AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, İmralı süreci ile ilgili olarak, "Birilerinin ikinci kez İmralı’ya gitmemesi artık hiç gitmeyecek anlamına gelmez. İyi niyetlerle atılan adımlarımız hep sabote edildi. Bu iyilikleri sabote etmesinler. Süreci tıkayıcı olmadık olmayacağız" dedi. Paris’de öldürülen 3 PKK kadın hakkında dün Fransa’dan gelen açıklamalar ile ilgili olarak ise Çelik, "Paris’te ki infazlarla ilgili ilk açıklamaları ben yapmıştım. BDP tarafından gelen salvoları biliyorsunuz. Bu konunun çok daha netleşmesi, berraklaşması gerekiyor. O zamanda bize o akla hayale gelmedik hakaretleri edenlerle o zaman yüz yüze gelmiş olacağız" şeklinde konuştu.
Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Çelik, parti genel merkezinde düzenlenen basın toplantısında gündem ilişkin konuları değerlendirdi. İmralı süreci ile ilgili açıklamalarda bulunan Çelik şunları kaydetti:
KESİNLEŞEN BİR BİR BİLGİ YOK
"İmralı’ya kimin gideceği ile ilgili henüz kesinleşen bir bilgi yok. BDP’lilerden yapılan müracaatlar var. Daha önce BDP’lilere ’çözüme katkı için siz ne diyorsunuz’ dediğimizde, ’silahların susması, terör örgütünün silahları bırakması, en azından Türkiye sınırları dışına çıkması gibi meseleler gündeme geldiğinde, BDP’lilerin söylediği şey şuydu; ’Bunun muhatabı biz değiliz. Bunun muhatabı Öcalan’dır’ diyorlardı. Sonra Öcalan ile MİT görüşmeler yaptı, orayla ilgili bir süreç başladı. Bu sefer, ’BDP olarak kurumsal olarak biz bunun içinde olmalıyız’ dediler. Hani sizinle ilgisi yoktu. ’Bizim olmamız yetmez, DTK’ da içinde olsun, KCK’ da içinde olsun’ dediler. Daha önce bir vesile ile söylemiştim PKK’nın, alfabede ne kadar harf varsa, o kadar yan kolu ve illegal uzantıları var. Hatta biraz ironi kadar, bari evinizde ki hamur mayasını da getirin onuda katalım dedim. Bu işi sulandırmaktır. Bu işi ciddiyetsiz bir tarafa götürmektir. Sonuç itibarı ile Türkiye’de ki Kürt vatandaşlarımız ile ilgili eksik kalan, olması gereken, yapılması gereken, demokratikleşme ve iyileşme adımları ile ilgili her bir siyasi partinin söz söyleme hakkı vardır, BDP’nin de tabi ki vardır. CHP’nin de vardır, Ak Parti’nin de vardır. En fazla Kürt vatandaşlarımızdan oy alan parti Ak Parti’dir. PKK çizgisinde olmayan Kürt aydınlar var. Ama PKK çizgisinde olmayan Kürt aydınlar var. Onlarında dediği bizim için çok önemlidir. Çeşitli vesilelerle iktidarımızda bu insanları dinlemiştir. Bir Kürt aydını PKK çizgisinde değilse ya tehdit ediliyor ya da sıkıntılı duruma düşürülmek için özel bir gayret sarf ediliyor. Eğer barış ve demokrasi kelimelerini partinizin adına bulunduruyorsanız. Kimseyi tehdit etmeyeceksiniz. Efelenmeyeceksiniz, silahların gölgesinde siyaset yapmayacaksınız, terörü kutsamayacaksınız, terörü meşru görmeyeceksiniz, kan dökülmesini hiç bir şekilde meşru görmeyeceksiniz. Demokratik değerler toplamında siyaset yapmaya devem edeceksiniz. Onun için İmhalıya kimin gitmesi gerektiği ile ilgili verilecek karar hükümetin kararıdır, Adalet Bakanlığı’nın kararıdır. Şahsen henüz Sayın Ahmet Türk ile veya bir başkası ile ilgili alınmış bir karar olduğunu bilmiyorum."
