Salih'ten çok özel açıklamalar!
Bucaspor altyapısından yetiştikten sonra Fenerbahçe'de yükselişe geçen ardından Roma'ya transfer olan, daha sonrasında tekrardan Fenerbahçe'ye dönen ve şimdi de İsviçre Ligi takımlarından Sion'da forma giyen Salih Uçan, liglerin devre arasına girmesiyle birlikte, Fenerbahçe'ye transfer olma öyküsünden, Roma'ya gidişine, Totti ve De Rossi'den İsviçre Ligi'ne, Süper Lig'deki şampiyonluk yarışından beğendiği futbolculara kadar bir çok konuda Doğan Haber Ajansı'na (DHA) özel açıklamalarda bulundu.
Salih Uçan, "Şu an İsviçre'de mutluyum. Neden, çünkü sahadayım. Kendimi gösteriyorum, oynuyorum, gol atıyorum, asist yapıyorum. Biz çocukluğumuzda hayaller kuruyoruz. Büyük takımlarda oynamak istiyoruz diye. Ama hep oynamak. Büyük takım da olayım da yedek kalayım diye kimse hayal kurmaz herhalde. Her zaman oynamak istenilir. Bende şu anda oynadığım için inanılmaz mutluyum" dedi.
"ÇAĞLAR, CENGİZ VE BENİM AVANTAJIM BAŞKANDI"
Seyit Mehmet Özkan'ın Çağlar Söyüncü, Cengiz Ünder ve kendisi için büyük avantaj olduğunu söyleyen Salih Uçan, "Çağlar Cengiz ve benim şöyle bir avantajımız vardı. Biz gençlere önem veren kulüplerde bulunduk. Benim zamanımda Seyit Mehmet Özkan ve ekibi Bucaspor'daydı. O zaman orada beraberdik. Orada tesisleşmeler inanılmazdı zaten. Başkan şu anda aynısı Altınordu'da yaptı. Bizim için çok büyük bir şanstı bu. O tesisleşmeler ve gençlere gösterdiği ilgiyle, biz o şansı değerlendirip, yükselişe geçtik. Aynısı bende oldu, Çağlar'da oldu, Cengiz'de oldu. Şimdi de kaleci Berke geliyor. Yani tabii ki bu sayı Türk futbolu için yeterli değil. Neden oradan çıkıyor. Başkan Seyit Mehmet Özkan gençleri oynatmayı seviyor ama öbür taraftan büyük kulüplerimiz, Süper Lig'de oynayan kulüpler çok fazla gençlere şans tanıyamıyorlar. Neden skor, sonuç amaçlı olduğu için. Seyit Mehmet Özkan, önce geliştirmek, sonra kendi performansını görmek istiyor çünkü kendi meyvesi olduğu için, kendi de katkı sağlamak istiyor. Ondan sonra satmak istiyor. Diğer büyük kulüplerde bu zor oluyor, çünkü her maç çok önemli. Yani gençleri deneyelim, onları oynatalım çok fazla olmuyor. Yabancı oyuncular var, gençler arasıra oynuyor. Fenerbahçe'de şimdi Oğuz Kaan, Samed oynamaya başladı. Beşiktaş'ta Orkan oynayamaya başladı, Galatasaray'da alt yapıdan çok forma şansı bulan yok diyebilirim. Yani büyük takımlarda zor, gençler için büyük takımlarda bulunmak zor. Yani o yüzden gençlerin yükselişe geçmeleri için bir kategori, aşağı düşüp, oynayıp kendini kanıtlayıp, çıkması gerekiyor" dedi.
