Gazete Vatan Logo

AK Partili KurtulmuÅŸ: Dünyada rol belirleyen etkin bir Türkiye haline geleceÄŸiz

AK Parti Genel BaÅŸkanvekili Numan KurtulmuÅŸ, ekonomide, teknolojide ve özellikle savunma sanayisinde Türkiye’nin çok daha ileriye gideceÄŸini belirterek, "Güçlü Türkiye’nin olmazsa olmaz ÅŸartı teknolojide, üretimde, ihracatta güçlü bir Türkiye'dir. Dış politikada kendisine verilen rolleri oynayan bir Türkiye deÄŸil, bölgesinde ve dünyada rol belirleyen ve hatta dünyada küresel ölçekte dünya sistemini kurabilen etkin bir Türkiye haline geleceÄŸiz" dedi.Â

AK Partili KurtulmuÅŸ: Dünyada rol belirleyen etkin bir Türkiye haline geleceÄŸiz

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Kocaeli’nin Gebze Belediyesi tarafından kentteki imar sorununun çözülmesi amacıyla düzenlenen Tapu Teslim Töreni'ne katıldı. Törende konuşan Numan Kurtulmuş, "Türkiye gerçekten önemli bir istikamette yoluna devam ediyor. Türkiye yeniden güçlü, büyük Türkiye olma hedefinde, her gün hedeflerini gerçekleştirerek daha ileriye doğru gidiyor. Zaten bizim gibi ülkelerin, yani etrafında bir sürü sınamalarla karşılaşan, bir sürü tehdit ve tehlikelerle dolu bir bölgede ayakta kalmaya çalışan, ama aynı zamanda tarihten getirmiş olduğu büyük bir birikimle ve bugün elde etmiş olduğu büyük potansiyeliyle önemli bir güç merkezi haline gelen ülkelerin, günü gün eden, gününü geçiren, tabiri caizse suyun üzerindeki bir saman çöpü gibi oradan oraya savrulan bir hali, tavrı, tarzı, siyaseti olmaz. Güçlü bir şekilde ileriye doğru yol almak için bütün milletiyle birlikte kenetlendiği bir idealinin olması lazım. İşte bizim bu anlamda yeniden güçlü, büyük Türkiye idealimiz milletimizin 85 milyonunun tamamının ortak bir şekilde kabul edeceği, benimseyeceği siyaset üstü bir ideal olarak gündemimizdedir" dedi. 

‘DÜNYA İLE YARIŞAN BİR ÜLKE HALİNE GELECEĞİZ’ 

Güçlü ve büyük Türkiye ideali ile Türkiye'nin dünya ile yarışacağını belirten Kurtulmuş, "Türkiye'nin güçlü ve büyük olmasından kastımız sadece ekonomik olarak güçlü olması, sadece askeri olarak güçlü olması değildir. Türkiye ekonomik olarak güçlü olacak. Ekonomik olarak markalarımızla, ürünlerimizle, sanayimizle, yüksek teknolojilerimizle dünya ile yarışan bir ülke haline geleceğiz. İnşallah 29 Ekim'de Bursa'da TOGG'un açılışı yapılacak. Seri üretimine başlanmış olacak ve Türkiye dünyanın önemli sanayi devlerinden birisi olduğunu dünyaya ilan edecek. Ekonomide, teknolojide, özellikle yüksek teknolojilerde ve özellikle savunma sanayisinde Türkiye çok daha ileriye gidecek. Yeniden güçlü Türkiye’nin olmazsa olmaz şartı teknolojide, üretimde, ihracatta güçlü bir Türkiye'dir. Dış politikada kendisine verilen rolleri oynayan bir Türkiye değil, bölgesinde ve dünyada rol belirleyen ve hatta dünyada küresel ölçekte dünya sistemini kurabilen etkin bir Türkiye haline geleceğiz. Bunun için mücadele ediyoruz" diye konuştu. 

‘BUNLAR SADECE F-35 VE S400 TARTIŞMASI DEĞİL’ 

Kurtulmuş, Türkiye'nin savunma sanayinde çok güçlü olacağını, yüzde 80'ler seviyesinde milli, yerli bir seviyeye ulaşıldığını ifade ederek, şöyle konuştu: 

"Türkiye dış politikada güçlü olacak. Türkiye askeri olarak güçlü olacak. Türkiye savunma sanayisinde çok güçlü olacak. Yüzde 80'ler seviyesinde milli, yerli bir seviyeye ulaşmayı başardık. Dünyada savunma sanayisinde akla gelen neredeyse tüm ürünlerin tamamı artık Türkiye'de üretilmektedir. Helikopter motoru, akıllı silahlar, mühimmatlar, Hürkuş başta olmak üzere diğer savaş uçakları, İHA ve SİHA'larımız ile bir dünya markasıyız. Hani F-35 tartışması oluyor ya, hani S400 tartışmaları oluyor ya, inanın ki bunlar sadece F-35 ve S400 tartışması değil. Adamlar biliyorlar ki böyle giderse, Türkiye bu istikamette, bu istikrar içerisinde yürümeye devam ederse Türkiye yakın zamanda kendi hava savunma sistemini kuracak, kendi uçaklarını imal ederek dünyada marka bir ülke olacak" dedi. 

‘TOPLUMSAL BÜTÜNLÜĞÜ SAĞLAYACAĞIZ’ 

Toplumsal bütünlüğü sağlayacaklarını belirten Kurtulmuş, konuşmasını şöyle sürdürdü: 

“Türkiye'de yıllardır istismar edilen bir konuyu Sayın Cumhurbaşkanımız dün İstanbul'da Alevi yurttaşlarımızın temel ihtiyaçları ve taleplerini, bir şekilde yerine getirecek çok önemli bir reform adımını gerçekleştirmiş, bu adımı atmıştır. Çünkü bizim kitabımızda insanları mezheplerine, meşreplerine göre ayırt etmek yazmaz. Bizim kitabımızda insanları etnik kökenlerine, ana dillerine göre birbirinden ayırt etmek yazmaz. Bizim kitabımızda insanları kültürel farklılıklarına göre birbirlerinden uzak tutmak hiç yazmaz. Dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan 85 milyonun tamamını bir, beraber ve kardeş kılacak bir toplumsal bütünlüğü sağlayacağız. Güçlü ve büyük Türkiye maddi anlamda güçlü olduğu gibi, işte bu anlamda da toplumsal bütünlüğünü, kardeşliğini sağlamış bir Türkiye'dir. Cümle aleme karşı mücadele ederken emperyalistler isterler ki, Türkiye kendi içine dönsün. Kendi içindeki fitnelerle, ayrışmalarla mücadele etsin. Sadece şu terörün neden Türkiye’nin başına 40 yıldır bela edildiğinin arkasındaki ana cevap burasıdır."

Haberin Devamı