Mancini'den Drogba açıklaması!
'Drogba, Türk futbolcularının gelişmesine yardımcı oluyor. Yapması gereken bu, başka bir şey yapmasına gerek yok Drogba, eşyalarını taşımak için konteyner kiralasa bana bunu mutlaka söylerdi. Kararını daha vermedi'
Galatasaray'ın karizmatik antrenörü Roberto Mancini sabah gazetesinde yayımlanan röportajında birbirinden ilginç açıklamalarda bulundu. İşte o röportaj;
Drogba'nın Rize maçına götürülmemesi, konteyner kiraladığı, sezon sonu gitmek istediği haberleri basında yankılanıyor.. Bu konuda ne diyeceksin?
Konteyner kiraladı mı bilmiyorum.(Gülüyor) Bana söylerdi herhalde. Sezon sonunda kendisi için ne iyiyse ona karar verecek. Şu an Drogba burada. Elinden gelen her şeyi yapacak. Mayıs'a kadar da takım için elinden gelen herşeyi yapması gerekiyor. Sonra gitmeye karar verirse, gider. Buradan antrenör olarak kim geçerse geçsin, benden öncekiler, benden sonrakiler, ya da futbolcular, kulüpten daha az önemli olacaktır. Her şeyin üstünde Galatasaray Kulübü ve takım var. Futbolcular, antrenörler gelip geçerler. Bu bir hayat dersi. Ben Didier'in kalmasını ümit ediyorum. Önemli olan şimdi burada olması. Gol atsın, bizim şampiyonluğu kazanmamızı sağlasın. Gol atsın, Şampiyonlar Ligi'nde turu geçmemizi sağlasın, önemli olan budur. Sonrasını Tanrı bilir.
Drogba yaş ve tecrübe olarak önemli bir oyuncu. Sahada, antrenmanlarda oyuncular arasında kendini empoze etme, otorite kurma eğilimi var mı?
Didier herşeyden önce çok düzgün bir insan. Bu çok önemli bir unsur. Çok ciddi, çok profesyonel. Kazanılabilecek ne varsa hepsini kazandı. Türk futbolcularının gelişmesine yardımcı oluyor. Yapması gereken bu... Başka bir şey yapmasına gerek yok.
Yıldızları yönetmekte deneyimli bir antrenörsün, senin için zor değil herhalde?
Çok yıldızla çalıştım… Didier, son 15 yılın en büyük futbolcularından biri. Galatasaray'a elbette faydası oldu. Burada bir şampiyonluk kazandı. Takımın gelişmesine yardımcı oldu. Ancak Didier, bir futbolcu ve sahada bana diğer futbolcuların verdikleri kadar vermek zorunda. Tıpkı Wesley, Burak, Umut diğerleri gibi. On yıl önceki Didier olamaz, bu normal. Arada bir dinlendirmek, evde bırakmak lazım. Bu şekilde telafi edebilir.
Genç bir takım kuruyorsun, Drogba yaşında oyuncunun bu takımda yeri ne?
Ocak'ta genç futbolcular aldık. Bu aynı zamanda gelecek için. Sadece gençlerden oluşan bir takım kuramayız. Deneyimli futbolculara da ihtiyacımız var.
BALOTELLİ'Yİ ALMAK ZOR
Balotelli'nin Galatasaray'a transferi de çok konuşuldu.. Bu doğru değil. Ufak bir ihtimal bile vermiyorum.
Geçen hafta Genova'da Sampdoria-Livorno maçını seyrettin. Gabbiadini'yi istediğin yazıldı. Bir iki futbolcuyu seyretmeye gittim. Bazı oyuncular hakkında fikir sahibi olmak istedim.
Gabbiadini'yi nasıl değerlendiriyorsun? İyi bir futbolcu.
Geleceğini nasıl görüyorsun? Daha çok genç. Futbolcu olarak büyüme marjı oldukça büyük. Livorno'dan da bazı oyunculara baktım.
F.BAHÇE BİZDEN İYİ OYNADI
Derbileri rakip taraftarlar da izlemeli. Şampiyonluk yarışı iki takım arasında değil, Beşiktaş da var.
Sen iki ülkede çok sayıda derbinin aktörü oldun. Ufukta Galatasaray-Fenerbahçe derbisi var. Derbiye bakışın nedir?
Öncelikle şunu söylemek istiyorum. Maçları rakip takım taraftarının izleyememesi bana göre yazık. Futbolda iki takımın taraftarının da olması bence en güzel şeylerden biri. Trabzonspor- Fenerbahçe maçından sonra, Türkiye'de taraftarlarla ilgili çıkabilecek problemlerin nereye varabileceğini de gördüm. Birkaç yıl önce bu İtalya'da da oluyordu. Ancak istenirse bunun düzeltilebileceğini biliyorum. Bu derbinin F.Bahçe'yi geçeceğimiz maç olacağını ümit ediyorum. Üç maçta puan farkını indirirsek, birebir kalır ve onları yenerek öne geçebiliriz. Bugüne kadar bizden daha iyi oynadılar, liderler.
