Saran'dan olay yaratacak sözler

Saran Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sadettin Saran, TV 8’de yayınlanan Faik Çetiner’in hazırlayıp sunduğu Bizim Stadyum Programı’na konuştu. Sadettin Saran, özel hayatından Fenerbahçe’yle olan davalarına, Radyospor’un yayın politikasından Fenerbahçe’nin mali tablosuna, sarı-lacivertli kulüpte yaşanan olaylardan başkanlık adaylığına kadar her türlü soruya açık yüreklilikle cevap verdi.

Fenerbahçe’yle yaşadığı hukuk mücadelesiyle sözlerine başlayan Sadettin Saran, “Türkiye’de değil, dünyada iki defa ihraç edilen hiç bir başkan adayı yok. Bu en son ihracımda mahkemede itiraz ettim, kazandım. Fakat Aziz Bey itiraz etti, Yargıtay’a gitti, Yargıtay’da esasen değil, ekstra bir inceleme istedi, iş uzadı. Mahkeme devam ediyor. İnşallah bir dahaki seçimde aday olabileceğim.” dedi.

Neden ihraç edildiniz ve böyle bir şey yaşadığınız sorusuna Sadettin Saran şu cevabı verdi: “Daha önceki geçici ihracım, bir demecimdeki kirli ilişkiler var dediğim içindi. Bunda da bir transferde basiretsiz tüccar ifadesi. Kulübe zarar vermek istemiyorum; ama dava kazanıldı, itiraz edildi. Şimdi onun bir süreci var.”

Fenerbahçe’nin gidişatını da değerlendiren Sadettin Saran, “Fenerbahçe’nin şu anda en çok konuşulan konusu dramatik bir şekilde şampiyonluğun kaybedilmesi. Son üç senede ikinci kez oluyor. Denizli’de de dramatik bir şekilde kaybedilmişti.” ifadelerini kullandı.

LOCA OLAYI KİŞİSELLEŞTİRİLDİ

“Maçlara gidebiliyor musunuz?” sorusuna ise, “Gidemiyor değil, gitmiyorum. Daha önce bir locam vardı. Burda çok detaya girmek istemiyorum. Esasen ne olursa olsun Fenerbahçeliyim Kulubümü de sıkıntıya sokucak şeyler de söylemek istemiyorum; ama localar alınmazken kulüpten ilk loca alanlardandım. Ancak şu anda locam yok. Arada bir maçlara; bir ya da iki kez gittim. Davamı bekliyorum esasında. Bir kez locanız olduğunda opsiyon olarak o hak hep sizin oluyor. Size söylenmesi lazım. O zaman biraz kişiselleştirilip loca geri alındı ve bizim locamız başkasına verildi.” cevabını verdi.

KAÇAN ŞAMPİYONLUKTA ŞOK YAŞADIM

Fenerbahçe’nin kaçan şampiyonluğunu da değerlendiren Sadettin Saran, “Şampiyonluğun kaçtığı maçı evde seyrettim. Her Fenerbahçeli gibi çok büyük bir şok yaşadık. Üzüldük. Ben de televizyon da neler olduğunu anlayamadım. Bir tarafta sevinenler, diğer tarafta üzülenler vardı. Öteki kanala döndüm Bursa’nın galip olduğunu gördüğümde 30-40 saniyelik bir şok yaşadım. Ama tabiki üzüldük. Denizli’de de çok üzülmüştüm.”

AZİZ BEY’DEN DAHA İYİ YAPACAĞIMA İNANDIĞIM İÇİN VAZGEÇMİYORUM

Faik Çetiner’in, “İhraç edildikten sonra bu tür davranışlarla karşılaşırşam ben vazgeçerdim” şeklindeki değerlendirmesine ise Saran şu yorumu yaptı; “Fenerbahçelilik var. Bir de eski bir sporculuk kariyeri var. Edindiklerim, o disiplin anlayışımız, çabuk pes etmememiz. Bir de Aziz Bey’den bu işi daha iyi yapacağıma inandığım için vazgeçmiyorum.”

