Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Ukrayna Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko, Mabeyn Köşkü'nde baş başa görüşme ve Yüksek Düzeyli Stratejik İş Birliği Konseyi Oturumu'nun ardından toplantı sonuçlarına ilişkin ortak bildiriyi imzaladı.
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Ukrayna Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Kalkınma İşbirliği Anlaşması'na, Türkiye adına TİKA Başkanı Serdar Çam, Ukrayna adına Ukrayna Başbakan Birinci Yardımcısı, Ekonomik Kalkınma ve Ticaret Bakanı Stepan Kubiv; Türkiye Cumhuriyeti Savunma Sanayii Başkanlığı ile Ukroboronprom Arasında Mutabakat Muhtırası'na Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir ile Ukroboronprom Genel Müdürü Pavlo Bukin imza koydu.
Daha sonra düzenlenen basın toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Petro Poroşenko ve heyetini Türkiye'de misafir etmekten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, içinde bulunulan yılın, Ukrayna ile aynı zamanda köklü geçmişe sahip ilişkilerin 100. yıl dönümü olduğunu söyledi.
Erdoğan, Osmanlı İmparatorluğu'nun 1918'de, genç Ukrayna Halk Cumhuriyeti'ni tanıyan ilk devletlerden biri olduğunu, bugün iki ülkenin, ilişkilerini o günkü öncü vizyonla yürüttüğünü dile getirdi.
Yüksek Düzeyli Stratejik İş Birliği Konseyi'nin 7. toplantısının bu vizyonun farklı bir yansıması olduğuna dikkati çeken Erdoğan, şöyle devam etti:
"İlişkilerimizi stratejik ortaklık seviyesine çıkardığımız 2011'den bu yana her sene düzenli olarak bu çalışmaları sürdürüyoruz. Bu sayede ilişkilerimizi her geçen yıl daha da güçlendirdik, güçlendirmeye devam edeceğiz. Vatandaşlarımız bildiğiniz gibi, artık seyahatlerini karşılıklı olarak kimlikleriyle yapabiliyorlar. Ukrayna'dan ülkemize gelen turist sayısı 2018'de bir milyonu aşmıştır ve bugün yaptığımız toplantıda Serbest Ticaret Anlaşması'nı da yıl sonuna kadar bitirme kararlılığındayız. Bu anlaşmayla beraber ikili ticaret hacmimizin 10 milyar doları yakalayacağına inanıyorum."
"Kırım'ın yasa dışı ilhakını tanımadığımızı ve tanımayacağımızı tekraren vurguladık"
Savunma sanayi alanında da iş birliklerinin her geçen gün güçlenerek devam ettiğini vurgulayan Erdoğan, iki ülkedeki şirketlerin ortak projelere imza atar hale geldiğini, konsey toplantılarının ilişkilerin sağlamlaştırılmasına vesile hazırladığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ukrayna Devlet Başkanı Poroşenko ile Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey sonuçlarına ilişkin ortak bildiriyi imzaladıklarını anımsatarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu belge bir sonraki Ukrayna'da yapacağımız zirveye kadar bizim bir yol haritamızdır. Tabii bu ikili ve heyetler arası görüşmelerimizde bölgesel sorunları da ele elma fırsatımız oldu. Bu vesileyle Ukrayna'nın egemenliğinin, toprak bütünlüğünün ve siyasi birliğinin korunmasına dair tutumu güçlü bir şekilde yineledik. Kırım'ın yasa dışı ilhakını tanımadığımızı ve tanımayacağımızı tekraren vurguladık. Tabii ülkemiz, ister Kırım'da yaşayan isterse işgal sonrasında bölgeden ayrılmak zorunda kalan Kırım Tatarları'nın hak ve menfaatlerini korumaya devam edecek. Kırım Tatarı kardeşlerimize sahip çıktıkları için kıymetli dostuma da bir kez daha teşekkür etmek istiyorum."
