İpler kopuyor!

G.Saray 2. Başkanı Helvacı, Adnan Polat’a bayrak açtı...

Mehmet Helvacı’nın başını çektiği 4 kişilik ekibin (Cemal Özgörkey, Hakan Üstünberk, Vedat Eşkinat) istifası cebinde. Amaç, 2 hafta içinde istifa edip ocakta Polat’ı erken seçime götürmek..

VE sonunda G.Saray’da yönetim bölündü.. Uzun süredir devam eden sportif başarısızlıkların yanı sıra ekonomik, idari ve belki de en önemlisi etik sorunlar, üzerilerinde sorumluluk hisseden yöneticilere “Yeter” dedirtti. Başlarını ikinci başkan Mehmet Helvacı’nın çektiği 4 yönetici istifaları cebinde bekliyor. Uygun ortam sağlandığında istifa edecekler ve kulübü 45 gün içerisinde erken seçime götürecekler.

BU yöneticiler Helvacı dışında Cemal Özgörkey, Vedat Eşkinat, Hakan Üstünberk.. Bu ekibe Doğan Yalçınkaya’nın katılması da muhtemel.. Son Divan Kurulu toplantısında Mehmet Helvacı’nın yaptığı konuşmanın satır aralarında zaten bu isyan farkedilebiliyordu..

MEHMET Helvacı “Stat çalışmalarına Özhan Canaydın zamanında başlandı. Şirket birleşmesini de ben yaptım” diyerek Adnan Polat’ın sürekli camiayı sakinleştirmek için öne sürdüğü kozları boşa çıkarttı. Yaptığı konuşmada “Aslında bu projeler eskiden gelen çalışmalar. Adnan Polat sürekli ‘Ben yaptım’ diyor ama aslı böyle değil” mesajları verdi. Ve işin ilginç yanı Helvacı’nın bu tarz bir konuşma yapacağının bir gece önceden belli olmasıydı.. Başkan Adnan Polat’ın da bundan haberdar olduğu için Divan Kurulu toplantısına katılmadığı iddia ediliyor..

SORUN YİNE SEZGİN!

PEKİ bu noktaya nasıl gelindi? Camiaya karşı söylenen arkası boş sözler, profesyonel seçimlerindeki hatalar, şirket birleşmelerindeki yanlış hamleler ve sürekli pembe tablo çizme çabaları Mehmet Helvacı ve yöneticileri uzun süredir rahatsız ediyordu.. Adnan Sezgin’in arkasında ısrarla duran Adnan Polat, Helvacı ve bazı yöneticilerin “Rijkaard’la birlikte o da gitsin” isteğini geri çevirdi.. Hakan Aydınol’un Pazarlama AŞ’nin başına geçmesi sırasında alınan yönetim kurulu kararına 4 yönetici “şerh” koydu.. Polat bunu da pas geçti..

MEHMET Helvacı’nın “Futbol takımındaki yapılanma devam edecek” sözlerinin üzerine Yiğit Şardan “Yapılanma bitti” dedi.. Bir önceki Divan Kurulu toplantısında “Özhan Canaydın’ın borcunu biz ödedik” açıklaması Canaydın’ın en yakın dostlarından Helvacı’yı çileden çıkarttı. Zaten son iki ayda yönetim bu konularla çalkalanıyordu. İletişim AŞ ve Pazarlama AŞ’nin de birleşmeden yola devam etmeleri Cemal Özgörkey’in “Şirketler birleşecek” denilerek dışarıda bırakılması Helvacı’nın destekçilerini de hızla onunla birlikte karar almaya itti..