BAŞKANLIĞA ADAY OLACAĞIM

Aziz Yıldırım’ın “Biri var mı ki bırakayım” şeklindeki sözünün haçtırlatılması üzerine, “Bu karar Aziz Yıldırım’ın değil, kongrenin kararıdır. Kimin başkan olacağına onlar karar verir. Benim yasal olarak aday olma şansım yok. İnşallah ileride aday olacağım.” dedi.

FENERBAHÇE’DE GÜLLÜK GÜLİSTANLIK BİR ORTAM YOK

“Fenerbahçe’nin bu mali tablosunu görüp yine aday olacak mısınız?” şeklindeki soruya ise Saran şu cevabı verdi: “Fenerbahçe’nin gelirleri yeterli gözüküyor. Sadece bir sıkıntı var ki Fenerbahçe’de son 13 senede 1 milyar dolar para harcanmış, Fenerbahçe’nin çok daha iyi yerlerde olması lazım. Fenerbahçe bugün tartışmasız Türkiye’nin en büyük kulübü ve Avrupa’nın en büyük kulüplerinden. İyi yönetildiği takdirde Fenerbahçe her şeyin üstünde olur. Bu beni korkutmuyor; ama Fenerbahçe’de günlük gülistanlık bir ortam yok.

AZİZ YILDIRIM EVİME KADAR GELMİŞTİ

Aziz Yıldırım’ın kendisini yönetime ilk alan kişi olduğunun hatırlatılması üzerine ise Saran, “Evet ilk başta o yol açtı. İlk başta hem işim hem de aile baskısından dolayı çekimser kaldım. Bir başka zamana ertelemek istemiştim. Aziz Bey çok teveccüh göstermişti. Aziz Bey evime gelmişti. Ama sonra ne olduğu konusunda emin değilim. Kayıtlarda var, çıkıp beni istikbalin adaylarından biri olarak göstermişti. Sonra da bunlar oldu işte.” ifadelerini kullandı.

“Bu olayı neye bağlıyorsunuz?” sorusuna ise Sadettin Saran, “Fenerbahçe’de işler çok iyi gitmiyordu. Futbol şube sorumlusu olduktan sonra da işler iyi gitmedi. Hatta o zaman basın sözcümüz Atilla Paşa “Sadettin Saran’a ateşten gömleği giydirdik.” demişti. O ateşten gömleği giydikten sonra işler yolunda gitmedi. Zor bir günde görevi devraldım. O sene yapılanlarla o sıkıntılı dönemleri aştık. O seneyi 5’ 6’ıncı sırada tamamlayan kulüp, o sene yapılanlarla şampiyonluğu kazandı. O sancılı dönemde de sinirler oldukça gerildi. Ben de istifa etme kararı aldım. İstifa ettikten sonra da işime dönmüştüm. Başkanlığı düşünmüyordum. Ancak daha önce Aziz Bey beni davet ederken başkanlığın gönlümde yattığını söylemiştim. Aziz Bey, başkanlık gönlünde yatıyorsa yönetici olman lazım demişti. Ancak o sırada bu ayrılığın başkanlık meselesinden dolayı olduğunu düşünmüyorum. Sinirler gerilmişti. Hatalar oldu. Olumsuz bir noktaya geldi. Adaylığım konuşulmaya başlanınca sinirler daha da gerildi. Sonraki bir demecimin ardından ihracıma karar verildi. Bu süreçte aradaki insanlarda bence etkili oldu.” yanıtını verdi.

