Gazete Vatan Logo

Çok konuşulacak iddia! ‘CHP’de o akşam sistem çalışmıyordu…’

CHP Parti Meclisi Üyesi Erdal Aksünger 24 Haziran akşamı ile ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Aksünger açıklamasında CHP’de o akşam sistemin çalışmadığını ve sonuçların YSK ve AA’dan takip edildiğini iddia etti.

Çok konuşulacak iddia! ‘CHP’de o akşam sistem çalışmıyordu…’

CHP Parti Meclisi üyesi Erdal Aksünger Deutsche Welle'de katıldığı programda seçim sonuçlarını değerlendirdi ve soruları cevapladı. Partide genel başkan yardımcısı olarak görev yaptığı dönemde seçim takip sistemini kurduklarını ve bu sistemle 7 Haziran ve 1 Kasım'daki seçimleri geçirdiklerini anlatan Aksünger, "24 Haziran akşamında da Anadolu Ajansının (AA) seçim sonuçlarını aktarmaya başlamasının ardından partililerin 'Neden CHP verileri çek etmiyor, vermiyor?' tarzında sorular yöneltmeye başladığını" söyledi.

Aksünger, seçim sonuçlarının anlık paylaşılabilmesi için partinin oluşturduğu "adilsecim.net" isimli internet sitesinin o gece çalışmadığının, siteye erişilemediğinin hatırlatılması üzerine, şöyle konuştu:

"Orada şöyle bir şey var, çok kısa bir süre var. Ben arkadaşların tecrübesizliğine veriyorum bunu zaten. Sistemi dışarı çıkarıp, 'Adil Seçim Platformu' diye bir platform kurdular, devamlı da onu söylediler, buradan takip edin diye. Orada şöyle bir riskle karşı karşıya kalındı. CHP'nin genel merkezinde test edilmiş, başarılı olmuş bir sistemi kenara bırakıp, dışarıda başka bir platform üzerinden, diğer partilerden de veri gelecek denildi. Şöyle bir yanlış var, zaten biz hem 7 Haziran'da hem 1 Kasım'da diğer partilerle iş birliği yapmıştık ama kimseye duyurmamıştık. Yani yapmak zorundasınızdır da bağıra bağıra söylemezsiniz bunları zaten. Bunlar doğru şeyler de değildir zaten."

Haberin Devamı

Aksünger, partililerin ve vatandaşların seçim sonuçlarını "adilsecim.net" adlı internet sitesi üzerinden takip edemediğini aktararak, şöyle devam etti:

"Bir baskıyla beraber gecenin galiba saat 02.00-02.30'u idi, Bülent Tezcan bir açıklama yaptı. 'Seçim ikinci tura kaldı.' dedi. Ben de orada değildim. Şöyle düşündüm, demek ki sağlıklı bir veri transferi yapılabiliyor. Sonra ben gönüllülerle ve oradaki arkadaşlarla konuştuğumda böyle bir şeyin olmadığını, bütün verilerin, YSK ve Anadolu Ajansı verilerini verdiğini söylediler."

"CHP'nin elinde başka veri yok muymuş o akşam?" sorusu üzerine Aksünger, "Veriler geliyor ama onları tasnif etmek, karşılaştırmak diye bir şeyde ciddi zorluklar yaşandığı ve karşılaştırılamadığı söylendi." diye konuştu.

Haberin Devamı

ELİNDE VERİ OLMASI LAZIM

Aksünger, "O zaman Bülent Tezcan neye dayanarak bunu söyledi?" sorusunu şöyle yanıtladı: "İşte esas problem de burada başlıyordu zaten. Tamam, bunu dediği gibi kabul edersek, elinde karşılaştıracağı bir veri olması lazım. Tam bunun üzerine yoğunlaşmışken, bir açıklama daha geldi kendisinden, 'Herkes evine gitsin.' diye. İşte o anda, o dakikada, zaten gerginlik had safhaya çıkmış vaziyette, yağmur gibi telefonlar geliyor. Müthiş bir bağlantı kopukluğu, halkta bir güven problemi doğmaya başladı, sandıklardan ayrılmayan insanlar var. Evinize gidin ne demek dedim. 16 Nisan'da yaptığın gibi sen de evine gidip oturacak mısın? Genel Başkan nerede? Çıkın bir açıklama yapın. İnsanlar CHP'ye güvendiler. 'Bize güvenin' dedik. Böyle de olması gerekiyordu. Daha sonra iş koptu. Arkasından açıklamalar gelmedi, Muharrem Bey'den de bir açıklama gelmedi."

Haberin Devamı

O gece CHP yetkililerine ulaşamadıklarını ileri süren Aksünger, "Perde denildi, açıldı perde, perde denildi, kapandı perde. Ara çok uzun ve kimse çıkmıyor sahneye. İşte o zaman seyirci gibi kendinizi hissettiğiniz anda baskı kendi üzerinizde. Ertesi gün şunu yazdım, bence bahane uydurmaya gerek yok bununla ilgili olarak. Birilerinin bir şey anlatmasına lüzum yok. Birileri çıkıp gerçekten üsluplu bir şekilde bir şey anlatması gerekir. Hata yaptığını da söylemek büyük erdemlik olacak." değerlendirmesinde bulundu.

Erdal Aksünger, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, "Koltuk sevdasına tutulanların bu partimizde yeri yok" sözlerine de tepki göstererek, şunları söyledi: "Kim koltuğa yapışmış vaziyette? 2002'den beri milletvekilliği yapan ve toplumun tanımadığı bir sürü insan var. Bunlar hilafsız bir şekilde listelere konuluyor. Özellikle son dönemlerde. Herkesin de kızgınlık içerisinde olduğu insanlar. Kim koyuyor bunları? Neye göre koyuyorsunuz bunları? Hangi koltuk sevdalısından bahsediyorsunuz?"