İSTİFALAR CEPTE DURUYOR

HELVACI’YA camiadan gelen baskılar sonucunda da G.Saray 2. Başkanı istifasını yazdı, şimdilik cebine koydu.. Herkesin merak ettiği konu şimdi bu ekibin ne zaman görevi resmen bırakacağı. Sayısal olarak seçime gidilebilmesi için şu anda 5 yöneticinin istifa etmesi gerekiyor. Ama camiada “Helvacı ve Özgörkey istifa etse bile yönetim koltuğunu koruyamaz” iddiasında olanlar var..
EĞER seçim kararı alınırsa, karardan 45 gün sonra camia Mart 2010’dan sonra bir kez daha sandığa gidecek..

Divan Kurulu KOMEDİSİ!

GEÇTİĞİMİZ çarşamba günü uzun bir aradan sonra G.Saray Divan Kurulu’na gittim. Başkan İrfan Aktar’ın bir maili okumayısla irkildim. Mailde Divan Kurulu eleştiriliyordu. Ve yazan üye alkışlarla disiplin kuruluna verildi. Bence sayın Aktar’ın mail peşinde koşmak yerine “G.Saray nereye koşuyor?” onu araştırması lazım.. Eleştiriye bu kadar tepki vermek ve bu kadar kişiselleştirmek G.Saray’a yakışmıyor..

G.Saray’ın tek umudu HAGI

BUNCA karambolün içinde G.Saraylılar’a umut veren tek şey teknik direktör Hagi.. Hep doğruyu söylüyor. Çalışıyor.. Elindekini geliştirmek için uğraşıyor. Bence daha çok desteği hakediyor. Hâlâ “O oyuna girdi, bu çıktı, şu oynamamalıydı” diye onu da halkanın içerisine çekmeye çalışanlar var.. Gerçekten çok şaşırıyorum. Romen hocanın içinde bulunulan durumla uzaktan yakından alakası yok. İlgilenenlere duyurulur.

G.Saray yönetiliyor mu?

TOMAS, Song ve Mondragon ağır şüpheler sonrası G.Saray’dan gönderildi. Geçen sezon başkan Adnan Polat kendi kalecisi Leo Franco’yu F.Bahçe maçı sonrası zan altında bırakıp “Kalecilerin yediği gollerden şüpheleniyorum” dedi.. Şimdi de G.Saray’ın iki stoperi Servet ve Hakan Balta A.Gücü maçında Rijkaard’ı sabote etmekle suçlanıyorlar.. G.Saray’da mı garip şeyler oluyor yoksa bana mı öyle geliyor?

G.SARAY kötü yönetilse bile bu duruma bir tepki koyulurdu. Ama sanki hiçbir şey olmamış gibi yola devam ediliyorsa “G.Saray yönetilmiyor” tezi her geçen gün daha da güçleniyor..

BÜYÜK FUTBOLCU MU?

Yılda 3.5 milyon alan ‘yıldız’ın, 60’tan sonra oyundan düşmesi çok acı.. Peki suçlu ‘çalışmayan’da mı, ‘çalıştırmayan’da mı?

G.SARAY’IN yıllık futbolcu maaş ödemesi 60 milyon Euro civarında. İçlerinde 3.5 milyon Euro alanlar da var. Büyük kulüpte büyük futbolcular oynar, büyük para alırlar. Buna kesinlikle itirazım yok. Büyük futbolcu kimdir? Ya özel bir yeteneği vardır, ya çok iyi bir takım oyuncusudur, ya kondisyonu diğerlerinden fazladır, ya çok iyi savunur, ya inanılmaz gol vuruşu yapar. Vs, vs..

ŞİMDİ Şenol Güneş’in Trabzon maçından sonra söylediği bir cümleyi inceleyelim: “G.Saray’ın 60. dakikadan sonra fiziksel düşüş yaşayacağını biliyorduk. Daha önce de böyle zaafları olmuştu.” Yukarıda yazdığım ‘büyük futbolcu olma kriterlerine’ uyamayabilirsiniz ama Şenol Güneş’in söyledikleri çok acı.. Elano 60. dakikada ‘dili dışarıda’ geziyorsa bir sıkıntı var demektir.