"AYKUT HOCA İLE KONUŞTUKTAN SONRA FENERBAHÇE DEDİM"
Bucaspor'un Süper Lig'den düşmesinin ardından ertesi sene kendisine birçok teklif geldiğini söyleyen ancak transfer döneminde Aykut Hoca ile konuştuktan sonra kararını Fenerbahçe'den yana kullanan Salih Uçan, "Transfer dönemi kolay bir dönem değil. Ben Bucaspor'dan da Fenerbahçe'ye gelirken beni Eskişehirspor, Trabzonspor, Beşiktaş, Fenerbahçe ve Rubin Kazan istiyordu. Ben o zaman Bucaspor ile 1'inci Lig'de oynuyordum. Takımın genç yıldızı gibiyim. O zaman da Bucaspor Süper Lig'den düşmüş, paraya ihtiyacı var. Finansal bir durum var. O sene lig bitti: Başkan dedi ki Salih seni satıyorum ben. Rusya'ya, Rubin Kazan'a seni satıyorum dedi, çünkü en çok parayı onlar veriyor. Finansal sıkıntılar var. Bende ondan öncesine kadar Milli takımlarla gitmişim hep Rusya'ya buz gibi bir yer. Yemek sıkıntılı falan. Başkanım 'ben gidemem Rusya'ya yapamam' dedim. 'Salih para ihtiyacımız var' dedi. Sonrasında Eskişehirspor aradan çıktı. Trabzonspor aradan ayrıldı. Beşiktaş ile Fenerbahçe kaldı. Beşiktaş 1.4 Milyon Euro verdi. Feda dönemlerinde parayı da 10'a falan böldüler, öyle bir şeyler vardı. Fenerbahçe direk veriyordu parayı. O zaman ben de Aykut Hoca ile konuştum. Salih dedi 'seni istiyorum, senin için iyi, güzel planlarım var' dedi. Böyle olunca bende direk Fenerbahçe'yi istiyorum dedim. O zaman Beşiktaş'ta hoca yoktu, belli değildi daha. Bir de Aykut Hoca'nın yaklaşımı böyle olunca, Fenerbahçe'yi istiyorum dedim. O zaman Fenerbahçe oldu. Sonrasında Fenerbahçe ile 2 seneyi tamamladım Roma'dan teklif geldi. İlk olarak Roma beni satın almak istedi. 10 Milyon Euro verdiler, ama Aziz Başkan beni bırakmak istemedi. Salih, 'ben sana güveniyorum. Başarılı yollar gideceğiz' dedi" diye konuştu.
"FORMA ŞANSI BULAMAYINCA ROMA'YI TERCİH ETTİM"
Roma'ya gittiği sene şampiyon olduklarını ancak çok az şansı bulduğu için transfer teklifini değerlendirmek istediğini belirten Salih, "Takımın başında da Ersun Hoca vardı. Bir oynuyordum, bir oynamıyordum. 5 dakikada, 10 dakika oynuyorum; 3 maç oynamıyorum öyle bir dönemdi. Böyle olunca Başkanım bu seneyi nasıl geçirdiğim belli. Ersun Yanal ile şampiyon olduk takım olarak, hoca da kalacak. O zaman orta sahada Mehmet Topal, Meireles, Baroni, Holmen, Selçuk Şahin, Emre Belözoğlu, Alper ve ben vardım. Orta sahada böyle bir kalabalık olunca, teklif de varken değerlendirmek istiyorum dedim. Tamam Salih düşüneceğim dedim. Sonrasında Roma'ya transfer oldum. Transfer dönemi karışık oluyor. Hakim olamıyorsun. Cengiz'de de öyle oldu. Manchester City istiyordu, başka takımlar istiyordu. Ne yapalım, ne edelim derken o da kendini Roma'da buldu" ifadelerini kullandı.
"ROMA'DA TOTTİ SKOR NE OLURSA OLSUN OYUNA GİRİYORDU"
O zamanlarda Roma'nın Sportif direktörlüğünü yapan Sabatini'nin kendisini proje transferi olarak yaptığı belirten Salih Uçan, "Lig başlamadan önce ben Amerika'ya gittim sezon başı kampı için çok iyiydi. Manchester United'e karşı, Liverpool'a karşı hazırlık maçları yaptık onlar iyiydi. Beni oraya zaten Sabatini almıştı. Beni alırken de, 'Salih sen benim projemsin. Pjanic'i satacağım, onu satınca da oraya sen geçeceksin' dedi.
Sezon başı kampını inanılmaz iyi geçirdim, sonra başladık. Bir maç oynadım, 4'üncü haftaydı sanırım. Daha sonra antrenmanda hiçbir şeyim yokken. Reflekse ayağımı bir kaldırdım, kasığım yırtıldı. 50 gün antrenmana çıkamadım. O da çok uzun bir süre. O arada da takım üst üste kazanarak gitti. Kazanıyorlar ama bir de oyuncular var. De Rossi, Pjanic, Keita, Hollanda Milli takım kaptanı Strootman var. Şimdi Antalyaspor'da oynayan Vainqueur var. Orta saha böyle ve inanılmaz oyuncular var. Takım kaptanı De Rossi, bazı maçlarda yedek kalıyordu, Keita oynuyordu. Totti de yedek. Şimdi böyle olunca, Totti skor ne olursa olsun oyuna giriyor. Bu da benim için bir şansızlık oluyor. Çünkü; direk bir oyuncu sonradan girdiği için yer kalmıyor. İtalya serüvenim böyle geçti" şeklinde konuştu.