Haberin Devamı

Koltuk sevdalısı" ifadesini hakaret olarak yorumlayan Aksünger, "Koltuğu sen vermedin bu insanlara zaten. Bizlere koltuğu, Kemal Kılıçdaroğlu vermedi zaten. Örgüt verdi. O da vicdanıyla verdi." dedi.

Aksünger, CHP'nin en büyük probleminin, "parti içi iktidar savaşının, ülkeyi yönetme refleksinin ilerisi"nde olduğunu ifade etti. Problemin, "Kemal Bey gitsin, Muharrem Bey gelsin" problemi olmadığını söyleyen Aksünger, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ben bunu hiçbir zaman böyle demedim. Böyle de açıklamadım zaten. Mesele, özellikle listeler meselesi değil. Daha önce PM meselesi oldu o dönemde, liyakat esasına dayalı olmayan bir Parti Meclisi inşa edildi. Hiç alakasız şeyler yapıldı. Daha kendisi CHP'nin herhangi bir ilçesine adım atmamış dünya kadar kişi, PM listelerine konuldu. Genç arkadaşlar var, daha hiç partiyle ilgisi alakası olmayan, hayata daha yeni adım atmış olan, yönetsellik olarak bir tecrübesi de olmamış; bunlar, seçildiklerini PM'nin ertesi günü öğrendiler."

KEMAL BEY MİSYONUNU DOLDURDU

"Kemal Kılıçdaroğlu istifa etmeli midir?" sorusuna Aksünger, şu yanıtı verdi: "Ben Kemal Bey'in misyonunun dolduğunu düşünüyorum zaten. Şöyle olmalı, Kemal Bey süreci, keşke olabilse böyle bir şey, üç aylık bir süreç yönetebilse, partiyi iki ya da bir ay içerisinde kongrelere götürse, onursal başkanlık görevini alsa, çok ulu bir şey olur, çok kutsal bir şey olur bence. Kemal Bey istifa etmez dedim dün sorduklarında. 'Neden istifa etmez?' dediler. Ondan kaynaklı söylemiyorum, yanındakilerden kaynaklı istifa etmez dedim. Yanındaki arkadaşların bazıları koltuklarını kaybettiklerinde bir daha o koltuklara hiçbir zaman oturamazlar. En yakınındaki Bülent Tezcan'dan, Tekin Bingöl'den falan bahsediyorum. İkna etmişlerdir Kemal Bey'i istifa etmemek noktasında."

Aksünger, "İnce, genel başkanlığa mı yürür buradan" sorusu üzerine de İnce'nin, yıllardır genel başkan adaylığına soyunduğunu, tecrübeli yenilgiler aldığını belirtti. "İnce'de genel başkanlık rüyasının her zaman olduğunu" söyleyen Aksünger, "Bugün de kafasında vardır. '81 ili dolaşıyorum' diyorsa bir hazırlık için dolaşma, gerekçesidir. 81 il meselesi kesinlikle bir kurultay hikayesidir." diye konuştu.

İNCE YÜZDE YÜZ ADAY OLACAK

rdal Aksünger, İnce'nin daha önceki bir açıklamasında, "Kemal Bey'in karşısında hiçbir zaman aday olmayacağım." dediğini anımsatarak, şunları kaydetti: "İnce aday olacak. Yüzde 100 olacak. Ama şöyle bir durum var. Yine bireysel bir adaylığa çıkarsa ve iyi bir hazırlık yapmazsa, bu aldığı oyun hiçbir anlamı yok. Çünkü seçim gecesi de kötü bir sınav geçirdi normalde kim ne derse desin. Bu komplo teorileri doğruysa çıkıp basın açıklaması yapılması lazım, doğruysa da basın açıklaması yapılması lazım. Bu beklenti yüzde 100'dü zaten. Herkes böyle bir şey bekliyordu. O bir eksi bakiyedir. Eğer iyi bir kadrolaşma olmazsa, Muharrem İnce aday olduğunda bir daha yenildiği andan itibaren bir daha adaylığa çıkamaz. Mümkün değil. O yüzden çok düşüneceği bir süreç olacağını tahmin ediyorum."

TEZCAN'IN AÇIKLAMALARI

CHP Sözcüsü Bülent Tezcan CHP Genel Merkezi'nde seçim akşamı yaptığı açıklamada AA'nın verilerine inanılmaması gerektiğini söylemişti. Tezcan, "Milletin algısıyla pazarlık yapıyorlar. Ama öyle yağma yok. Suç üstü yakalandılar. Sobelendiler. Onların nasıl sobeleneceğini hep beraber göreceğiz. Çok net söylüyorum buna fırsat vermeyeceğiz." ifadelerini kullanmıştı. Tezcan ayrıca, "Bu seçim, Türkiye'de bir büyük değişimi daha beraberinde getiriyor. AA'ya inanmayın. Gerçek sonuçlara göre seçim ikinci tura kalacak. Bizim planımız ilk turda Sayın İnce'nin kazanacağıydı. Ama şu anki sonuç ikinci tura kalacağını biliyoruz. Biz düzenli aralıklarla kamuoyunu bilgilendireceğiz. AA'nın bilgileriyle kimse gönlünü ve kafasını kirletmesin." değerlendirmesinde bulunmuştu.

.”