FENERBAHÇE’NİN ATADIĞI HAKEMLER BİZDEN TARAF OLDU

Fenerbahçe’yle yayın gelirleri konusuna da değinin Sadettin Saran, “Yayıncılık benim yaptığım işlerden bir tanesi. Biz özellikle sporda Türkiye’nin en büyük içerik pazarlayan gruplarından bir tanesiyiz. Ben yönetime girerken de bu işi yapıyordum. Fenerbahçe’nin, Galatasaray’ın ve Trabçzonspor’un yayın haklarını satıyordum. Fenerbahçe yönetimine girmeden önce yayın hakları ihalesine girdim kazandım.Yönetime girdikten sonra, locaların da verilmemesi gibi sorunların ortaya çıkmasıyla da sözleşmeye de uyulmadı. Nasıl olsa başkanlığa aday denilerek sözleşmedeki hiç bir hakkımız yerine getirilmedi. Biz de popülist yaklaşmaktansa hakkımızı arayalım dedik. Uzlaşma yolu aradık. Ancak hiç bir şekilde olmayınca biz de mahkemeye gittik. Hakemler bizden taraf oldu, hatta Fenerbahçe’nin bile atadığı hakem bizden taraf oldu.” dedi.

SESSİZ KALAMAZDIM

Yayın hakları nedeniyle alacaklarının tazmini için mahkemeye gitmelerinin aleyhlerinde kullanıldığını kaydeden Sadettin Saran, “Bunu koz olarak kullandılar. Belki de bunlar o yüzden yapıldı bilmiyorum, ben hiç bir zaman popülist davranmak istemedim. Çalışanlarıma, aileme karşı bir sorumluluğum var. Biz vecibelerimizi yerine getirdik. Şimdi oturup da bize karşı biz bunu yerine getirmiyoruz derlerse, kimse bizim hakkımızda kötü düşünmesin, Fenerbahçe’ye dava açtı denmesin diye sessiz kalmadım. Böyle bir yapıda olmadım. Çoluğumuza çocuğumuza da böyle bir yapıda olun, hakkınızı arayıp diyoruz. Sonuçta tabiki istemez insan. Şu anda bunları burada konuşmak istemiyoruz. Biz bir aileyiz ancak gelinen nokta bu.

YAYIN HAKLARI KONUSUNDA TEK ZARAR ETTİĞİMİZ KULÜP FENERBAHÇE

GALATASARAY’A VERDİĞİMİZ PARANIN İKİ KATINI FENERBAHÇE’YE VERDİK

Galatasaray’ın yayın haklarını satın almasının sözkonusu edildiğini hatırlatan Sadettin Saran, “Yönetime girmeden önce Galatasaray’ın yayın haklarını almıştık. Biz bugün Barcelona’nın da Türkiye yayın haklarının sahibiyiz. Dünya’da 200 küsur kuluple birlikte, 33 federasyonun Türkiye’deki yayın haklarının sahibiyiz. Dolayısıyla benim Galatasaray’ın yayın haklarını almam da gündeme getiriliyor. Galatasaray’ın yayın hakları şu anda bizde değil devredildi ama daha önce hep Galatasaray’a para veren aday denildi. Şu anda Galatasaray’ın, Beşiktaş’ın, Trabzonspor’un dünyadaki yayın hakları Saran Medya’nın elinde. Dolayısıyla bu bizim işimiz. Ama en çok parayı Fenerbahçe’ye verdik. Yayın haklarını aldığımız kulüpler içerisinde tek zarar ettiğimiz kulüp Fenerbahçe’dir. Olsun bu da bizim Fenerbahçe için yaptığımız bir fedakarlıktır. Hem de defeaten vermişizdir. Galatasaray’a verdiğimiz paranın iki katını Fenerbahçe’ye vermişizdir. Bunlar önemli değil. Çok üstüme gelindi. Bunlara cevap verseniz bir türlü vermeseniz bir türlü. Ancak şimdi burada sorduğunuz için söyledim.”

FENERBAHÇE’YLE BİR SORUNUM YOK SORUNUM AZİZ BEY’LE

SARAN ENGELLİLER’İ FENERBAHÇE’YE VERMEYE HAZIRIM, TÜM MASRAFLARI BEN KARŞILAYACAĞIM

“Fenerbahçe’de amatör sporlar çok başarılı. Voleybol takımı çok başarılı. Fakat siz de amatör sporlardan birini bana verin müracaatı yapamıyorsunuz.” yorumu üzerine, “Fenerbahçe’ye yapamıyoruz; ama biz engellilerle ilgili bir çalışma yaptık. Engelliler liginde Fenerbahçe yok biliyorsunuz. Biz bir takımı aldık renklerini sarı – lacivert yaptık. Şu anda bir çağrıda bulunuyorum. Her türlü masrafını üzerime alarak takımı Fenerbahçe’ye devredebilirim. Benim Fenerbahçe’yle bir sorunum yok. Benim Aziz Bey’le kişisel bir sorunum var. Fenerbahçe kiçin yapabileceğim bir hizmet varsa, seve seve yerine getiririm.” ifadelerini kullandı.

