Nihat Kahveci: Öyle bir öpüyordu ki...
Emre Saygı’nın sunduğu, Türkiye’nin ilk interaktif talk show programı 'Hadi Be'nin konuğu, eski milli futbolcu Nihat Kahveci oldu.
Futbol kariyerindeki en beleş golün 2008 Avrupa Şampiyonası’nda Çek Cumhuriyeti maçında attığı efsane golün olduğunu belirten Nihat Kahveci, "O maçın hikayesiyle ilgili Kitap yazılır. Dakika 70, 2-0 mağlubuz. İlk maçı da Portekiz’e kaybetmişiz. O an sahanın içinde ‘Tatilde nereye gideceğiz şimdi? Valiz mi toplayacağız? Baksana 2-0’dan dönmez şimdi maç’ diye düşünüyoruz. Arda gol atıyor, 2-1 oluyor. Sonra ben, hayatımın en beleş golünü atıyorum. Hakikaten benim attığım goller arasında öyle gol yoktur. Kaleci Cech elinden kaçırıyor topu, ki ben de kovalamam o tarz topları. Beni bir şey oraya götürdü. 'Kontrol edeyim' dedim, zemin ıslak olduğu için vurdum 2-2 oldu. Ama o pas geldiğinde ben zaten dönüp direkt kaleye vurmayı düşündüm. Çünkü orada yapılacak tek şeydi. Top direğe çarpıp kaleye girdi. Ülke yıkıldı. Bana anlatıyorlar; televizyon kıranlar, arkadaşına yumruk atanlar, sıçrayıp tavana vuranlar olmuş. Ne güzel ki mutlu etmişiz" dedi.
"KIZIM OĞLUMDAN DAHA İYİ TOP OYNUYOR"
Yaklaşık 17 senedir İspanya’da yaşayan eski futbolcu, orada eğitim gören 9 yaşındaki oğlunun ileride futbolcu olup olmayacağı sorusuna, "Gidiyor arada ama profesyonel anlamda bir kulübe vermedim. Çünkü keyfini çıkarmasını istedim. Her gün idmana gitmekten sıkılabilir çünkü. Topa iyi vuruyor, yeteneği var ama ileride topçu olur mu bilmiyorum. Ama kızım daha iyi top oynuyor. İlginç. O erkek olacakmış, diğeri kız olacakmış, tersi olmuş. Seçimlerine karışmıyorum, elimden geldiğince yardımcı oluyorum sadece" yanıtını verdi.
"ŞİMDİ FUTBOL OYNASAM, MİNİMUM 50 MİLYON EURO VERİRLERDİ"
Nihat Kahveci, bir seyircinin “Halen futbol oynuyor olsaydınız, değeriniz kaç milyon euro olurdu?” sorusunu, "Minimum 50 verirlerdi. Biz biraz mütevazı davranalım, onun yorumunu insanlara bırakalım. Ama artık 200-250 milyonlardan bahsediliyor, benimki de 50 milyon eurodan fazla olurdu herhalde" şeklinde cevapladı.
"YAKIŞIKLI DEĞİLİM, BİRAZ ÇEKİCİYİM"
Kahveci, “Kendini yakışıklı buluyor musun?” diye sorulunca, "Hiç. Aynaya bakan insanlarız. Ama ufak da olsa vardır biraz çekiciliğim belki. Yaş ilerledikçe de oturuyor bazı şeyler. Gençken daha da kötüydük. Şimdi sakal makal bırakıyoruz" ifadelerini kullandı.
"TEKNİK DİREKTÖRLÜĞÜN ACELESİ YOK"
Teknik direktörlük için acelesi olmadığını dile getiren eski futbolcu, “İspanya’dan pro lisansımı aldım. En top hocaların ne lisansı varsa şu an bende de var. Ama öyle sırf çalışmak için çalışmayı düşünmüyorum. Güzel bir kulüp olmalı, proje kulübü olmalı ve kendi ekibimle gitmeliyim. Acelesi yok. 70 yaşına kadar çalışanlar var biliyorsun. Ben daha 38’im. Önümde daha 30 senelik zaman var. Hiç acelesi yok. Hele Türkiye’de teknik direktörlüğe başlamanın hiç acelesi yok. Çünkü hemen yok olabiliyorsunuz" şeklinde konuştu.
"TÜRKÇE VE İSPANYOLCA AKAR GİDER, İNGİLİZCE DURURUM"
Uzun yıllardır İspanya’da yaşayan Nihat Kahveci, "Türkçe ve İspanyolca akar gider, İngilizce’de dururum. İspanyolca futbol yorumculuğu da yapabilirim. Zaten orada programlara da katılıyorum" dedi.
"QUARESMA'NIN HEYKELİ BİLE ORTA YAPAR"
Nihat Kahveci, Beşiktaş'ın Portekizli futbolcusu Ricardo Quaresma’ya övgüler yağdırarak, "Quaresma’yı inanılmaz övüyorum. Nasıl övmeyeyim? İnönü Stadı’na adamın heykelini dik, heykeli bile orta yapar. Maşallah, nazar değmesin. Klonlamak lazım onu" ifadelerini kullandı.
"KIZIN OLUNCA KADINLARI DAHA İYİ ANLIYORSUN"
Biri kız, diğeri erkek iki çocuk sahibi olan Kahveci, “Kız çocuğun oldu mu kadınları daha iyi anlıyorsun; ne kadar detaycı olduklarını, hayata ne kadar geniş açıdan baktıklarını... Erkek çocuğu biraz daha düz bakıyor hayata. Kız çocuğu çok farklı bir şey" şeklinde konuştu.
"FAZLA ÖPME DARKO"
Nihat Kahveci, Real Sociedad'da birlikte forma giydiği Darko Kovaçeviç'ten esprili bir şekilde bahsetti: Maç sırasında sarılıyorduk, beni öpüyordu. Bazı fotoğraflarımız var, o zamanlar evli olmasak yanlış anlaşılacak! Öyle bir öpüyordu ki! ‘Ya Darko fazla öpme’ diyordum; ‘Dikkat et, Avrupa’da bir şey demezler ama Türkiye de izliyor, insanlar televizyonları başında!
(Cadde)