CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu için Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen tanıtım toplantısında konuşuyor.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:
''İstanbul'u yönetmek sıradan bir olay değildir. Aday adaylarımızın tamamı son derece değerli onlar da çalışıyorlar. Aday adaylarımızı da yürekten kutluyorum. İstanbul şairlerin yazarların ressamların ilham kaynağı olan bir yer. İstanbul'a aşık olursunuz İstanbul sizi yüreğinizden yakalar. Fatih (Sultan Mehmet), İstanbul'u aldığında Haliç'te koyun otlatmayı yasaklamıştır. İstanbul'u onun koyduğu ilkelerle ruhla yönetmek zorundayız. Üniversitelerin medyanın sanatın merkezidir aynı zamanda İstanbul, tarihsel derinliği içinde o kültürel zenginliğini hep korumuştur.
Yönetenlerin biz sana ihanet ettik itirafında bulundukları bir İstanbul. Bunu itiraf ettiren İstanbul'un ruhudur kimliğidir aslında. O kimliğe baktığınızda yıllardır yönettiğiniz bir kente nasıl ihanet ettiğinizi görüyorsunuz. İstanbul ihanet edilmemesi gereken, korunması gereken bir kenttir. İstanbul'u yönetmek için bilgiye deneyime birikime ihtiyacınız var. İnsanlar hayatlarının önemli kısmını yollarda değil çalıştıkları mekanlarda geçirmeliler.
İstanbul'u Fatih yamalatın diye almadı yeşillikleri yok edin diye almadı İstanbul'u beton İstanbul'a dönüştürün diye almadı, İstanbul'u yaşatın diye aldı. Bütün sorunları çözebiliriz. Neyle? Bilgiyle birikimle deneyimle çözeceğiz.
Geçen ay Viyana'daydım İstanbul'u çok seviyor dedim ki İstanbul ana kent belediye başkanı olsanız ne yaparsınız İstanbul'un trafik sorununu çözerim dedi. Yönetecek kişinin kentli ile kavga etmesi değil bütün kenti kucaklaması lazım. Ekrem İmamoğlu arkadaşımız böyle bir karaktere sahip. Örnek Beylikdüzü. Beylikdüzü'nün tepesine kırlangıcı oturtan arkadaşınız. Geçen hafta Erzurum Çat'ta bir belediyemiz var o dar bütçe ile Çat'ı batının uygar kentlerinden biri haline getirmiş. Eğer kul hakkı yemezseniz İstanbul'un milyarları sermayesi gücü vardır. Belediyecilik üretmek ve istihdam yaratmak demektir. Fabrika da kurabilirsiniz kütüphane de kreş de her türlü yatırımı yaparak istihdam yaratabilirsiniz. Kadıköy'ü Beşiktaş'ı eleştirirler oralarda oturanlar kaymak tabaka diye 20-25 yıldır İstanbul'ı yönetiyorsun bütün İstanbul'u kaymak tabakası yapsana. İstanbul'u yaşanabilir bir kent haline getirmek İmamoğlu'nun sorumluluğundadır.''
İMAMOĞLU'NUN AÇIKLAMASI
Kılıçdaroğlu'nun ardından kürsüye çıkan İmamoğlu ise özetle şu ifadeleri kullandı:
''Bugün tarihi bir gün. Bugün burada hep birlikte bir tarihi yolculuğa çıkıyoruz sonunda zafere ulaşacağız. Bu yolculuğun sonunda kazanan İstanbul olacaktır. Beni bu onurlu göreve layık gören tüm CHP'lilere İstanbul'daki tüm ilçe örgütlerine belediye başkanlarına partimin yöneticilerine ve genel başkanım Kemal Kılıçdaroğlu'na en içten şükranlarımı sunuyorum. Aileme ve eksiksiz büyük ailem Beylikdüzü halkına teşekkür ediyorum.
İstanbul Belediye Başkanlığı'na adayım çünkü bu kentin geleceği için değişim zamanın geldiğini ben de herkes gibi görüyorum. İstanbul için yeni bir sayfa açma zamanının geldiğini herkes gibi ben de biliyorum. İstanbul böyle devam edemez yönetilemez. İstanbul bu yolla mutlu olamaz. İstanbul durursa Türkiye durur. İstanbul tek başına bağımsız bir ülke olsaydı dünyanın ilk 25-30 ekonomisinin arasında yerini alırdı. İstanbul Ankara'dan yönetilemez. İstanbul ne yazık ki iradesi bağlı yöneticiler tarafından da yönetilemez yönetilemiyor. İstanbul eski model yöneticiler tarafından da yönetilemez ve yönetilemiyor. İstanbul günü birlik kararlarla da yönetilemez. Bu şehir ancak genç dinamik yeni nesil bir yönetici tarafından yönetilebilir.
Ben İstanbul'u yeniden küresel iddia sahibi bir kent haline getirmek için adayım. İstanbul'un ekonomisini büyütmek iş olanakları yaratmak için adayım. İstanbul'a yakışır ve yaşanılır bir çevreye kavuşturmak dünyanın yetenekli insanlarını çekecek cazibe merkezi yapmak için adayım. Cesaretimi bu kentin insanlarından alıyorum. Bu şehrin insanlarına inanıyorum. Sizlere gençlere kadınlara emekçilere esnaflara gençlere iş insanlarına en çok da bu şehrin o güzel çocuklarına yürekten inanıyorum.