Fenerbahçe'nin Galatasaray'a göre daha hırslı olduğu yorumları ağır basıyor..
F.Bahçe iyi bir sezon geçiriyor. Beşiktaş da öyle, 2 puan geride, uzak değiliz. Beşiktaş da iyi gidiyor, iyi bir hocası var. Yarış sadece biz ve Fenerbahçe arasında değil. Beşiktaş da var...
TOPA VURMAYI ÖZLEDİM
Futbolculuk kariyerin çok parlaktı. O günlerden en çok neyi özlüyorsun?
Futbol oynamayı özlüyorum, top oynamak benim için varolan en güzel şey, sahada antreman yapmak, takımla kampa çekilmek. Ben Cenova'da (Sampdoria) 15 yıl yaşadım. Hayatımın en güzel yılları idi. Sampdoria'nın tarihi bir dönemiydi, hepimiz gençtik. İdman yapmak, maça çıkmak, kamp yapmak dünyanın en güzel şeyi.
Sen önemli bir isimsin ve karizmatik bir spor adamısın. Fatih Terim'den sonra Galatasaraylı futbolcular seni nasıl algıladılar, nasıl kabullendiler?
Olumlu davrandılar. Elbette yeni bir çevreye geldiğinde, ünlü bir antrenör de olsan, adapte olmak, biraz şartlara uymak zorundasın. Nerede olursan ol, gelip bir anda herşeyi değiştiremez, altüst edemezsin.
Futbolcularla sosyal ilişkilerin nasıl?
Gayet iyi. Ben herkese iyi davranmaya çalışıyorum. Elbette sahada daha az oynayanlar var, üzgünüm. Bu da teknik adamlığın antipatik yanı.
NAPOLİ'Lİ TERZİME TÜRK KUMAŞI ALDIM
Zarif ve şık giyimin herkesin dilinde. Nasıl, nereden giyindiğin erkekler arasında da merak konusu?
Modayı takip etmiyorum. Bu doğru da olmaz zaten. İnsan kendisini nasıl hissediyorsa öyle giyinmeli. Moda bazen tuhaflıklarla dolu, bazen aşırı, uç şeyler de var. Benim bunları giymem mümkün değil. Bir jeans, bir gömlekle de zarif olabilirsin.
Gardrobunun Armani ağırlıklı olduğu doğru mu?
Armani'nin zarafeti olağanüstü. Bir süre Armani giyindim, ama bu daha genç olduğum dönemlere ait. Artık uzun yıllardır bir terzim var, hoşuma giden kıyafetleri yaptırıyorum.
Terzin nerede?
Napoli'de.
Berlusconi ile aynı terziyi paylaşmıyorsunuz herhalde?
Hayır (gülüyor) fiziklerimiz de farklı zaten.
Ünlü bir terzi mi?
Hayır, Napoli terzileriyle ünlü biliyorsun. Napoli'de tüm terziler iyidir... Kumaşları ya doğrudan terzimden ya da İngiltere'den alıyorum.
BURADAN DA KUMAŞ ALDIM.
Hangi parfümü kullanıyorsun?
Parfümüm mü? (yerinden kalkıp, odasına bakmaya gidiyor ve elinde parfümü ile dönüyor) Tom Ford.
G.SARAY'IN 2. ADAMI TUGAY
Tugay çok büyük futbolcuydu. G.Saray'da başkandan sonra ikinci adam Tugay'dır
Tugay ile ilişkilerin nasıl?
Tugay'ı İngiltere'den tanıyorum. Hala oynuyordu. Manchester'a gittiğimde de hala oradaydı. Tugay benim için en büyük futbolculardan biriydi. Benim daha önce anlattıklarıma iyi bir örnek Tugay. Ben "Yabancı oyunculara limit koymayın" dediğimde Türkler alınıyor. Tugay Türkiye'de büyük takımlarda oynayabilirdi. Ancak İngiltere'ye gitti. Ben Türk Milli Takımı'nın antrenörü olsam, yabancı futbolcu yasağını kaldırmak için uğraşırım. Yabancıların genç oyuncuları sınırladığı eleştirisi var. İyi de milli takımda herkes de oynamıyor, en iyiler oynuyor. Eğer iyi bir futbolcu, Drogba ve Sneijder ile antreman yapıyorsa daha da iyiye gider. Bir bidonla (kötü futbolcu) antrenman yaparsa da ilerleme şansı yoktur. Genç Türk futbolcu, yabancı dev bir oyuncu ile oynadığında örnek alır, fikir alır. Gianfranco Zola, Maradona ile antrenman yaptı. Kendini geliştirdi.
Tugay'a dönelim. Önümüzdeki sezon beraber çalışmaya devam edecek misiniz? Manchester'dan yeni bir yardımcı getireceğin yazıldı, çizildi.
Bunlar saçmalık. Tugay G.Saray'daki en önemli isimlerden biri. Galatasaray'da Başkan'dan sonra ikinci adam Tugay. Önümüzdeki sezon teknik kadronun genişleyeceği doğru ama bunun Tugay'la bir ilgisi yok.
BAŞKAN GÜÇLÜ BİR İNSAN
Başkan Ünal Aysal'la ilişkilerin nasıl?