Neden engellilere yatırım yaptınız sorusuna ise, “Neden olmasın ki. Herkes zannediyor ki benim ailemde engelli birileri olduğu için böyle bir şey yapıyorum. Ailemde engelli yok; ama herhan hepimiz engelli olabiliriz. İşte buraya çıkarken makyaj yapıyoruz, şöyleydi, böyleydi. Herşeyimize dikkat ediyoruz. Engellileri hayata bağlayan en büyük şey spor. Ben de eski bir spor adamı olarak bana ilk geldiklerinde ufak tefek bazı şeyleri üstlendik. Çok iyi bir ekibimiz de var. Seneye Avrupa’da mücadele edecekler. Takımın ismi Saran Anadolu Yakası Engelliler; ancak gönül isterdiki Fenerbahçe olsun. Geçen yıl da Galatasaray’la sıkı bir mücadele yaptılar. Galatasaray çok başarılı bir ekip. Kurumsal olarak çok iyiler. Devletten de yardım alıyorlar. Ama onların namağlup ünvanına da biz son vermiştik. Şu anda da Fenerbahçe’de engellilerle ilgili bir bölüm kurulsa da seve seve üstlenirim. ” cevabını verdi.

ÇOK ETKİLENDİM KULÜBÜ DEVRALDIM

Saran Anadolu Yakası Engelliler Kulübüne destek verme kararını nasıl aldıklarını da Sadettin Saran şu sözlerle açıkladı; “Kulüp üçüncü ligdeyken ve kapanmak üzereyken bana geldiler. Dediler ki ufak tefek eksiklerimiz var. Ben de ufak bir paraya destek olmaya başladım. Bir keresinde oturup konuşuyorken bir tanesi dediki “-Boyunuz kaç başkanım.” Ben de “-1.94” dedim. O da “-Ben de geçen sene 1.90’dım” dedi. Bir trafik kazasında iki bacağını kaybetmiş. Çok etkilendim. Kulübü devraldım. Önce ikinci lig, sonra birinci lig ve şimdi de süper lig’de oynuyorlar. Gelecek yıl da Avrupa’da oynayacaklar.”

BIRAKMA KARARIMDAN KIZIM VAZGEÇİRDİ

Saran Anadolu Yakası Engelliler’in Galatasaray’la yaptığı maçta kendisine yapılan küfürler nedeniyle kulübü bırakma noktasına geldiğini söyleyen Saran, “Kararımdan kızım vazgeçirdi. Onların sahasında hem bana hem oyuncularıma küfür edildi. Çok büyük düşmanlık vardı. Fenerbahçeli olmam dolayısıyla da küfür edildi. Hatta kızım Fenerbahçe bayrağıyla gitti maça. Kızım ağlayınca bir ara geceleyin bir kaç kişiye bırakmayı düşündüğümü söylemiştim. Ama orada kızım beni engelledi. Kızım da bir olaya şahit olmuştu. Bir kaç tane engelli annesi daha önceki zamanlarda siz olmasaydınız oğlum intihar edecekti demişti. Kızım onlardan çok etkilenmişti. Ben bırakayım dediğim zaman onu bana hatırlatmıştı.” dedi.