Sandık başına gitmekten vazgeçmiş ne yapsam olmuyor diyenler varmış. Yok öyle şey. Umutsuzluğu içinizden atın birlikte çalışacağız kazanacağız zafer İstanbul halkının olacak. İstanbul gibi devasa bir kenti yönetmeye talipsem bunun nedeni etrafımda kendiliğinden oluşan ve çığ gibi büyümekte olan İstanbul ittifakıdır İstanbullu hemşehrilerimdir. Bu ittifakın içinde her siyasi görüşten insan var bu ilde yaşayan herkes var. Tüm bu insanların bana ve değer vermelerinden geliyor cesaretim annemden babamdan eşimden siz dava arkadaşlarımdan geliyor bu cesaret bana. Bu kentin ömrü yollarda geçen çileli insanlarına sesleniyorum 5 yıl sonra karşıma çıksınlar trafikte sayende insan olduğumu hissettim desinler diye adayım. Beylikdüzü'de başardığımı İstanbul'da başaracağım. Benim için halka hizmet etmek Hakk'a hizmet etmektir. İstanbul ile ilgili 5 hedefimi uzun uzun sizlere anlatacağım. İstanbul'un ulaşım ve trafik sorununu çözmek. İstanbul'daki kent yoksulluğu ile mücadele etmek. İstanbul'da doğru kentsel planlama ile çevre imar deprem sorunlarını çözmek. İstanbul'un işsizlik sorununu çözmek. İstanbul'u çekim merkezine dönüştürmek. İstanbul'da yaşam kalitesini yükseltmek. 5 temel anlayışla yapacağım. Kent anayasası ile yeni bir mutabakat belgesi ile insana saygıyla demokratik katılımla inovasyonla yaşam kalitesi önceliğiyle. Belediyecilik insanı mutlu etme zanaatidir. Neden kent anayasası diyoruz. İstanbul ne yazık ki yolunu yörüngesini hikayesini yitirdi. İstanbul nereye gittiğini bilmiyor yol haritası yok. Kente ihanet ettik diyorlar. Nüfusun nereye gideceğini kimse tahmin edemiyor. Kente ihanet edilmesin uzun vadeli stratejik kararlar ortak akılla alınsın dediğim dedik olmasın istiyoruz. İstanbul'un 2050 hedefini bilelim. İstanbul Ankara'dan asla yönetilemez diyorum. Çok sevdiğimiz iki duygudan bahsedeceğim kente özen ve insana saygı.
Ayrımcılık yapmaksızın bir yönetim olursa bu kentin insanları kendilerini çok değerli bir yurttaş hissederler. Ben demeyen biz diyebilen bir anlayış. Dostlarım ailelere destek vermeyi vaadediyorum üniversiteli gençleri desteklemeyi vaadediyorum yoksul insanlarımıza sonsuz saygı göstermeyi vaadediyorum. Dostlarım kentte yaşayan herkese adil fırsat sunmak... Göreve geldiğim gün bu şehirde yaşayan herkese eşit fırsatlar tanıyacağımızı bilmenizi istiyorum.
İstanbul'a demokratik katılımcı yeni nesil belediyecilik vaadediyoruz. İstanbul'un toplumsal kültürel çeşitliliğini koruyup birlikte karar alan bir masa kuran... İstanbul'u İstanbullularla birlikte İstanbul'dan yönetmenin sözünü veriyorum size. Mahalle meclisleri kuracağız güzel muhtarlarımızı işin içine katmayı vaadediyorum. Dünyanın merkezi olması özelliğini kazanacaktır bizler sayesinde. Sürdürülebilirlik ve inovasyon diyoruz. Küresel İstanbul Akademisi İstanbul Kent Enstitüsü gibi kurumlar kuracağız. İnsanları mutlu etmek temel öncelik olacak.Trafik kaosu bu kentin kaderi olamaz. Benim hayalim mutlu ve özgür İstanbul işsizliğin kalmadığı bir İstanbul.
İki konuda söz vermek istiyorum. İBB Belediyesi'nde çalışan kardeşlerime seslenmiyorum hiç kimsenin işine ve emeğine dokunmayacağız. Belediyelerimize talimat verdiniz asgari ücreti 2200 lira olarak ilan ettiniz bunu göreve geldiğimizde iklk gün yerine getireceğimize 3 aylık kayıplarına da söz veriyorum. İstanbul'u küresel çekim merkezi yapmak mümkün. Bugüne kadar başardık İstanbulluların adayıyım. Biz kazandığımız zaman İstanbul kazanacak yerel irade kazanmış olacak. Bu yolculuğun nihai kazananı sizler olacaksınız. Sevgili gençler sizleri yanımda istiyorum. Gençleri yanımızda istiyoruz. Değerli kadınlar İstanbul kadın dostu kent olacak. İstanbul kenti kadınlar için güvenli bir kent haline gelecek. İstanbul'un geleceğini kadınlar tasarlayacak kadınlar ayağa kalkacak. Kadınların emeğine inancına ve değiştirici gücüne çok inanıyorum. Çok ama çok çalışacağız kazanacağız. Birlikte çalışacağız hep birlikte tarih yazacağız.