İyi, çok iyi.
İş dışında görüşüyor musunuz?
Elbette, O da çalışıyor, bazen birlikte yemeğe gidiyoruz. Başkan güçlü, parlak bir insan.
Senin daha önce çalıştığın kulüplerde başkan aynı zamanda patrondu. Oysa Aysal seçilmiş başkan. Bu ilişkide farklı mekanizmalar yaratıyor mu?
Bir farkı yok. Ben şimdiye kadar çalıştığım tüm kulüplerde başkanla iyi bir ilişkiye sahip oldum. Futbolda eğer sonuç elde edersen başarılısındır. İyi skorlar elde edemezsen başarısızsındır. Biz iyi skorlar almak için çalışıyoruz. Başkanla, yönetici kadrosu ile ilişkilerim gayet iyi, Lutfi (Arıboğan) ile diğer yönetcilerlerle de...
SON 33 YILDA EVE ÇOK AZ UĞRADIM!..
Neredeyse her hafta sonu doğduğun kasaba Jesi'ye gidiyorsun?
Fırsat oldu mu evet, annemi babamı görmeye gidiyorum.
Türkiye'yi nasıl anlatıyorsun? Ne diyorlar Türkiye'de çalışmana?
Noel'de bütün ailem İstanbul'a geldi. Annem, babam, eşim ve çocuklarım, Türkiye çok hoşlarına gitti. Memnun kaldılar.
Türkiye'ye gelmesen onlarla beraber oturacaktın.
Evden çok genç ayrıldım, o zaman eksikliklerini uzun süre hissettim. Gidip onlarla vakit geçirmem onları da mutlu ediyor. Son 30-33 yılda eve çok az uğradım. Babam 79, annem 69 yaşında. Umarım sağlıklı ve uzun yaşarlar.
Çocuklarından da bahseder misin?
Bir oğlum Amerika'da (Filippo) işletme okuyor, futbolu çok seviyor. Andrea ise Macaristan'da Honved Budapest'de oynuyor, Camilla ise Londra'da okulunu bitiriyor. Annesiyle kalıyor.
Eşin (Federica) İstanbul'a geliyor mu?
Evet geldi, fırsat buldukça da geliyor. İstanbul'u çok beğendi. Bu şehri tanımayanın bir fikri olamaz ama tanıdıkça da gerçekten hayran kalmamak mümkün değil.
Bu tabloya bakarsak, gelenekçi bir adamsın diyebiliriz.
Evet, kesinlikle, benim için aile bağları çok önemli.
TOKAT'TAN SİVAS'A DAĞLARI SEYRETTİM
"Anadolu'yu gezmek benim çok hoşuma gidiyor. Tokat'tan etkilendim. Küçük bir şehir, varlığından haberim yoktu. Şehrin ardında kayalıkların üstündeki Tokat Kalesi çok etkileyiciydi. Türkiye'de daha gezmek istediğim çok yer var: Kapadokya, Türkiye'nin sahillerini görmek istiyorum, Bodrum'u mesela, Antalya'da 2 hafta kampa çekildik. Elazığ'a gittim. Tokat'tan Sivas'a kadar otobüsle gittik. Sivas'a kadar 1-1.5 saat panoramayı, dağları seyrettim. Çok etkileyici."
EN İYİ 8 ARASINA GİRER
Türk, İtalyan ve İngiliz futbolları arasında nasıl bir fark var?
İngiliz ya da İtalyan futbolunu herkes oynayabilir. Takımlar daha da gelişmek için, dünyanın istedikleri yerinden futbolcu transfer edebilirler. Bu kültür hep vardı. İngilizler futbolu İtalya'da Cenova'da icat ettiler. G.Saray'a dönecek olursak Avrupa'daki lider takımlarda haset edebileceği hiçbir şey yok. Büyük bir stadı ve dev bir taraftarı var. G.Saray iyi çalışırsa, Avrupa'daki 8 büyük takım arasında her zaman yerini alır.
G.Saray dışında beğendiğin diğer Türk futbolcular kim?
Türkiye'de iyi çok futbolcu var. Bunu sıkça Tugay'la da konuşuyorum. Söylemeyeyim daha iyi, bunlardan bazılarını almak istiyorum.
Beğendiğin hocalar?
Mesela Akhisar'ınki (Hamza Hamzaoğlu) başarılı bir antrenör, Karabük'ün antrenörü (Tolunay Kafkas) de öyle, Gaziantep'in (Sergen Yalçın) ki de öyle.
ŞİKE TARAFTARA İHANET
"Türkiye'de şike olayını çok fazla takip ettiğimi söyleyemem. Ama anladığım kadarı ile halen büyük bir problem var. İtalyan basınında UEFA'nın bu konuda kararını değiştirmeyeceğini okudum. UEFA'nın tavrı açık. Fenerbahçe Avrupa'nın tamamen dışında kaldı. Bunların olmaması gerekir. Kirli şeyler. Bunları İtalya'da, dünyanın dört bir yanında oluyor, En kötüsü de taraftarlara ihanet ediliyor."