SÖZLEŞMEYİ KİMSEYE ZORLA İMZALATMADIK
Fenerbahçe’nin Avrupa maçları yayın haklarıyla ilgili bilgide veren Sadettin Saran, “Sözleşmede gizlilik diye bir şey yok. Sözleşmeyi hazırlarken de biz kimseye zaten zorla imzalatmadık. Her şey ortada. Hiç bir şey gizli diye de koymadım. O zamanlar havuz yoktu. Havuz olma ihtimaline karşı, dedik ki ileride havuz olduğu takdirde, zaten defaaten veriyoruz. Fenerbahçe’ye hepsinden daha fazlasını verdik aldık ve peşin verdik. Bir kısmını da teminat verdik, onu da benim iznimle kırdırmak istediler ki 2001 krizinin ortasıydı. Sayın başkanımız yurtdışındaydı. Ben onu aradım. Mayo klinikteydi. Dedim başkanım rahat ol, sözüm söz. Ödeyeceğim rahat ol. Hatta isim vermeyeyim, bazı yöneticiler bizim ne kadar fedekarlık yaptığımızı televizyonlar da dahil olmak üzere söylediler. Şimdi bazı kendini bilmeyenler dönüp dolaşıp bunu zorla koydurdu gibi bir takım açıklamalarda bulunuyor. Bu söz konusu değil. Biz bunu havuz olması halinde ön eleme olmayacak, yayın hakkı olmayacak, dolayısıyla biz bunu satamayacağız. Biz o zaman bunu havuzdan alırız dedik. Sürede de beş UEFA sezonu dedik. O da sonsuz değildi.” ifadeleriyle açıklık getirdi.

PROFESYONEL ANLAYIŞ YOK

Fenerbahçe Daum ile Aykut Kocaman arasında yaşananları da “profesyonel anlayıştan yoksunluk”a bağlayan Saran, şöyle devam etti; “Aykut hoca benim sevdiğim bir isim. Duyduğum zaman da çok hoşuma gitmişti. Fenerbahçe gibi bir kulübe sportif direktör şart. Ama burada en büyük sıkıntı hem Daum’la anlaşılıyor, hem de Aykut hocaya dönülüyor en büyük yetkili sensin deniliyor. Görev tanımı açık ve net değil. Anti profesyonel bir durum var. Daum’un sözleşmesinde Başkan’dan başkasına hesap vermez, başkanla beraber kararları alır diye bir ibare var. Bir taraftan da Aykut hocaya gel her şey sana bağlı deniliyor. Dolayısıyla sıkıntı oluyor. Başarılı mı başarısız mı derken, sırf Trabzonspor veya Denizli maçlarına bakmamak lazım. Fenerbahçe’yi kendi başına bıraktığınız zaman zaten üç senede dört senede şampiyon olur. Fenerbahçe’nin öyle müthiş bir gücü var.”

13 SENEDE 1 MİLYAR DOLAR HARCANMIŞ

Fenerbahçe’de o kadar lüzumsuz paraların harcandığını söyleyen Saran Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sadettin Saran, “Bunun da en temel sebebi profesyonel anlayış yok. Biraz önce söylediğim görev tanımından kastettiğim bu. Daum Köln’den 800 bin euro alıyorken bize geliyor. Biz onu gönderdiğimizde aldığı rakamları 1.500 milyon euro civarındaydı. Sonra tekrar bize 3.300 milyon euroya geliyor. Ne değişti de 1-1.5 alan şimdi 3.3’e geliyor. Bir de büyük tazminat maddeleri var. Nasıl gönderecekler ayrı mesele. Aragones’in borcu ödendi mi ayrı mesele. Yeni yeni ödendi. Yazık günah. Sadece bir Fenerbahçeli olarak değil, spor adamı olarak da ödenen rakamlara çok üzülüyorum. Biz bu sene Trabzonspor’u yenip şampiyon olmuş olsaydık, kupayı da almış olsaydık, yine başarılı mı konuşmuş olacaktık. Bunu başarıya bağlamamak lazım. 13 senede bir milyar dolar. Var mı böyle bir para. Bakın 2008’deki araştırmaya göre dünyada transferlere en çok para harcayan 30 kulüpten biriyiz, ama futbolcu satamayan üç kulüpten biriyiz. Yazık değil mi bu Fenerbahçelilere yazık değil mi bu kadar forma satışlarına. Bu büyük güce, bu büyük potansiyele. Bu nerede var. O zaman nasıl başarılı diyeceksiniz.” şeklinde konuştu.

