G.Saray duvar oldu!

Savunma dersi veren Cimbom, Kuban’ı 20 top kaybına zorladı ve hiçbir çeyrekte 15 sayıdan fazla attırmadı. Jasaitis-Baron ikilisi ise 2 üçlükte kaldı.

SEZONUN ilk “kazanmak zorunda olduğu maçı”na çıktı G.Saray. Hücum açısından çok başarılı bir sınav olmadı. %39 isabette kaldı sarı-kırmızılılar. İkili averajda Kuban’dan üstünlüğü almak için son topta gereken basketi bulamadı. Takımın son dönemde biraz yavaşlayan lideri Hawkins 6/17 isabette kaldı.

OYNAYAN 10 oyuncunun da sayı bulması, üstelik 6 tanesinin çift hanelere çıkması, 40 dakikada sadece 4 top kaybedilmesi gibi olumlu noktalar da var elbette G.Saray için. Ama bu hücumun keskinliğinden çok takımın nasıl odaklandığını ve nasıl kolektif bir çaba gösterdiğini sergiliyor.

ANCAK hücum sadece “geçer” not alsa da oyunun diğer tarafında G.Saray şu ana kadar sezonun en görkemli savunma performansını sergiledi.

HAVA atışından itibaren boğdu adeta G.Saray rakibini. İlk 5 dakika sayı yemedi. 11-0’la girdi maça. Hemen ardından 19-4’ü buldu. İlk çeyrek sonunda top kaybetmemiş, Kuban’ı 7 top kaybına zorlamıştı. Bütün maç benzer bir senaryoyla gitti. Kuban top kaybetmediğinde çok zor atışlar bulabildi ancak. 40 dakikada istediği atışı bulduğu hücum sayısı 10 değildir muhtemelen. 20 top kaybettiler, oyunu üzerine kurdukları dış şutörlerden en önemli ikisi Jasaitis ve Baron toplamda 2 üçlük buldu.

ASLAN 28 FAUL ATTI

GİREN çıkan her oyuncusuyla kusursuza en yakın savunmayı sergiledi G.Saray. Hem de tüm maça yayarak. Hiçbir çeyrekte bu hücum takımı Kuban 15 sayıyı aşamadı. Herkesin üst limitlerini yeniden tanımladığı bu akşamda takım arkadaşlarından bile ayrılan ikili Dudley ve Ndong oldu. Boyalı alanda öyle bir savunma performansı sergilediler ki tüm dengeyi altüst ettiler. Mariç-Savrasenko ikilisi 6 sayı, 7 top kaybıyla bitirdi karşılaşmayı. G.Saray 28, Kuban ise 8 serbest atış kullanabildi. Pota altındaki bu savunma ile içerde mutlak hakimiyet kurulunca dış baskı da arttıkça arttı.

DÜNKÜ karşılaşma G.Saray’ın en azından savunmadaki tavanını yeniden tanımladı ve daha yüksek, önceden tahmin bile edilemeyen bir seviyeye çekti. Hücum sezon ilerledikçe daha oturacaktır. Ama savunma böyle seviyelere çıktığı sürece kimbilir ona ihtiyaç bile kalmayabilir.

BİR GÖRÜŞ; MERVE TOY

Bir galibiyetten fazlası

G.SARAY bir maçtan çok daha fazlasını kazanmak için çıktı sahaya dün akşam. Bir hafta önceki ağır yenilginin ne kadar gerçek dışı olduğunun ispatlama mücadelesiydi bir anlamda. Olanları tekrar anlatmaya gerek yok ama sarı-kırmızılıların uğradığı haksızlık ve peşinden gelen yenilgi sonrası hem koç hem de takım maça bir kat daha fazla konsantre olmuşlardı.

MAÇIN başından sonuna gerçek kimliğini sahaya yansıtan, savunmada ve hücumda istediklerini yapabilen G.Saray’dı. Rakibin etkin silahlarını, sert savunmasıyla etkisiz hale getiren temsilcimiz hücumda da, başta Gordon olmak üzere çok etkiliydi. 1 sayı farklı bitmiş olsaydı liderlik gelecekti ancak 1 sayı eksikle kazanan G.Saray bana göre grup lideri olmaktan daha önemli bir mesaj verdi. Ataman’ın da maç sonu söylediği gibi, şartlar eşit olduğunda iki takımın arasındaki fark sahaya ezici bir üstünlükle yansıdı.

ALINAN bu galibiyet G.Saray’ın Eurocup’ı kazanmak için ne kadar iddialı bir takım olduğunu ortaya koymakla beraber ULEB yetkililerine de güzel bir yanıt niteliğindeydi.

MAÇTA korkutan Domercant’ın durumu ilk kontroller sonrası tahmin edildiği kadar ciddi olmayınca bu güzel galibiyete burukluk da düşmemiş oldu.

‘Şampiyonluk adayıyız’

G.SARAY Medical Park Erkek Başantrenörü Ergin Ataman, Eurocup’ta kazandıkları Lokomotiv Kuban maçı sonrası, “Liderliğin değil şampiyonluğun adayıyız” dedi. Ataman, “Bu akşam gerçek bir basketbol ortamında, sağlıklı koşullarda bizim daha iyi takım olduğumuzu gösterdik. Domercant 2 ay önce sakatlandığı yerden tekrar sakatlandı. Doktorlar bana iyi gözükmediğini söylediler” diye konuştu.