Gazete Vatan Logo

'Bunu yapan CHP'li olamaz!'

CHP’de ‘Salıcı’ sancısı

'Bunu yapan CHP'li olamaz!'

CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı’nın, 29 Ekim töreninde askerleri kastettiği öne sürülen, “Sizin koruyamadığınız Cumhuriyet’i biz koruyoruz” sözleri, partide tartışmaya neden oldu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun grup toplantısındaki konuşmasında, “Darbeden medet uman CHP’li olamaz” diyerek mesaj yolladığı Salıcı’nın istifasını istediği iddia edildi. Salıcı’nın ise “O sözleri vali ve kaymakama söyledim” diyerek kendisini savunduğu öğrenildi. Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin, istifa istendiği iddiasının doğru olmadığını söyledi.

CHP’de dün yaşanan bir diğer tartışma ise, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Çankaya Köşkü’nde Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla verdiği resepsiyon konusunda oldu. Davete CHP’den katılan tek milletvekili olan Faik Tunay’a bazı milletvekillerinin tepki gösterdiği ve disiplin süreci başlatılması istediği öğrenildi. Ancak parti yönetiminin resepsiyona gidilmemesi yönünde alınmış bir kararı olmadığından, disiplin soruşturması başlatılmayacağı bildirildi.

Bunu yapan CHPli olamaz

İşte Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satır başları:

‘Yeni adın Tayyip Esad Erdoğan

Kılıçdaroğlu, Ulus’ta barikatı kaldıran polislere sahip çıkatı, Erdoğan’a yüklendi: “Yeni bir unvan bulmamız lazım, ‘Tayyip Esad Erdoğan. Barikatlar bize vız gelir. CHP’yi anlamamışsın”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’ın Ulus’ta yaşananlara ilişkin sözlerine tepki gösterirken, Erdoğan’ın görevlerini yeterince yapmadığını söylediği polislere sahip çıktı. Kılıçdaroğlu, Meclis grubu toplantısında şu mesajları verdi:

‘Halkın arasına çıkamaz’

ÜLKEYİ BU KAFA YÖNETİYOR: Ankara Valiliği meydandaki kutlamaya yasak getirdi. ‘Yasak getirirseniz elime bir Türk Bayrağı alacağım, yasağın olduğu meydana gideceğim’ dedim ve oraya gittim. Efendim, orada olanlar illegal örgütlerdenmiş, kafaya bakın. 80 yaşında kadın. 8-9 yaşında çocuklar. Gençler, kadınlar, yaşlılar, engelliler ellerinde Türk Bayrakları. Başka bir şey yok. En güzel bayramlarını kutluyorlar. Kendisine göre her şey legal, bağımsızlık, özgürlük isteyenler, cumhuriyet, demokrasi isteyenler illegal. Alternatif kutlama olmazmış. Bu kutlamanın alternatifi yok zaten. Öyle bir hale geldi ki, Başbakan vatandaşın arasına çıkamaz, vatandaşa ’merhaba’ diyemez, kahvede oturup çay içemez. Çünkü bu vatandaş, bu Başbakan’ı artık istemiyor.

SEN GİREMİYORSUN: Başbakan ‘1. Meclis’in bahçesine cebren ve hile ile girdi’ diyor. Meclis’in bahçesine gitmek ne zamandan beri cebir ve şiddeti gerektirir. Senin giremediğin yere ben gidiyorum. İstedikleri kadar gelsinler, coplarıyla gelsinler, panzerleriyle gelsinler, tanklarıyla, toplarıyla gelsinler, askerleriyle gelsinler.

NE ZAMANDAN BERİ YASAK: Bayram kutlamak ne zamandan beri yasak? Kutlamanın yapıldığı yer Birinci Meclis’in önü, Cumhuriyetin ilan edildiği yer... İktidar o mekanın anlamını kavrayamadı. O meydanda sağduyu vardı, bütün baskıya rağmen bir şey yapmadılar. Halkın buluşmasını engellediler, barikatları aşamayacağımızı düşündüler. Barikatların bize vız gelir. Sen hala CHP’yi anlayamamışsın. CHP yedi düvele savaş açmış partidir.

TAYYİP ESAD ERDOĞAN: Yeni bir unvan bulmamız lazım, ’Tayyip Esad Erdoğan’. Hala, ‘polis görevini yapmadı’ diyor. İnsanlar ölmedi ya... Bir kaç kişinin ölmesi lazım ki polis görevini yapsın. Gençler ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ diye slogan atıyordu o polisler de ‘Biz de Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ diyordu. O polisler senin baskına rağmen vicdanlarını dinlediler. Güneş gözlüğünü bile polise taşıtıyor. O polis senin babanın polisi değildir. İleri demokrasinin geldiği nokta ‘ileri polis devleti’ oldu. Hükümet sözcüleri, ‘Bayramlar statlarda, demir perde ülkelerindeki gibi kutlanıyor. Halktan kopuk kutlanıyor’ dedi. İyi, halk da bayramını meydanlarda kutlamaya başladı, Recep Tayyip Erdoğan stada kaçtı.

CUMHURİYETİN SAVCISI MISIN?: Valililere ‘otobüsleri durdurun’ talimatı verildi, seyahat özgürlüğü kısıtlandı. Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma açtı. O açsın önce ‘Cumhuriyet savcısı nedir?’ onu okusun. Bakalım sen Cumhuriyetin mi Recep Tayyip Erdoğan’ın mı savcısısın?

SEN HANGİ ÜLKE BAŞBAKANISIN: Hakkari’ye gitmişiz, neden Türk bayrağı yokmuş? Bir ülkede, bir ilde Türk bayrağı dalgalanmıyorsa, Recep Tayyip Erdoğan, sen hangi ülkede Başbakanlık yapıyorsun? ’Siz Sivas’ın ötesine geçemiyorsunuz’ diyordun. ‘Gel beraber Türk bayrakları alalım Uludere’ye gidelim. Gelemez, cesaret edemez. İlk Meclis’e neden gidiyormuşum? Sen kimsin? Ben Meclis’e giderken senden izin mi alacağım?

ELBETTE KİLON FAZLA: ‘Sizin kilonuz kaç?’ demiş. Bizim kilomuz aynı, değişmedi. Çünkü cüzdanımız da aynı. Ama senin cüzdanın her geçen gün şişiyor. Elbette senin kilon bizimkinden farklı olacak.

Haberin Devamı