OYUNCU SATIŞINDAN PARA KAZANMAYAN 3 KULÜPTEN BİRİYİZ

2008’de yapılan araştırmayı hatırlatan Saran, “Futbolcu transferinde Dünya’da en çok futbolcu alan 30 kulüpten biriyiz; ancak en az futbolcu satan üç kulüpten biriyiz. O zaman yapın hesabınızı. Nereye gidiyor bu paralar. Daum geldi bir sene kaldı iki sene kaldı. Dünya tazminat alacak. Aragones gitti dünya tazminat aldı. Alırken bir de Beşiktaş’a gol attık. Kayseri’den aldık. Büyük transfer diye Beşiktaş’a gol attık. Zorla Fenerbahçeli yaptık. Kaça mal ettik. 13 küsür milyon euro’ya. Ne oldu şimdi? Ona buna gol atacağız diye, popülist yaklaşımlarla olmuyor ki. Ona buna gösteri yapacağım diye Ronaldinho ile olmuyor ki. Yazık günah. 1.3 milyar dolar değil de 1 milyar dolar diyelim. 13 senede 1 milyar dolar.”

Fenerbahçe’nin gidişat tablosundan; işten, ticaretten, spordan anlayan hiç kimsenin memnun olmaması lazım sözleriyle değerlendiren Saran, “Bakın diğer takımlara. Twente’ye bakın. Hollanda’daki sıradan takımlara bakın, bir de bize bakın. Bizdeki güce bakın. Daha önce bizi Avrupa kupalarından eleyen bir İspanyol takımın bütçesi bizim bütçemizin yarısı bile değildi. Şimdi buna nasıl başarılı diyeceksiniz” yorumunu yaptı.

SÜREKLİ GÖZ BOYAMALAR VAR

Faik Çetiner’in, “Fenerbahçe’de belirsizlik var ve Fenerbahçe teknik direktörünü açıklayamıyor. Benim teknik direktörüm Aykut derse Daum’u haklı çıkaracak. Daum önümüzdeki günlerde İstanbul’a gelecek ve pazarlık olacak. Benim bildiğim Daum bu parayı alacak ve bu para Fb’nin kasasından çıkacak. Bütün yöneticiler bunu yapıyor. Belki siz de gelseniz böyle yapacaksınız.” yorumuyla ilgili olarak ise Saran, “Yok yapmam. Buraya gelince popülist yaklaşmamak lazım. Ben bu hataları yapmam diyorum. Revivo’yu ben gönderdim, altı ay sonra futbolu bıraktı. Rapaiç’i ben gönderdim. Bize faydalı olacaklarını düşünmedim. Galatasaray’a büyük paraya sattık. Bize karşı gol attı, döndüler niye sattın revivo’yu dediler. Ondan sonra Revivo’nun Galatasaray’a hiç bir faydası olmadı. Galatasaray’ın verdiği para, artı borcunu sildik, altı ay sonra da futbolu bıraktı. Artık popülist olmamak lazım. Doğrusunu yapıp arkasında durmak gerek. Zico niye gitti. Bir spor adamı olarak ben üzülüyorum. Madem Daum’u alacaktık Zico’yu niye gönderdik. Biri geliyor biri gidiyor. Sürekli bir göz boyamalar.” Değerlendirmesini yaptı.

Güiza’nın transferini de yorumlayan Sadettin Saran, “Guiza esasında iyi topçu. Ancak o paralara alınacak bir futbolcu değildi. Madem o paraları verecektik Kezman neden gitti. Bir stratejimiz yok, bir bakış açımız yok. Bakış açımız yanlış. Her topçu çok iyi çıkacak diye bir şey yok. Nasıl aldığınız önemli. Kalan ya bizde futbolu bırakıyor ya da bedavaya gidiyor. Belki Güiza biz de kalsa bu sene çok başarılı olacak. Ancak sözleşme şartlarına bakılması ve iyi yapılması gerekir.” ifadelerini kullandı.