"Ukrayna'daki FETÖ varlığının tümüyle ortadan kaldırılması için iş birliğimiz devam edecek"
Erdoğan, Ukrayna'nın doğusundaki çatışmaların da bir an evvel uluslararası hukuka uygun olarak, barışçıl ve diplomatik yöntemlerle çözüme kavuşmasını temenni ettiğini dile getirerek, Büyükelçi Ertuğrul Apakan'ın başkanlık ettiği Ukrayna AGİT Özel Gözlem Misyonu'nun çalışmalarını takdirle izlediklerini söyledi.
Türkiye'nin Ukrayna'daki reform sürecini de gönülden desteklediğini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Tabii reformların başarıya ulaşması sadece Ukrayna'nın değil, aynı zamanda tüm bölgenin de yararına olacaktır. Tabii son olarak Ukrayna ile ikili ilişkilerimizin önemli bir veçhesi olan FETÖ konusuna değinmek istiyorum. 15 Temmuz'un ardından Ukrayna makamları dostluğumuzun gereğini yaparak desteklerini göstermişlerdir. Önümüzdeki dönemde de Ukrayna'daki FETÖ varlığının tümüyle ortadan kaldırılması için iş birliğimizin devam edeceğine inanıyorum. Bu konuda Maarif Vakfı ile Ukrayna Milli Eğitim Bakanlığı'nın iş birliğine vurgu yaptık. Bu vesileyle dostum Poroşenko'ya ilişkilerimizin daha da güçlendirilmesi yönünde sergilediği irade için teşekkür ediyorum. Toplantı sonuçlarının ve imzaladığımız anlaşmaların ülkelerimize hayırlı olmasını temenni ediyorum."
"Hemen Rusya tarafına ilettik"
Rusya'da tutuklu bulunan siyasi mahkumlara ilişkin bir soru üzerine Erdoğan, "Daha önce iki Kırımlı kardeşimiz bize söylenmişti, bunu Rusya tarafına Sayın Putin'e iletmiştik ve serbest bırakılmışlardı. Şimdi daha geniş bir liste verildi ve listeyi de biz yine hemen Rusya tarafına ilettik. Temennim odur ki onlarla ilgili de bu süreci takip edeceğiz, başarılı oluruz." diye konuştu.
Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump'la yaptığı telefon görüşmesine ilişkin soru üzerine, görüşmede masada olan çok önemli konuların bulunduğunu anlatarak, bunlardan birinin kuzey Suriye'deki gelişmeler olduğunu söyledi.
Bunun başını da Münbiç'in çektiğini dile getiren Erdoğan, Münbiç'te devriye çalışmalarının devam ettiğini kaydetti.
Erdoğan, görüşmeyi yaptıkları günde bu çalışmalarla ilgili hareketin başladığını ifade ederek, "Eğitim çalışmaları Gaziantep'te yapıldı. Türk ve Amerikan askerleri birlikte bunu yaptılar ve ardından da bu devriye çalışmaları planlandığı şekilde devam etti, devam ediyor. Bizim hedefimiz, bir an önce Münbiç'ten bu terör örgütleri PYD/YPG'nin çıkmasıdır. Bunların orayı terk etmesidir." diye konuştu.
Bununla ilgili Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ile ABD Dışişleri Bakanı Pompeo arasında belirlenmiş bir yol haritasının bulunduğunu dile getiren Erdoğan, "Ancak bu yol haritasına uyulmadı, Bu çok çok aştı. Şimdi ise bu yol haritasını artık uygulamaya konulma zamanı dedik ve bu süreç başladı, devam ediyor." dedi.
"Belirlenen gün ve saatte yaptırımlar kaldırıldı"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir diğer önemli konunun finans meselesiyle alakalı Halk Bankası'na yönelik adımlar olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Bu konuları kendisiyle görüştük, konuştuk ve bu konularla ilgili de ilgili 'Bakan arkadaşlarıma hemen talimatı vereceğim' dedi. Münbiç'le ilgili yine aynı şekilde 'İlgili bakan arkadaşlarıma talimatı vereceğim' dedi ve Münbiç konusuyla ilgili olarak bakan arkadaşlarına verdiği talimatı gerçekten biz de gördük, nitekim onların Savunma Bakanı, Savunma Bakanımızı hemen ertesi gün aradı. Aynı şekilde 'Hazine ve Maliye Bakanlarına da hemen talimatı vereceğim' dedi ve oraya da talimatı verdi. Çünkü bizim Maliye ve Hazine Bakanımızı hemen ertesi gün aradılar ve şu an görüşmeler bu konuyla ilgili devam ediyor. Yani bu konuda bu sürecin başlamış olması tabii her türlü önemi haiz."
