İdolü Fenerbahçeli o isim...
Transferin gözde isimlerinden Tarık Çamdal Milliyet'ten Bilal Meşe'ye özel bir röportaj verdi
İşte o röportaj;
Tarık Çamdal 23 yaşında.. Fatih Terim’in gençler arasındaki gözdelerinden... Almanya’da doğdu, beş yaşında futbola başladı. Oldukça duygusal ve de utangaç...
Almanya’nın gençler kategorisindeki milli takımlarında forma giydi. Buna karşın, konuşmamızda Türk olduğunu ve ay-yıldızlı ekibe davet edilmesinin kendisi için büyük onur olduğunu söyledi Tarık ve ekledi: “Türküm, doğruyum, çalışkanım.”
‘Şansım yaver gitmedi’
A2 Milli Takımı’na da davet edilen Tarık Çamdal, yani Eskişehirspor’a transfer olduktan sonra çok sıkıntılar çektiğini de söyledi.
Türkiye’deki ilk yıllarında forma şansı bulamadığını ifade eden genç oyuncu, A Milli Takımı’na çağrılmasının ardından ilk işi Alman pasaportunu iade etmek olmuş.
Eskişehirspor’da Ersun Yanal ile çıkışı yakaladığını kaydeden Tarık, “İlk yıllarımda maalesef şansım yaver gitmedi. Ancak Ersun Yanal hocamın gelişiyle birlikte her şey terse döndü ve oynamaya başladım. Özellikle sezonun ikinci yarısında start aldım, performansım arttı ve A 2 Milli Takımı’na çağrıldım. Sonrasını biliyorsunuz, Fatih hocam tarafından Mersin ve Adana’daki maçların kadrosuna alındım, dünyalar adeta benim oldu” dedi.
En büyük hayalinin ay-yıldızlı forma altında koşturmak olduğunu anımsatan Tarık Çamdal, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Milli takımı tercih ederken, hiçbir baskı olmadı, tamamen kendi isteğimle bu kararı verdim, verdiğim için de gurur duyuyorum. Keşke daha önceleri milli takımımızın altyapısında oynama şansı bulabilseydim. Kısmet bugüneymiş. Fatih hocamın daveti ile adeta havalara uçtum, inanmazsınız, sevinçten uzun süre uykularım kaçtı. En büyük hayalim gerçekleşti. Annem, babam da bunu istiyordu. Çünkü Türk’üm ve gerçek yuvam burası. Hele hele Türkiye’nin en iyi hocalarından Fatih Terim’le birlikte olmak, onunla aynı havayı solumak,televizyondan seyrettiğim ağabeylerimizle, idollerimle yan yana oturmak, oynamak, müthiş bir şey... Ancak Fatih hocamın benim milli takıma alması doğruyu söylemek gerekirse benim için büyük sürprizdi. Çünkü yedi maç ve sonra A Milli Takım... Hocamın bana güvenmesi ve çağırması çok önemli. Benim için büyük fırsattı. Düşünün, hayallerimi süsleyen ay-yıldızlı formayı kavuşmuştum artık. Bu çağrı hem özgüvenimi yeniden sağladı, hem de bozuk olan psikolojimi onardı.”
Tarık Çamdal, 23 yaşında... Kendine göre artılarının ve eksilerinin neler olduğunu sorduk:
180 dakika oynarım
“Çalışmayı çok seviyorum. Türkiye’ye geldiğimde hemen her şeyin çabuk olmasını istedim, ama olmadı. Tabii ki öncelikle burada sabretmeyi öğrendim. Şansın kapımı çalacağı günü bekledim umutla. 1.5 yıl hiç oynamadım. Yani on birde forma şansı bulamadım. Durmadan, bıkmadan çalıştım, sabrettim, Ersun hocamla oynama şansını yakaladım. O sabrın ve özgüvenin karşılığını burada aldığıma inanıyorum. Yeteneklerimi söyleyemem. Ama çalışmayı seviyorum. Kondisyonum çok iyi. Yorulmak nedir bilmem, bıraksınlar 180 dakika oynarım, koşarım.”
Tarık Çamdal’ın tuttuğu bir takım yok, ya da var, söylemek istemedi, zorlamadık... Çamdal, duygusal bir yapıya sahip:
“Her maçtan sonra yastığa kafamı koyarım, o maçın analizini yaparım. Eksiğimi gediğimi bilirim.Yapım çok duygusal, çabuk etkileniyorum. Kötü oynadığım zaman duygularım yüzüme yansır, hatta oturup, çocuklar gibi ağladığım günler olmuştur. Devre arasında kadro dışı kalmıştım, günlerce ağladım. Galatasaray ile kupa finali oynadık, kupayı kaçırdık. Ancak buna karşın taraftarlarımızın bize sahip çıkmaları, pozitif enerji vermeleri çok önemliydi. Kupayı kaybettik, ama bizi bağrına bastılar. İşte gerçek taraftarlık budur.”
Sağda, solda her yerde!
Tarık Çamdal, çok yönlü bir oyuncu...Sağı çok iyi, sıkıştığı anlarda solunu da kullanabiliyor. Asıl mevkisi forvet arkası, ne var ki, hangi hoca hangi görevi verirse versin, onun lugatında ‘hayır’ kelimesine yer yok:
“Almanya’da forvet arkası, sağ açık, sol açık, oynuyordum. Ersun hocamın döneminde sağ bek de oynadım bir süre... Hoşuma gitti orada oynamak. Çünkü Almanya’da o alanda bir eğitimim yoktu. Sonra Ertuğrul hoca geldi, Dede sakatlanmıştı, bana ‘solda oynar mısın’ diye sordu. Ama hiç sol bek oynamamıştım. Bir kaç maç oynattı, denedi ve formayı verdi. İki ayağımda var, ama sağım çok güçlü.”
‘Herkese kısmet olmaz’
Tarık Çamdal milli takıma uyumunun uzun sürmediğini dile getirerek, “Ağabeylerimiz var. Onların bizi desteklemesi ve sahiplenmesi çok önemli. Bu faktörler sayesinde hiç yabancılık çekmiyorum. Burası her Türk futbolcu için hayaldir, herkes bu formayı giymek ister. Hayallerim gerçekleşti. Genç yaşta bu şansı bulmak herkese kısmet olmaz” dedi.
‘İdolüm Gökhan Gönül’
Tarık Çamdal’ın örnek aldığı isim, bir Fenerbahçeli:
“İdolum Gökhan Gönül... Oyun stili, kişiliği, insanlığı inanılmaz. Mükemmel ötesi biri.”
Tarık Çamdal’ın birçok oyuncu da olduğu gibi uğurları var. Genç futbolcu maça çıkmadan, mutlaka abdest alır, namazını kılar. Daha sonra annesini arar, hayır duasını alır. Aradığı biri daha var, çocukluk arkadaşı Uğur:
“Adı gibi bana her zaman uğurlu gelmiştir. Benden üç yaş büyük. Boş zamanlarımda Almanya’da birlikte spor salonunda çalışırdık. Hep ararım, hep bana uğur getirmiştir.”