Zaferin 10 numaralı adamı: Hakan Şükür'ü istiyorum
* "Hakan beni en çok anlayan forvet. Topu çok iyi kullanıyor. Gelsin, birlikte gol rekoru kırarız." * "Hep yerden yere vuruldum. 1 gram değişmedim. Nihayet beni olduğum gibi kabul ettiler."
Türkiye'de en fazla tartışılmış futbolcu o. Gerçi kimse futbol yeteneğine laf edemiyor ama esas konuşulan gece hayatı, kumar alışkanlığı, sevgilileri. Yolda yürüse olay oluyor. Hele şimdi...
Geçen sene tek başına G-Saray'ı şampiyon yapmıştı. Beşiktaş'a döndü, sonuç değişmedi. Beşiktaş'ta başlayan futbol macerasını, İstanbulspor, F.Bahçe, G.Saray, Siirt Jet-Pa ve Trabzonspor'da sürdüren Sergen, yuvasına döndü. Şimdi herkes onu övüyor. Aslında Sergen hiç değişmedi, hep aynıydı. Değişen galiba spor medyasının bakış acısı oldu. İşte Sergen'den inciler:
'Beni iyi anlıyor'
"Türkiye'de en rahat oynadığım futbolcu Hakan Şükür. Bunun da teknik bir sebebi var. Ben topu verdikten sonra geri atamazsam, biterim. Sahada hiçbir işlevim kalmaz. Hakan Şükür'le bunu çok iyi yapıyorduk. Benimle birlikte onun, onunla birlikte benim çok gol atacağına eminim. Bu konuda kararı tabii ki teknik direktör ve yönetim verir. Ama bana sorarsanız, Hakan'la süper bir ikili oluruz. Bakarsınız gol krallığı için bile çekişiriz. Beşiktaş camiası Şampiyonlar Ligi'nde en azından çeyrek finale çıkmamızı bekliyor. Bunu başarmak için çok çalışmalı ve kaliteli bazı futbolcular almalıyız."
"Beşiktaş'a gelirken içimde bir korku vardı. Çünkü bugüne kadar gidip de geri dönen ve basan kazanan oyuncu olmamış. Ben ilkim. Her zaman olduğu gibi yine bir ilki gerçekleştirdim. 'Acaba tribünler beni kabul edecek mi? Başardı olacak mıyım?' diye kendi kendime çok sordum o günlerde. Ama sonuçta tekrar yuvama döndüğüm için ne kadar haklı olduğumu gördüm. Artık şu şampiyonluğu kazandım ya, bundan sonra futbol oynamasam da olur. En büyük hayâlimi gerçekleştirdim. Üstelik, şampiyonluk maçında galibiyet golünün bana nasip olması da kaderin cilvesi. Bundan sonra çok sevdiğim Beşiktaş'tan ayrılmayı aklımın ucundan bile geçirmem. Jübilemi Beşiktaş'ta yapmak istiyorum."
'Niye koşayım ki!'
"Lucescu'yu tüm takım çok seviyoruz. Tabii bendeki yeri ayrı. G.Saray'dan onunla birlikte geldim. Hiçbir zaman kendisine karşı gelemem. Lucescu ne derse o olur. Bana babam gibi yaklaşıyor. Zaten aksini nasıl yaparım? Hocam benden çok koşup, mücadele etmemi beklemiyor. Asist yapıp, gol atmamı bekliyor. Bunu da yapıyorum."
"Herkes bellemiş bir Sergen, sürekli beni başka türlü lanse ediyorlar. Laf dinlemez, laubali, lakayıt bir adam olduğumu dışarıya gösteriyorlar. Beni tanıyan herkes bu yazılıp çizilenlerle alâkam olmadığını bilir. Sadece dobrayım. Kimseden sözümü sakınmam. Bundan dolayı başıma çok iş geldi. Yine de değişmedim, değişemem. Kendimden 1 gram ödün vermeden bu noktaya geldiğim için de çok gururluyum."
"Futboldan bugüne kadar çok para kazandım. Geçenlerde bir hesap yapmışlar, 11 milyon dolar diye. Açıkçası kendi kendime böyle bir hesaba girişmedim. Ama kazanmışımdır. 'Sergen, bugün kaç paran var' diye sorarsanız, onu da söyleyeyim. Öyle kenarda köşede biriktirdiğim bir para yok. Geçinip gidiyorum işte. Şaşaalı bir evim de yok. İnşallah bundan sonra Beşiktaş 2. Başkanı Hüsnü Güreli ile birlikte bu sorunu çözeceğiz. Kalan günlerimi rahat geçirecek birikimi yapacağım. Ayakta kalabildiğim sürece de futbol oynamaya devam edeceğim. Beşiktaş'ta yapacağımız çok işler var."
'G.Saray ayıp etti'
"G.Saray'da güzel günlerim oldu. Ama beklediğim yakınlığı göremedim. Sakatlandıktan sonra benimle hiç ilgilenmemelerine kırıldım. Verdikleri hiçbir sözü tutmadılar. O dönemde Sinan Abi (Engin) devreye girdi. Herkes sahalara dönüp dönmeyeceğimi konuşurken, o "Sergen'i ayağı kırılsa bile transfer edeceğiz" dedi. Bana gösterdiği güveni ömrüm boyunca unutamam. O demeçten sonra Beşiktaş'a dönmekten başka çarem yoktu."
Bir tarafta mukavelem olduğu halde benimle ilgilenmeyen bir kulüp, öte tarafta beni bu kadar isteyen gerçek yuvam. Hemen boş mukaveleye imza atıp Beşiktaş'a geçtim. İlk günlerde çok sıkıntılıydım. Çünkü, sakatlığım yüzünden hazırlık kamplarına katılamadım. Sezon başı yeterince hazır olmadan oynadım, kendimi zorladım. Ve istediğim performansı yakalayamadım. Bu beni hırçınlaştırdı. Gün geçtikçe ağrılarım azaldı, Sergen ortaya çıktı. İddiam şu: Oynadığım her takımı şampiyon yaparım. Demek ki, artık hep Beşiktaş şampiyon olacak"
