“Vakıfbank hayalimdi”
Sarı-siyahlıların, Avrupa Şampiyonası’nın en iyi pasör çaprazı seçilen yeni yıldızı Lonneke Sloetjes, transferini şu sözlerle açıkladı:
VAKIFBANK’IN Avrupa Şampiyonası’nın en iyi pasör çaprazı seçilen Hollandalı yıldızı Lonneke Sloetjes, VATAN’a özel açıklamalarda bulundu.
25 yaşındaki yıldız şunları söyledi: “Menajerim arayarak VakıfBank’ın beni istediğini söyledi. Önce şaka yaptığını zannettim ama şaka olmadığını anladığım anda hemen kabul ettim. Herhangi bir düşünme sürem dahi olmadı. Avrupa’nın en iyi kulüp olduğunu düşündüğüm için böyle bir karar aldım. Benim için bir efsane gerçekleşti. Bundan önceki senelerde Türkiye’ye gelmeyi çok istiyordum. O zamanlar Vakıfbank’ta forma giymek benim için bir hayaldi.
KENDİ adıma hedefim burada çok fazla şey öğrenmek. Müthiş bir oyuncu kadrosu var. Hedefimiz tüm kupaları kazanmak. Bu durum zaten takımda herkesin dilinde.
EN önemli özelliğim hücüm. Her zaman en yüksekten hücüm etmeye çalışıyorum. Blok ve savunma konusunda biraz eksiklerim var, onları da en kısa zamanda kapatacağımı düşünüyorum. Çok heyecanlıyım ve sezonun başlaması için sabırsızlanıyorum.
‘HEDEF TÜM KUPALAR’
ÖNCEKİ gün (perşembe) ilk idmanıma çıktım ve oldukça üst düzeyde geçti, bunun için de gayet memnunum. Eğer başlangıç bu ise daha sonraki seviyeleri tahmin edemiyorum. Takım içinde çalışanlar ile teknik ekip arasında iyi bir atmosfer var.
TAKIMDAKİ forma rekabeti benim için fazlasıyla geçerli olacak. Elimden gelenin en iyisini yapacağım. Umarım maçlarda süre alabilirim.
3 Hollandalı’nın takımda olması kendi açımdan baktığımda çok iyi bir durum. Uzun zamandır bir arada oynamanın avantajı olacaktır. Ama genel anlamda baktığımızda voleybol her yerde aynı. Bu yüzden hiç Hollandalı olmasa da benim için sorun değil. Tanığım insanlarla bir arada olmak saha içinde değil asıl saha dışında yararlı olacaktır.”
‘Sheilla’dan çok şey öğreneceğim’
“Sheilla Castro, olimpiyatları iki kez kazanmış ve kendini kantılamış bir isim. Ondan öğreneceğim çok şey olacak.”
‘Türkiye maçında her şey mükemmeldi’
Kendi takımım adına şunu söyleyebilirim o gün sahada herşey mükemmeldi. Kendi seyircimizin önünde olmak bize çok yardımcı oldu. Türkiye de ise yolunda gitmeyen bazı şeyler oldu ve kaybettiler. Guidetti ile çok daha sert idmanlar yaptık. Bizden ne olursa olsun her topa hareketlenmemizi istedi. Bize savaşma özgüvenini kazandırdı.
