Önce yengeleri transfer edeceksin

İkinci Başkanlık etiketinin yanısıra Futbol Şube Sorumlusu olarak da siyah beyazlı kulübe büyük bir özveriyle hizmet veriyor. Ahmet Nur Çebi’nin gecesi, gündüzü Beşiktaş olmuş...

Ahmet Nur Çebi, Hürriyet gazetesinden İsmail Er'e verdiği röportajda, yeni sezon öncesi takımın durumunu, transferleri nasıl gerçekleştirdiklerini, hedeflerini ve Beşiktaş’ı anlattı. İşte Çebi'nin açıklamaları...

- Başkanımız bir çok fedakarlık yaptı. İnsanlar tatildeyken oyuncu peşinde koştu. Transfer o kadar zor bir olay. Önce teknik kadroyu ikna edeceksin. Ardından futbolcunun menajeriyle temas kuracaksın. Topçuyla el sıkışacaksın. İşte, olanlar ondan sonra oluyor...

“ÇOK KOLAY DEĞİL BU İŞLER”

BU evreden sonra oyuncu evliyse zorluk başlıyor. Anlaşmak üzeresin. Parasal konular da hallolmuş. Ama, futbolcunun karısı ortaya çıkıyor. Türkiye’ye gelmek istemiyor. Bir anda ipler kopuyor. Transferde eşlerden sonra babalar başrolde. Onlar da ayrı bir sorun.

- Mesela, Lescott transferini bitirmiştik. Eşini de ikna etmiştik. Her şey tamam. Aradan 3 gün geçti, bize ulaştı. Eşinin, gelmek istemediğini ifade etti. Hanımı vazgeçtiği için Lescott da Beşiktaş’a gelmekten vazgeçti.

- Güney Amerikalı oyuncularda ise aile önümüzdeki en büyük engel. Onlarda babayı, anneyi, ailedeki herkesi ikna etmek zorundasın. Dışarıdan göründüğü gibi değil bu işler.

"DİEGO’NUN BABASI BİZDEN İMZA PARASI İSTEDİ"

DIEGO Ribas’ın babası Türkiye’ye geldi. Bizimle görüşmek için İstanbul’a ayak bastı. “Buyur gel” dedik. Ama, menajerler aracılığıyla Fenerbahçe ile de görüştürülmüş babası. Özetle, menajerler Diego’nun babasını ve bizimle Fenerbahçe’yi kullandı.

- Diego’nun babasıyla görüştük. Bizden imza parası uçuk bir rakam talep etti. Biz 500 bin Euro verdik. Sonra da gitti. Gidiş o gidiş. Ertesi gün Fenerbahçe, Diego transferini duyurdu.

Listeyi gördüm işi bitirdim

- FUTBOL Şube Sorumluluğuna geldiğimde transfer planlaması yapılmıştı. “Ne yapılacaksa söyleyin” dedim. Önder Özen daha gitmemişti. İlk etapta iki önemli mevki konuşuldu. Sağda Gökhan Töre ve santfor işi. Demba Ba ilk sıradaydı. Üçüncü sırada 10 numara transferi vardı. Alnımızın akıyla hepsini aldık.

ŞAMPiYONLUK GELECEK

“Çocukların havası yerinde. Başarı da şampiyonluk da sezon sonunda bizim olacak.”

GEÇEN sezondan çok farklıyız. Futbolcularımızın geçen sezonki rehavet havası yok. Aşırı bir disiplin içindeler. Birbirlerine karşı da aşırı bir saygı ve sevgi duyuyorlar. Çocuklarla sürekli görüşüyorum. Onlara iki şey söyledim. Şampiyonluktan başka bir şeyi hayal etmemelerini ve saygısızlık yapmamalarını

- Futbolcularımız birbirlerine bağlı kalırsa, arkadaşlıklarından ödün vermezlerse Beşiktaş bu sezon çok can yakar. Şimdi maça çıkarken “Yeneceğiz” diye kendilerinden emin sahaya çıkıyorlar. Şampiyonluk bizim olacak.

Demba Ba’yı üzdüler

- DEMBA Ba’nın sakatlığıyla ilgili çok spekülasyon yapılıyor. Öncelikle kendisinin bir kronik sakatlığı yok. Darbeye bağlı bir sakatlık geçirdi. Haberler onu çok üzdü ve hırpaladı.

PARALARIMIZ UÇUYOR, YAZIK!

- KULÜPLER birbirine zarar veriyor olan ülkemizin parasına oluyor. Mesela, Diego’nun babasının imza parası aldığı konuşuluyor. Bu ters bir durum. Birbirimize yardımcı olmalıyız.

BEN ARFA’YI BİTİRDİM AMA BILIC İSTEMEDİ

listemizdeki oyunculardan biri de Ben Arfa’ydı. Kendisiyle el sıkıştım. Hem futbolcuyla hem de kulübüyle. Ama hoca Sosa’yı istiyorodu. Bilic’e her şeyin tamam olduğunu ifade ettim. İşin imza aşamasına geldiğini belirttim. Ama hoca öncelikle Sosa’da kararlıydı. 1 milyon 700 bin Euro karşılığı Ben Arfa, Beşiktaş forması giyecekti. Bonservisine de 1 milyon 800 bin Euro verecektik. Ancak, bonservisi ucuz olmasına rağmen hocamızın isteğini geri çevirmedik. Sosa’ya döndük.

“BAŞKAN ÇALIŞTI”

- SOSA transferi için çok uğraş verdik. Hoca illaki “Sosa” diyor. Gittik, geldik. Günlerce telefon trafiği. Yıpransak da Sosa’nın işini bitirdik. Fikret başkan transferde büyük emek harcadı.

RUSLAR İLE KONUŞMAK ZOR

- TRANSFER masasında Ruslardan cevap almak facia, ölüm. Konuşmuyorlar. Maddi olarak çok güçlüler de ondan. Önemsemiyorlar futbolcu satmayı. Pazarlık onlarla zor.

(Hürriyet)