AK Parti Sözcüsü Çelik'ten Yunanistan'ın tacizlerine sert tepki: Tehlikeli sonuçları olabilir

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin MYK toplantısının gündemine yönelik açıklamalarda bulundu. Türkiye Futbol Federasyonu'nun Riva'daki binasına düzenlenen silahlı saldırıyla ilgili konuşan Çelik, "Sayın Büyükekşi ile görüştüm. Şu an elimizde bir bilgi yok. Olay daha yeni gerçekleşmiş ve emniyetimizce bütün yönleri ile araştırılıyor. Sayın Başkan'a geçmiş olsun dileklerimi ilettim" dedi.

Terörle mücadelenin kararlılıkla devam ettiğini söyleyen Çelik, "Terörün her gün yeni bileşenleri ile karşı karşıya kalıyoruz. Hukuk temelinde askerimiz terörle mücadeleyi sürdürmeyi devam ediyor. Bu terörist organizasyonlarla en büyük mücadeleyi veren ülkelerden biriyiz" açıklamasında bulundu.
Tahıl koridoru anlaşmasının atılmış en önemli adımlardan bir tanesi olduğuna dikkat çeken Çelik, Ukrayna ve Rusya tarafı ile yürütülen müzakereler ile bu noktaya gelindiğini bir kez daha hatırlattı. Çelik, 1 milyon tahılın dünya pazarlarına bu şekilde ulaştığını dile getirdi. Dünyanın birçok yerinde liderlerin bu anlaşmayı alkışlayarak karşıladığını söyleyen Çelik, "Fakat tüm bunlar yapılırken 'Türkiye ambargoyu deliyor' gibi bir kara propaganda yapılıyor. Biz tahıl koridoru anlaşmasında Türkiye'nin ortaya koyduğu durumu ambargo deliniyor diye ortaya koyanların barışı desteklemediğini görüyoruz" açıklamasında bulundu.

Yunanistan'ın S-300 tacizlerine tepki
Yunanistan'ın tacizlerine tepki gösteren Çelik, radar kilitlemesi yapılmasının düşmanca bir hareket olduğunu söyledi. NATO ülkesi olan Türkiye'ye ait uçaklara, Yunanistan'ın S-300'ler ile radar kilitlemesi yapmasının dikkat çekici olduğunu belirten Çelik, sürecin tehlikeli sonuçları olabileceğine dikkat çekti. Çelik, "Taciz eden taraf Yunanistan'dır. Düşmanca bir tutumla yaklaşım sergilemektedir. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin gücü ve tecrübesi karşısında onların yaptıklarının hiçbir önemi yoktur ama bunları müttefiklerimizin görmesi lazım. Hava kuvvetlerimiz gereken karşılığı vermiştir. Yunanistan giderek gayri nizami hareketlerde bulunan bir devlete dönüşüyor. Yabancı devletlerin karargahı haline geldi. Türkiye ile bir dostluk kurabilecekken, Türkiye'yi dünyaya şikayet ediyorlar. Doğrusu şudur; Yunanistan ile Türkiye arasındaki meseleler diplomasi masasında gayet rahat çözülebilir. Masadan kaçan taraf ise Yunanistan'dır. Türkiye büyük bir diplomasi devletidir. Bunun ile ilgili olarak Türk devletinin çözüm kapasitesi yüksektir. Ama çözüm istemedikleri için sürekli bunu gündeme getiriyorlar. Yunan makamlarına sağduyulu davranmalarını, tehdit, taciz, radar kilitlemesi gibi bu hareketlerden uzak durmalarını tavsiye ediyoruz. Doğru olan şey masada oturmak ve masayı terk etmemektir. Zor zamanlarında bugün kendilerinin yanında bayrak gösterenler yoktu. Deprem olur yanlarında Türkiye olur. Ekonomik kriz olur yanlarında Türkiye olur. Masanın korunması gerekir. Yunanistan'ın da tacizlerden uzak durması gerekir" dedi.