İçişleri ve adalet bakanlarına yönelik yaptırımlar konusuna da değinen Erdoğan, "Orada da eş zamanlı olarak bu yaptırımı kaldırma kararına varmıştık. Onunla ilgili de eş zamanlı olarak ABD ve Türkiye saatiyle belirlenen gün ve saatte yaptırımlar kaldırıldı. Şimdi aramızda böyle bir şey artık yok. Süreci karşılıklı takip ediyoruz. 10-11 Kasım'da Paris'te bir uluslararası toplantı var. Bu toplantıda Sayın Trump'la da bir görüşmeyi daha farklı konular olmak üzere ruberu, yüz yüze yapma imkanımız olacak. Sayın Putin'le aynı şekilde... Dünya liderlerinin bir kısmıyla orada bu tür konuları görüşme fırsatını yakalayacağız." dedi.
Basın toplantısına, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun katıldı. Ukrayna heyetinde ise Ukrayna Başbakan Birinci Yardımcısı Stepan Kubiv, Ukrayna Başsavcısı Yuriy Lutsenko, Başbakan Yardımcısı Gennadiy Zubko, Dışişleri Bakanı Pavlo Klimkin, Kırım Tatar halkının lideri, Ukrayna milletvekili Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu yer aldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ukrayna Devlet Başkanı Poroşenko, toplantının ardından yemeğe geçti.
PETRO POROŞENKO: GEREKLİ TALİMATLARI VERDİK
Ukrayna Devlet Başkanı Poroşenko, Mabeyn Köşkü'nde Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile başkanlık ettikleri Yüksek Düzeyli Stratejik İş Birliği Konseyi Oturumu'nun ardından düzenlenen anlaşmaların imza töreni ve basın toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'de ve İstanbul'da bulunmaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirtti.
Poroşenko, Türkiye'nin Ukrayna'nın yalnızca komşusu değil aynı zamanda uluslararası sahada Ukrayna'nın kilit ortaklarından biri olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile sıcak bir ortamda, baş başa yaklaşık 2 saatlik bir görüşme yaptıklarını, ardından heyetler arası bir görüşmelerin gerçekleştiğini ve bunun da 2 saat sürdüğünü aktaran Poroşenko, "Bu aramızdaki ilişkilerin gündeminin gerçekten geniş olduğunu gösteriyor. Şahsınızda Sayın Cumhurbaşkanı, Ukrayna ve benim iyi dostu ve güvenilir ortağının var olduğuna bir kez daha ikna oldum." ifadelerini kullandı.
Erdoğan ile başkanlık ettikleri Yüksek Düzeyli Stratejik İş Birliği Konseyi'nin 7. toplantısının son derece verimli geçtiğini aktaran Poroşenko, "Yapılmış görüşmeler, karşılıklı anlayış ve güvenin yüksek düzeyini gösterdiler. Aynı zamanda siyasi, ekonomik, sosyal ve güvenlik alanlarında tarafların çok etkin bir şekilde mevcut olan engelleri aşma imkanı olduğunu gösterdiler." diye konuştu.
Önceliklerinin güvenlik ve teknik işbirliği olduğunu kaydeden Poroşenko, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne verdiği destek, Kırım'ın yasa dışı işgalini tanımadığı için ve Rusya'nın Ukrayna'nın doğusuna silahlı saldırısını kınadığı için teşekkürlerini iletti.