"DE ROSSİ'DEN LİDERLİK DURUŞUNU ÖĞRENDİM"
Roma macerasının kendisini geliştirdiğini ifade eden Salih, "Roma'da her şeyi görerek öğreniyorsun. De Rossi gerçekten lider vasıflı bir oyuncu. Sahanın içinde çok konuşuyor. Öyle yap, böyle yap. İnanılmaz konuşuyor ve bu seni eğitiyor. Görerek öğreniyorsun. Sıkıntılı durumlarda aa böyle oluyor diyorsun. Biz bir ara maçlar kaybetmeye başladık. Soyunma odasında alır takımı sürekli konuşurdu. Beyler şöyle yapalım gibilerinden. De Rossi'den liderlik duruşunu öğrendim. Totti bir şey söylediğimiz anda espri yapıyordu. Takım olarak yemek yapıyoruz. Totti ile ben ne zaman İtalyancamı geliştirdim o zaman daha da konuşmaya başladım. Kaptan gelmiyor musun yemeğe diye yazıyordum. Ben zamanında çok geldim diye cevap veriyordu. Ama Totti kraldır yani" dedi.
"ŞU ANDA SAHADA OLDUĞUM İÇİN İNANILMAZ MUTLUYUM"
Sion Kulübü'nde düzenli forma şansı bulduğu için oldukça mutlu olduğunu söyleyen Salih, "Şuan İsviçre'de mutluyum. Neden çünkü sahadayım. Kendimi gösteriyorum, oynuyorum, gol atıyorum, asist yapıyorum. Biz çocukluğumuzda hayaller kuruyoruz. Büyük takımlarda oynamak istiyoruz diye. Ama hep oynamak. Büyük takım da olayımda yedek kalayım diye kimse hayal kurmaz herhâlde. Her zaman oynamak istinilir. Bende şuanda oynadığım için inanılmaz mutluyum. Sezon başında Fenerbahçe'deydim. Mevkiimde Mehmet Topal, Josef, Ozan, Alper bir de Ekici geldi. Tam böyle lig başladı. Giuliano gelecek diye. Bir oyuncu transfer ediliyorsa önceliği oluyor. Böyle olunca menajerimle konuştuk. Bir de Aykut Hoca sezon başında, oynayan bir grup var. Takımı onların üzerinden kuracağım deyince, konuştuk, araştırmaya başladık. Sion'da güzel bir seçenek oldu benim için" şeklinde konuştu..
"10 NUMARA OYNARKEN GOLE DAHA YAKINIM"
Bucaspor ve Fenerbahçe'de farklı mevkilerden oynadığı belirten Uçan, "Ben iki pozisyonda oynuyorum. Bir sekiz numara bir de on numara. Bucaspor'dayken biraz daha sekiz numara gibi oynuyordum. 26 maçta oynadım 1 gol attım. 6 veya 7 tane de asist yaptım. Gol pasını vermeyi daha çok seviyorum. Fenerbahçe'de oynarken de 26-27 maçta 4 gol atmıştım. Aykut Hoca biraz daha önde oynatıyordu. Gol vuruşumun daha iyi olduğunu düşünüyordum. Kendimi biliyorum yani. Gol vuruşunu iyi yapabiliyorum. Şimdi de bazen 8 ya da 10 numarada oynayabiliyorum. 10 numara yani forvet arkası pozisyonunda oynarken gole daha yakınım" diye konuştu.
"AYKUT HOCA 'SALİH OYNAMAN LAZIM' DEDİ"
Sezon başında Aykut Kocaman'ın yaptığı konuşma sonrasında Sion'a gitme kararı alan Salih Uçan, "Aykut Hoca geldi. Antrenmanlara başladık. Takıma şunu söyledi. 'Oynayan bir grupla, oynamayan bir gurup var. 20 maç ve 40 maç oynayan bir grup var. Ben takımı oynayan grubun üzerinden kuracağım' dedi. Böyle deyince kafa olarak biraz düşüş oldu bende. Ben olayım, Stoch olsun takımdan ayrıldı. Ben baktım transferler geliyor falan. Yine sonradan mı, hep sonradan geliyor. Dedim ki benim ayrılmam lazım. Şöyle bir şey daha var. Roma'da 2 sene oynamadım. Geldim geçen sene 24 maç oynadım ama ilk 11'i çok fazla değil. 15-20 dakika sahada kaldım. Bu bir oyuncuya çok şey katmaz. Öyle olunca Sion ile anlaşınca konuştuk. Salih oynaman gerek dedi. Çünkü, oynamayınca istediğin kadar antrenman yap. İstediğin kadar koş. Saha performansı çok farklı. Saha içerisindeki o direnci antrenmanda gösteremiyorsun. Sahada olmak, oynamak çok farklı. Bu sene oynaman gerek deyince ben de Sion'a gittim" dedi.
