sürede yaptıklarını, uçakla gelen hastaların 5 dakikada hastaneye ulaşabileceklerini belirtti.
'ARAÇ DEĞİŞTİRMENİN GEREKTİĞİ BİR DÖNEMDEYİZ'
Diğer yandan Başakşehirde devasa bir hastaneyi hizmete açtıklarını hatırlatan Erdoğan, şunları kaydetti: "Yatırımcılarımızın önünün açmak için gerçekleştirdiğimiz reformlarla ülkemizi iş yapma kolaylığı endeksinde 27 basamak birden yükselterek 190 ülke arasında 33'üncü sıraya yerleştirdik. Bunun anlamını şöyle küçük bir örnekle anlatacak olursak, 2002de iş yeri açma süresi 38 gün iken, bu süreyi 7 günün altına kadar düşürdük. Şimdiyse salgının ortaya çıkardığı değişim süreciyle dünyayla birlikte Türkiye de yeni bir döneme giriyor. Ülkemiz yatırımın, üretimin ve ticaretin yükselen merkezlerinden biri olarak gösteriliyor. Artık vites yükseltmenin bile yeterli olmadığı, araç değiştirmenin gerektiği bir dönemdeyiz. Bunun için ne gerekiyorsa yapmaya kararlıyız. Bir süredir çalışmalarını sürdürdüğümüz hukuk ve ekonomi reformları işte bu yeni dönemin hazırlıklarıdır. Türkiyenin en köklü demokrasi ve ekonomi reformlarını gerçekleştirmiş bir yönetim olarak önümüzdeki dönemde ihtiyaç duyulan değişimleri hayata geçirmek de elbette bizim görevimizdir. Temelini attığımız tabiri caizse kaba inşaatını tamamladığımız binamızı artık nihai hale getirecek atılımın eşiğindeyiz. İnşallah ülkemiz hazırlık devrini geride bırakıp, artık şahlanış dönemine giriyor. Yerli ve uluslararası yatımcılar için her anlamda en uygun şartları sağlamaya devam edeceğiz."
'HEDEFİMİZ BİR AN ÖNCE TEK HANELİ ENFLASYON RAKAMLARINA ULAŞMAK'
Türkiye'nin üretim, istihdam, ihracat ve büyümede olumlu yönde ayrışacağını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Eylül ayına ilişkin gelen öncü verilerle üçüncü çeyreği güçlü bir büyümeyle kapatacağımız artık kesinleşmiş oldu. Eylül ayında sanayi üretimimiz hem aylık hem de yıllık bazda artarak önemli bir başarıya imza attı. Sanayi ve ticaret sektöründeki adımlarla hizmet sektörleri toplamında ciro endeksi eylül ayında yıllık yüzde 26,2 arttı. Tabi bütün bunlarla beraber salgının yol açtığı ve halen devam eden kimi zorluklara rağmen yılı da pozitif bir büyümeyle bitireceğimize inanıyorum. Fiyat istikrarını ve finansal istikrarı birlikte sağlayacağız. Bunun için enflasyonla mücadele de en önemli önceliğimizdir. Hedefimiz bir an önce tek haneli enflasyon rakamlarına ulaşmaktır. Mali disiplini koruyarak, kamu finansman kalitesini artırarak, yapısal ve mikro reformları hayata geçirerek, değişim çizgimizden sapmayarak büyüme ve istihdam odaklı bir anlayışla yolumuza devam edeceğiz. Önümüzdeki sorunları piyasa ekonomisi kurallarına uygun şekilde çözeceğiz" dedi.
Erdoğan, salgının önüne geçmek için alınan tedbirlerin yol açtığı sıkıntıların farkında olduklarının altını çizerek, "Devlet olarak elimizdeki imkanları sonuna kadar kullanarak bu sıkıntıları azaltmanın gayreti içindeyiz. İnşallah önümüzdeki yıl tüm bu zorlukları geride bırakmış olarak bugünleri acı bir tebessümle yad edeceğiz. Sorumluluğumuzun ağır olduğunu biliyoruz, ama milletimize olan güvenimiz, enerjimiz, şevkimiz, azmimiz daha da büyüktür. Ülkemizi bugünkü bölgesel ve küresel liderlik seviyesine sizlerle birlikte getirdik. İnşallah yaşadığımız sıkıntıları yine sizlerle birlikte aşacak, hep birlikte büyük ve güçlü Türkiye hedefine ulaşacağız" ifadesini kullandı.