Petro Poroşenko, sözlerine şöyle devam etti:
"Siyasi mahkumların yani Rusya'da yasa dışı tutulan vatandaşlarımızın serbest bırakılması konusunda bize gösterilen yardımı büyük bir takdirle karşılıyoruz. Özellikle Sayın Ahtem Çiygöz'ün ve İlmi Ümerov'un serbest bırakılmasını kast ediyorum. Bu konuda koordineli bir şekilde işbirliğine devam edeceğiz. Bizim için önemli olan Türkiye'nin, Kırım'da işgalci yönetim tarafından insan haklarının çiğnenmesi ile kültürel mirasın yok edilmesi ve Rusya'nın Azak Denizi'nde süren saldırısı gibi sorunlarından uzak durmaması. Bu sorunlara çözüm getirmek amacıyla gerek ikili düzeyde gerek çok taraflı düzeyde, yani uluslararası örgütler çerçevesinde beraber çalışmak kararlılığımızı teyit ettik. Birleşmiş Milletler Barış Gücü'nün konuşlandırılması için bir karar olacaksa eğer Türkiye'nin bu Barış Gücü'ne katılmasını bekliyoruz ve selamlıyoruz. Serbest Ticaret Anlaşması'nın bir an önce imzalanması için gerekli talimatı verdik. Bunun gerçekten olmasını diliyoruz."
Ticaret hacmindeki artışın yüzde 20 olduğunu ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan ile daha iddialı hedefleri olduğunu dile getiren Poroşenko, bu konuda gerekeni yapmakta kararlı olacaklarını dile getirdi. Aynı zamanda TİKA ile sürdürdükleri ilişkilerin yeni bir hukuki temele kavuştuğunu aktaran Poroşenko, bundan büyük mutluluk duyduklarını söyledi.
İkili yük taşımacağılının serbestleştirilmesi konusunda önemli bir ilerleme kaydettiklerini aktaran Poroşenko, bu ilerlemelerin ülkelerin potansiyelini daha da ileri bir noktaya getireceğini dile getirdi.
Askeri, teknik alanda ulaştıkları sonuçlardan dolayı da Erdoğan'a teşekkür eden Poroşenko, bu konuda çok yorum yapmayacaklarını söyledi.
Kültürel ilişkilerin gelişmesinden de memnun olduklarını aktaran Poroşenko, Boğaziçi Film Festivali'nde "Onur Ödülü" takdim edilen Ukraynalı yönetmen Sergei Loznitsa için de teşekkür etti.
Yarın bir savunma sanayi şirketini ziyaret edeceklerini ardından Antalya'ya geçeceklerini ve burada konsolosluk açacaklarını aktaran Poroşenko, "İşbirliğimizin perspektifleri gerçekten büyük ve karşılıklı yararlıdır. Bu konuda bir sonraki hedef, sosyal koruma anlaşmasının imzalanmasıdır. Biz milletlerimizin yararı için işbirliği yapmaya hazırız. Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı heyetiyle beraber Yüksek Düzeyli Konseyin olağan toplantısını yapmak üzere Ukrayna'ya davet etmek isterim." dedi.
Rusya'da tutuklu bulunan siyasi mahkumlar
Petro Poroşenko, bir basın mensubunun Rusya'da tutuklu bulunan siyasi mahkumlara ilişkin sorusuna, şu yanıtı verdi:
"Hem Kırım'da hem Rusya'da yasa dışı tutuklu kalan siyasi mahkumların serbest bırakılması konusunda bize gösterilen yardımdan dolayı teşekkürlerimi yinelemek isterim. Bu konu Cumhurbaşkanı Erdoğan'la sadece bizi değil, dünyayı ilgilendiren bir konudur. Bu konuyu Almanya Başbakanı Merkel'in Ukrayna'ya yaptığı ziyaret çerçevesinde görüştüm. Aynı şekilde 7 Kasım'da Helsinki'ye yapacağım ziyarette, 11 Kasım'da Paris'e yapacağım ziyarette bu konuya değineceğim. Çünkü bu konuda uluslararası toplumun desteği gerçekten önemli ve biz siyasi mahkumlarımızın en kısa zamanda Kiev'e, evlerine dönmelerini isteriz. Neden bir insan sadece balkonuna Ukrayna bayrağını astığı için hapishaneye atılıyor? Niye 20 yıllık bir hüküm veriliyor? Bu konuda Rusya'ya baskı yapmaya devam ediyoruz. Hem Rusya hapishanelerinde hem işgal altındaki bölgelerde tutulan mahkumların bir an önce serbest bırakılması için elimizden geleni yapıyoruz."