"KÖTÜ BAŞLADILAR AMA DÜZELDİLER"
Sion'daki bazı arkadaşlarının Fenerbahçe'nin Vardar'a elenmesine inanmadığını söyleyen Salih ,"Aykut Hoca kötü başladı. Sion'da arkadaşlarım var. Fenerbahçe Spor Kulübü'nün Vardar'a elenmesini şaka gibi buluyorlar. İnanamıyorlar. Nasıl olur diyolar. İmkansız gibi bakıyorlar. Vardar'a elenmek çok kötüydü. Lig başladı. Son dakika yenilen goller şanssızlık. Yeni oyuncular girip, çıkıyor falan. Bir de baskı. En son 2013-14 sezonunda şampiyon olundu. 3-4 yıllık bir dönem var şampiyon olunamayan. Bu sene de kötü gitmeye başlayınca taraftarda sinirleniyor, doğal olarak. İyice üst üste biniyor sıkıntılar. Sonradan takım arasında mutlaka konuşmuştur. Güzel iyi gitmeye başladılar. Şimdi başarılılar tabii ki" ifadelerini kullandı.
"BU SEZON LİG ÇOK ZEVKLİ GEÇECEK"
Sezon sonunda Fenerbahçe'nin şampiyon olmasını istediğini ifade eden Genç oyuncu, "Tabii ki Fenerbahçe'nin şampiyon olmasını isterim. Başakşehir iyi gidiyor ama son 2 senede iyi gidip gidip, takılıyorlar. Son 2 sezondur bir Beşiktaş üstünlüğü var. Çok iyi yerlere geldiler. Galatasaray'ın başına da şimdi Fatih Terim geldi. Fatih Terim'de her zaman Galatasaray için iyi oluyor, Galatasaray'a yarıyor. Aykut Hoca'da daha önce ligi ve kupayı kazandı, Avrupa'da iyi yerlere kadar gitti. Güzel bir lig olacak bu sene. Abdullah Avcı, Fatih Terim, Aykut Kocaman, Şenol Güneş güzel bir lig olacak. Fenerbahçe'nin şampiyon olmasını istiyorum, inşallah Fenerbahçe olur ama zor. Kimin şampiyon olacağı belli olmaz ama" diye konuştu.
"EN BEĞENDİĞİM BABEL"
Süper Lig'de beğendiği oyuncuların sıralamasını da yapan Salih Uçan, "Galatasaray'dan Muslera'yı beğenirim, Beşiktaş'tan Babel. Fenerbahçe'de Isla sezona çok iyi başladı. Antrenmanlarda da beraberdik. Oyunu çok hoşuma gitmişti. Şener şuanda biraz öne geçti. Janssen iyi .kuvvetli, sol ayağı iyi bir oyuncu. Ama en çok Babel'i beğeniyorum" dedi.
"MAÇIN ADAMI SEÇİLDİM ERTESİ HAFTA OYNAMADIM!.."
Genç oyuncular için doğru takım ve doğru hocaların çok önemli olduğunu belirten Salih Uçan, "Ben Roma'da oynarken, altyapısında Pellegrini diye bir oyuncu vardı. Şu anda oynuyor. Burada hoca faktörü çok fazla. Ben oradayken, Pjanic bir maçta sakat veya cezalıydı oynamadı. Ben oynadım. Cesane deplasmanıydı. Gol pozisyonunun içindeydim. De Rossi atmıştı. Hem de maçın adamı seçildim. bir hafta sonra Pjanic döndü hoca beni oynatmadı .Hoca faktörü çok önemli. Oyuncu ne kadar çabalarsa hoca arkasında durursa oyuncu bir yere gelir. Mesela Aykut Hoca. Salih'in Salih olmasındaki en büyük sebep; Fenerbahçe, 2012-13 yılı ve Aykut Kocaman'dır. Ben çıktım, oynadım, hoca şans verdi .İyi oynadım şans verdi. Sonrasında yükselişe geçtim. Roma'da öyle olmadı ama. İyi oynadım, hoca bir maç sonra oynatmadı. Asist yaptım Gervinho'ya ertesi hafta oynamadım. Ersun Yanal döneminde de öyle olmuştu. İyiydim ama şans gelmiyordu. Çıktım asist yaptım Antep maçında bir hafta sonra oynamadım. Bir oyuncu için doğru takım, doğru hoca çok önemli" diye konuştu.