"Erdoğan karşıtlığı üzerinden siyaset ortaya koyuyor"
Fransa lideri Macron kendi sömürgeci geçmişi ile yüzleşmediğini söyleyen Çelik şunları kaydetti:
"Erdoğan karşıtlığı üzerinden siyaset ortaya koyuyor. Afrika'ya kadar gidip tüm enerjisini Türkiye'yi kötülemek üzerine harcaması doğru değildir. Bir ziyaret yaptığı zaman Cumhurbaşkanımız hemen manşet atıyorlar: Bu Fransa'ya karşı bir hamledir diye. Afrika'da olmamız, Afrika'nın yanında olmamızdan kaynaklıdır."

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in katıldığı bir söyleşide sarf ettiği sözlerle ilgili konuşan Çelik, "Bir siyasi partinin kendisini Hz Muhammed Tebliği ile mukayese etmesi kadar mantıksız, akıl dışı bir durum olmaz. Kişilerden partilerden söz etmiyoruz. Bir siyasi parti kendi faaliyetini peygamberimiz tebliği ile yarıştırmak gibi bir durumdaysa bu kendini bilmezliktir. Hazreti Peygamber tebliği ile siyasi parti faaliyetinin yan yana getirilmesi haddini bilmez bir yaklaşım olarak siyaset gündeminde yer aldı" dedi.

"Ama buradaki açık FETÖ ile CHP nasıl mücadele edecektir".
Kılıçdaroğlu'nun FETÖ açıklamasına tepki gösteren Çelik, "Kılıçdaroğlu gece 22.00’de gençlere toplumsal kesimlere sesleniyor. Türkiye’ye, demokrasi özgürlük getireceğinden bahsediyor hukuka vurgu yapıyor. Bir meseleye nasıl yaklaşıyorsunuz dediğinde hukuk dışına çıkıyor. 'Ben gelince serbest bırakacağım' demek siyasetin bu alana müdahale etmesidir. Yargısal sürelerle ilgili olarak yeni bir mekanizma üretse kendince bir şey söylemiş olur. Bir yerde bir haksızlık varsa yeniden değerlendirmek varsa üzerine gitmek gerekir. Ama buradaki açık FETÖ ile CHP nasıl mücadele edecektir. Buradaki cari açığı sayın Kılıçdaroğlu nasıl kapatacaktır. Şehitlerimiz var, gazilerimiz hayatta. Bütün bunlara hürmeten daha dikkatli bir dil kullanması gerekir" açıklamasında bulundu.

"MSB, bu konudaki rahatsızlığımızı NATO makamlarına iletti"
NATO'nun 30 Ağustos mesajını kaldırmasıyla ilgili konuşan Çelik, "MSB, bu konudaki rahatsızlığımızı NATO makamlarına iletti. Onlar bir değerlendirme yapıp sonucu bilgilendireceklerdi. Bunu silahlı kuvvetler günü kutlaması olarak yeniden yayınlamışlar. Savunma Bakanlığımızın ilettiği rahatsızlığın NATO tarafından gereği yapılmıştır. Yunan makamlarının etkisiyle silinmiş midir, bunlar değerlendirilecektir. Olayın ilk anından itibaren bakanlıklarımız gereken takibi yapmıştır. Daha önce de olmuştu. Bu kadar kurumsal bir yapının bu konularda dikkatli olmasını beklemek hakkımızdır" dedi.

"Kılıçdaroğlu’nun ziyaretini son derece önemli buluyorum"
Kılıçdaroğlu'nun TEKNOFEST ziyaretiyle ilgili konuşan Çelik, "T3 Vakfını bilmemesi gibi eksiler var ama bunlar her halükarda milli kazanımlardır. Bütün siyasi partilerin bu kazanımlara sahip çıkması lazımdır. Selçuk bey bir şey söyledi; 'bunu engellemeye yönelik taşların döşendiğini görüyoruz' gibisinden. Buna bütün siyasi partilerin karşı çıkması lazım. Terör örgütlerini incitmemek için milli kazanımları hedef almak akıl dışıdır. Kılıçdaroğlu’nun ziyaretini son derece önemli buluyorum" diye konuştu.