AZİZ BEY BİR FUTBOLA KARIŞIYOR ORADA DA BAŞARI GELMİYOR

Daum yerine Aykut Kocaman’ın olması durumunda bu maliyetlerin olmayacağını vurgulayan Saran, “Bir CEO’nun arkasında durmak için ona yetki vermeniz lazım ki sonra hesap sorabilesiniz. Şu anda Aykut veya Daum’un görev tanımı net değildi. Amatör sporlarda hem voleybolda, hem basketbolda büyük başarı var. Oradaki büyük fark, işin profesyonellere bırakılması. Ben de işi profesyonellere bırakırım. Şimdi futbolda bir görev karmaşası var. Görev tanımı yok. Fenerbahçe o kadar büyük çarpan güce sahipki Acıbadem veya Ülker Fenerbahçe’ye değil Kırıkkalespor’a sponsor olsalar başarı gelmez. Şu anda Aziz bey’in karıştığı bir yer futbol orada da başarı gelmiyor.

AZİZ YILDIRIM’I ÖNEMSEMİYORUM

“Aziz Yıldırım’la hiç karşılaştınız mı ve konuşmuyor musunuz?” sorularına ise Sadettin Saran, “Öyle bir durum olmadı, Çok konuşacak bir durum da yok. Sizi haksız suçla ihraç eden biriyle hem de ağır suçlamalarla. Kırgın önemsediğiniz bir kişiye kırgın olursunuz.” İfadeleriyle yanıtladı. Faik Çetiner’in “Aziz Yıldırım’ı önemsemiyorsunuz?” sorusuna ise Saran, “Yok” cevabını verdi. Saran daha sonra ise, “Fenerbahçe başkanlığını önemsiyorum; ama bu mesele şahsi hale geldi. Ben burada Fenerbahçe’nin zarar görmemesi için elimden gelini yapıyorum.” Şeklinde devam etti.

MOURINHO’YU GETİRECEK BİRİ VARSA O DA BİZİZ

Daha önce Fenerbahçe’ye Mourinho’yu getiririm şeklindeki açıklamasının hatırlatılması üzerine, “Ben bunu söylediğimde Mourinho yine Mourinho’ydu; ama Mourinho bu noktada değildi. Demek ki Mourinho’nun bu noktaya gelebileceğini öngörmüşüz. Getirebilecek biri varsa, benim şansımın çok yüksek olduğunu düşünüyorum. Bu artık Mourinho ya da ona benzer birisi olur. Biz senelerce bu işin içerisindeyiz. Bu ödenen tazminatları Aragones’e oraya buraya, ödenmeseydi de Mourinho’ya verilebilirdi. O da gelebilirdi sonuçta çok da güzel şeyler yapardı.

FENERBAHÇE OLMASI GEREKEN YERDE DEĞİL

Bundan sonraki hedefiyle ilgili olarak ise Sadettin Saran, “ “Mahkeme kararını bekliyoruz. Onun sonucunu görmemiz lazım. Oturup cenazelerde oralarda buralarda görünmüyorum. Doğru zamanda ne yapacağımı, beş sene önce açıklama yaptığımda beraber olduğum arkadaşlarla beraberiz. Şu anda Fenerbahçe olması gereken yerde değil. Burada çok farklı bir şey yapabilirsiniz. Fenerbahçe o kadar büyük bir çarpan güce sahip ki, bir ülkenin senelerce moral motivasyonunu ayakta tutabilecek bir güce sahip. Duruşuyla, yöneticilerin duruşuyla yöneticinin puro içmesiyle, oturup basına ben sizi tokatlarım demesinden masada öğrendik bunları demesinden çok farklı bir yerde olabilir.” ifadelerini kullandı.