"BDP TARAFINDAN GELEN SALVOLARI BİLİYORSUNUZ"
PKK’lı kadınların öldürülmesi ile ilgili görüşleri sorulan Çelik şunları kaydetti:
"Birilerinin ikinci kez İmralıya gitmemesi artık hiç gitmeyecek anlamına gelmez. İyi niyetlerle atılan adımlarımız hep sabote edildi.Bu iyilikleri sabote etmesinler. Süreci tıkayıcı olmadık olmayacağız. Habur konusunda da iyi niyetli bir adım attık. PKK şova çevirdi, BDP siyasi propagandaya çevirdi. Kimse bunu sabote etmesin. Herkes söylemlerine ve hareketlerine dikkat etsin. Paris’te ki infazlarla ilgili ilk açıklamaları ben yapmıştım. BDP tarafından gelen salvoları biliyorsunuz. Bu konunun çok daha netleşmesi, berraklaşması gerekiyor. O zamanda bize o akla hayale gelmedik hakaretleri edenlerle o zaman yüz yüze gelmiş olacağız."
"BİR GRUP KAÇIK GELMİŞ GELİN SEYREDELİM"
Başbakan Erdoğan’ın ’3 çocuk’ sözleri ile ilgili düşünceleri sorulan Çelik şöyle cevap verdi:
"Sayın Başbakan’ın her düğünde söylediği 3 çocuk bir temennidir. Bu zorunluluk değildir. Sayın Başbakan 3 çocuğu olmayanlara ceza verin falan demedi. Benimde 3 çocuğum var keşke daha çok olsaydı. Kılıçdaroğlu, maddi tarafından bahsediyor. Fakir fukaraya bakıyorsunuz düzinelerce çocuğu var. Ama zenginin yok. 2 çocuğa kadar devlet deste4ği vereceksiniz. Üçüncüye vermeyeceksiniz. Yanlış bu. Şartlı nakit transferinde 2 çocuğa öğrencisiyse destek veriyoruz. En büyük sermayemiz nüfusumuz. Lüksemburg’un geliri 1 milyon dolarda olsa hiç bir zaman büyük ülke olamaz. Japonya’nın nüfusu 126 milyon, toparkaları da Türkiye’nin yarsı kadar değil. Tarımda yok ülkede. Başbakan’ın söylediği aykırı geliyor. Biliyorsunuz deliliğin standart olduğu yerde akıllılık sapmadır. Biz şimdi sizinle Bakırköy Akıl Hastanesi’ne gidelim bütün deliler birbirine haber verir, "Bir grup kaçık gelmiş gelin seyredelim" diye. Orada geçen akçe deliliktir onun için. Başbakan’ın söylediğini aykırı bulanlar kendilerini çek ederlerse iyi olur."
"BAŞBAKAN BU TÜR KONULARDA SAĞLAMCIDIR, KETUMDUR"
Ak Parti’de revizyon iddialarına ilişkin görüşleri sorulan Çelik konuyla ilgili olarak şunları kaydetti:
"Çok samimi söyleyeyim, ’Kulislerden sızan habere göre, yakınlarındakilerden alınan bilgilere göre, Ak Parti Genel Merkezi’nde üst düzey bir yetkilinin bildirdiğine göre’ bunların hepsi hikayedir. Bugüne kadar hiçbirisi tutmamıştır. Sen ne biliyorsan bende onu biliyorum. Sayın Başbakan bu konularda ser verir, sır vermez. Köşk’e liste gidip, hatta Sayın Cumhurbaşkanı onaylayıncaya kadar bir tek Allahın kulu bilmez. Ben daha önce Kültür Bakanıydım, Milli Eğitim Bakanı olduğumu televizyondan öğrendim. Yani Sayın Başbakan Köşk’den çıkıp 59. Hükümeti kurduğunu açıklayınca öğrendim. Her insanın bir çalışma yöntemi var. Diyeceksiniz ki; ’önceden çağırsa mülakat yapsa’. Böyle bir hükümeti hiçbir başbakan kuramaz. Hele hele 300 küsür milletvekiliniz olacak... Onun için Başbakan bu tür konularda sağlamcıdır, ketumdur. Siz ’kabine revizyonu olacak, olacak’ dediğiniz zamanda onu geciktirir, haberiniz olsun."
Haberin Devamı