CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'ndan DSÖ'ye çağrı mektubu
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Dünya Sağlık Örgütü'ne (DSÖ) insanlık ailesinin tüm fertlerinin Kovid-19 aşısına erişimini sağlayacak, aşı ve tedaviye erişimin küresel düzeyde kamu malı olarak kabul edilmesini ve insanlık yararına kullanılmasını güvence altına alacak, bir kamucu küresel anlaşmaya liderlik yapması çağrısında bulundu.
CHP'den yapılan açıklamaya göre, Kılıçdaroğlu, DSÖ'ye çağrı mektubu yazdı ve mektubu dünya genelinde 96 sol-sosyal demokrat partiye de göndererek, dayanışma ve destek istedi.
Kılıçdaroğlu, mektubunda şunları kaydetti:
"İnsanlık ailesinin tüm fertlerinin Kovid-19 aşısına erişimini sağlayacak, aşı ve tedaviye erişimin küresel düzeyde kamu malı olarak kabul edilmesini ve insanlık yararına kullanılmasını güvence altına alacak bir kamucu küresel anlaşmaya liderlik yapması için DSÖ'ye her zamankinden daha çok sorumluluk düşmektedir.
Bu kapsamda, sosyal demokrat ve evrensel sol ilkeleri paylaştığımız siz kardeş partimizle DSÖ'ye yaptığım çağrıyı ekte bilginize sunuyorum. Paylaştığımız ilkeler ışığında benzer bir çağrıyı dört bir koldan yaptığımız takdirde dayanışmayla aşının hakça ve eşit dağıtımını sağlayacağımıza ve var olan engelleri aşıp değişim yaratacağımıza inancım tamdır."
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus'a hitaben yazılan çağrı mektubunda Kılıçdaroğlu, Kovid-19'a ilişkin bilgi, veri ve teknolojilerin bir havuzda toplanması gerektiğini vurguladı.
Kılıçdaroğlu, "Bu bilgi ve teknolojilere tüm ülkeler tarafından özgürce erişilebilmesinin sağlanması, aşı ile ilgili tüm araçların fikri mülkiyet haklarından bağımsız hale getirilmesi, yeterli üretimle eşitlikçi dağıtımın ve karşılanabilir fiyatlandırmanın güvence altına alınması için uğraş verilmesi gereklidir." ifadesini kullandı.
Aşılama hizmetinin, küresel olarak risk gruplarından başlayarak herkese sağlanabilmesi konusunda yaşanabilecek engellerden ve günümüz ihtiyaçlarını karşılayamamasından endişe duyduklarını belirten Kılıçdaroğlu, "Bu endişelerin giderilmesi ile ilgili şu ana kadar gösterilen çabalara ek olarak DSÖ'ye önemli görevler düştüğü açıktır, çağrımız da bu yöndedir." dedi.
"DSÖ, tarihi bir misyon üstlenmelidir"
Aşılamanın birinci basamak sağlık hizmetlerinin temel bir bileşeni ve tartışılmaz bir insan hakkı olduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu, hükümetlerin vatandaşlarının sağlık hakkını güvenceye alabilmek için yeterli miktarda aşı temin etme zorunluluğu bulunduğunu ve bunun ancak kamusal üretimle karşılanabileceğini vurguladı.
Aşı ve tedaviye erişimin küresel düzeyde kamu malı kabul edilmesi ve insanlık yararına kullanılması gerektiğine işaret eden Kılıçdaroğlu, "Bu konuda DSÖ, bugün yürütülen küresel yanıt programı çerçevesini aşacak, kamucu bir yaklaşımı temeline alacak küresel bir anlaşma yapılması için liderlik ve kolaylaştırıcılık yapmalıdır." ifadesini kullandı.
Kılıçdaroğlu, özünde eşitlik ve dayanışma olan bir "halkların aşısı" yaklaşımının, tüm insanlık ailesini pandemiden kurtarabileceğini ve gelecekte ortaya çıkabilecek salgınlara karşı koruyabileceğine değinerek, mektubunu şu sözlerle bitirdi:
"DSÖ, insanlık ailesinin karşı karşıya kaldığı bu büyük sınav karşısında tarihi bir misyon üstlenmelidir. Ayrımsız tüm insanların aşılanması hedefine yönelik olarak uluslararası anlaşma ve sözleşmelerin hayata geçmesi ve sağlık alanında kamucu bir anlayışın işlevsellik kazanması tarihe olan borcumuzdur. Dayanışma duygularımızla bu yönde atacağınız her adımı iş birliği içinde olduğumuz her platformda destekleyeceğiz."
AKPM'de aynı içerikte bir önerge imzaya açıldı
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) üyesi ve Sosyalist Grup Başkanvekili, CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke de söz konusu çağrılarla aynı anda AKPM'de aynı içerikte bir önergeyi imzaya açtı.
Önerge, sağlık sektörünün yapısının ve aşı tedarikini şekillendiren uluslararası kural ve düzenlemelerin yeniden gözden geçirilmesini sağlayacak çok taraflı ve bütüncül bir çerçeveye olan ihtiyacı tespit ediyor.
Önergede, bu ihtiyaç kapsamında, "Avrupa Konseyi'nin Dünya Sağlık Örgütü, Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) ve tüm paydaşları bir araya getirecek bu bütüncül, çok taraflı çabaların oluşturulmasına liderlik ederek insan hakları temelli ve kamu yararı güden bir çerçevenin oluşmasına öncülük yapması" çağrısı yapılıyor.