DİĞER KULÜPLERLE SEVGİDE SIKINTI YAŞIYORUZ

Fenerbahçe’nin çok seviliyor olması lazım” yorumunu yapan Saran şöyle devam etti: “Maalesef diğer kulüplerle sevgide bir sıkıntı yaşıyoruz. İhraç edildiğim röportajda Fenerbahçe’ye sevgi getiririm demiştim. Fenerbahçe, bence kişiler tarafından değil, profesyonel yönetimlerce yönetilsin. Ekip çok önemli. Benim ekibimde kendi ekibinde başarılı olmuş yeri geldiğinde başkan yanlış yapıyorsun diyebilecek insanlar istiyorum. Yeri geldiğinde benden daha akıllı insanlarla çalışmak istiyorum. Zaten onların yaptıkları bize maloluyor. Kimsenin önüne geçmenin alemi yok. Kısmet olursa ömür boyu o koltukta durmayı değil en fazla iki dönem başkan olurum. Benim de kendi özel hayatım var. Fenerbahçe benim için çok önemli ama herşey değil. Benden sonra da birilerini yetiştirmek istiyorum. Şirketimde yetiştirdiğim elemanların bana çok para kazandırmaları değil, süper lider olmaları bana çok büyük keyif veriyor. Fenerbahçe’de yönetime geldiğimde hepsi ileride Fenerbahçe’ye başkan olabilecek yetenekte insanlar. Bu bende tehdit oluşturmuyor. Hepimiz gelip gideceğiz önemli olan kalıcı şeyler yapmaktır. Önemli olan başarılı başakan olmaktır. Fenerbahçe sevilmiyor. Neden sevilmediğini görüyoruz. Denizli’de, Kulüpler Birliği’nde bize karşı sevgi olsaydı şampiyonluk kaçmazdı, hatta üç sene üstüste şampiyon olurduk. Belki senelerce daha olurduk. Bence Fenerbahçe’de yeterli sevgi yok.”

BAŞKANLIĞA ADAY OLACAĞIM

“Bu saatten sonra Aziz Yıldırım’ın gel berabber çalışalım” şeklindeki teklifini kabul etmeyeceğini vurgulayan Saran; “Artık bu saatten sonra zor. Ama engelliler gibi, diğer bazı branşlarda varsa bir şeyler üstlenebilirim. Fenerbahçe’yi çok seviyorum; ama onurum ve çalışanlarımın hakkı da çok önemli benim için. Bu davayı kapatma şansım olabilir, ancak göreceğiz. Çünkü Fenerbahçe’den istifa ettikten sonra çok ağır açıklamalar oldu. Ama bir yönetici arkadaşımız araya girdi, bu hakkınızdan vazgeçer misiniz dedi. Biz de tamam vazgeçelim dedik, ama bir makbuz gönderin. Bir makbuz bile göndermediler. Yayın haklarıyla yapacağımız bir şey yok. O dava yargıda. Eğer sağlıkla ilgili herhangi bir şey olmazsa Fenerbahçe’de başkanlığa aday olacağım.” dedi.

Ailesinde gelinler dışında herkesin Fenerli olduğunu vurgulayan Sadettin Saran, “Fenerbahçe TV’den davet edilmedim. Ama olursa katılırım.” dedi.

GÜLÜ SEVEN DİKENİNE KATLANIR

Özel hayatıyla ilgili soruları da cevaplandıran Sadettin Saran, Faik Çetiner’in “Çok konuşmuyorsunuz; fakat zaman zaman magazin basınına konu oluyorsunuz. Hanımefendiden dolayı rahatsız oluyor musunuz?” sorusuna, “Çok mutlu olmuyorum, fakat gülü seven dikenine katlanır. Son 3-4 sene öncesine kadar hiç olmadığım bir mecradayım. O da sağolsun, bu konuda çok dikkatli olmaya çalışıyor; ama çıkıyorum bunu da gizli saklı yapacak durumum yok.” cevabını verdi.

Faik Çetiner’in, “Çok ciddi bir problem var. Hülya hanım Beşiktaşlı, siz Fenerbahçeli. Hiç bunları konuşur musunuz?” sorusuna ise Sadettin Saran kısa bir yanıt vererek“ Arada bir konuşuruz. dedi.