Dursun Özbek: Galatasaray'ın oynadığı bir maçta rakip takım forması giyen hakemi nasıl veriyorsunuz?

Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, NEF Stadyumu'nda gündeme dair açıklamalarda bulundu. Özbek, Lale Orta ve Fenerbahçe hakkında sert açıklamalarda bulundu.

Dursun Özbek'in açıklamaları şu şekilde:

"LALE ORTA GÖREV TANIMININ DIŞINA ÇIKMIŞTIR"

"Sözlerime Kasımpaşa maçında yaşananlarla başlamak istiyorum. Oyuncumuz Nicolo Zaniolo'ya bir müdahale yapıldı. Bu pozisyon aslında tüm sezonun özeti gibiydi. SMHK Başkanı Lale Orta, başında bulunduğu kurumun görev tanımının dışına çıkarak hakem yorumcularına baskı yapmıştır. Bu açıklamaların seyriyle ilgili, TFF ve yönetimi sessiz kalmıştır. Buradan şunu anlıyoruz, Sayın Lale Orta ve TFF yönetimi aynı fikirdedir. Büyük bir hayal kırıklığı içerisindeyiz. Konya'da bu durumdan haberim oldu. Basın mensuplarına Konya'da yaptığım açıklamada bunun gerçek olmadığını düşündüğümü açıkladı. MHK'nin görev tanımında yayıncı kuruluşa veya herhangi bir basın yayın kuruluşuna baskı yapmak yoktur. VAR odasında gösterilmemesi gereken görüntüler var. Burada MHK başkanı istediği gibi karar veriyor. İstediği görüntüleri istediği kadarıyla ekranlara getiriyor. Hukukta hep şu söylem vardır: Bir kişi hem savcı hem hakim olamaz. Burada sayın MHK Başkanı hem savcılığa hem de adaleti dağıtan kişiliğe soyunmuştur. Bunu kabul etmiyoruz. Bundan önce 300 sayfalık bir müracaat metni ile yayıncı kuruluşa giderek hakkımızı savunmaya çalıştık. Şimdi bize yapılan haksızlıklar daha net ortaya çıkıyor. Yayıncı kuruluşun çektiği görüntülerin bazıları yayınlanabilir bazıları yayınlanmayabilir."

"ARKA KAPIDAN BULDUĞU ÇÖZÜMLER VE TELEFON KOnUŞMALARI..."

"Biz hatalarımızı kabul etmek yerine durumu normalleştirmeye çalışırsak daha büyük hatalara yol açarız. Güçlü görünmeye çalışmak için adaletten vazgeçersiniz tarafsızlığını kaybedersiniz. MHK başkanının arka kapıdan bulduğu çözümlerle, yaptığı telefon konuşmalarıyla değil hakem kararlarıyla hepimize örnek olması gerekir. Sayın Lale Orta'nın müdahale ettiği yayıncı kuruluşta bir arkadaşımız istifa etmiş. Sayın Lale Orta EYT'den emekli olduğunu açıkladı. Birilerini aklıyla alay etmek isterseniz bu tip örnekler verirsiniz. Kimse bizim aklımızla alay etmeye kalkmasın. Kimse ama kimse bunun bir tesadüf veya acemice bir karar olduğunu söyleyemez. Federasyon neden sessiz kalıyor? Yönetim kurulu üyeleri neden susuyor? Kimden, niçin çekiniyorsunuz? Böyle bir olayda bütün bir sezona ışık tutacak bir olayda herkes susuyor. Sayın Lale Orta hem TFF'nin sözcülüğünü yapıyor hem de olaylara açıklama getirmek zorunda kalıyor. Neden çekiniyorsunuz sayın başkan? Değerli yönetim kurulu arkadaşlarım neyden çekiniyorsunuz?"

"METE KALKAVAN'I BU MAÇA NASIL VERİYORSUNUZ?"

"Adalet herkes için var. Eğer biz adaleti herkes için istemezsek bugün herkes adaleti kendisi için ister. Öyle bir hafta oynadık ki sanki bu oalylar gözümü sokulacak şekilde oluyor. Dubois'e yapılan bir hareket var ki hareketi yapan oyuncu daha sonra itirafta bulunuyor ve kırmızı kartı hak ettiğini söylüyor. Bunu hakem ve VAR görmüyor. Rakibimizin maçında aynı pozisyona rakibimizin aleyhine kart verilmiyor. Garip. Anlaşılması zor görüntüler var. Hakem elini kırmızıya götürürken birdenbire vazgeçiyor. Kaldı ki bu hakem bir Galatasaray maçında rakip takım formasıyla maç seyretti. Buna nasıl müsaade ediliyor? Daha önce yaptığımız toplantılarda da bunu dile getirdik. Hakem tayinlerinin algoritma ile yapıldığına dair bizi ikna etmeye çalıştılar. Bize anlattıklarına göre çeşitli değerlendirmeler var. Hakemin formunda akrabalık derecelerine kadar hepsi algoritmanın içine giriyor. Rakibimizin maçını yöneten hakem Galatasaray'ın oynadığı bir maçta rakip takım forması giyen hakemi nasıl veriyorsunuz? Bu algoritmanın değerlerini kim yazıyor kim çiziyor?"

"SİVAS'TAKİ POZİSYONDAN MAĞDURİYET YARATIYORLAR"

"Kırmızı kart gösterilmesi gereken bir pozisyonda hakemin hareketi de o yönde... Kim müdahale ediyor da hakemin hareketleri değişiyor? Yan hakem mi VAR mı müdahale ediyor kimse anlamış değil. Rashica'ya yapılan hareket Konya'da penaltı değil ama Alanya'da penaltı. Sivas'ta herkesin hemfikir olduğu pozisyonu dillerine almışlar ve bundan mağduriyet yaratıyorlar."

JESUS'UN SÖZLERİNE SERT YANIT: TÜRK FUTBOLUNUN MARKA DEĞERİNİ İKİ PARALIK YAPTI

"Sahada kazanacağını söyleyen bir kulüp maçın devre arasında neden açıklama yapar? Sırf kırmızı kartı unutturmak için yapıyorlar. Amaç belli kendi lehlerine yapılan hataların üstünü kapamak. Avrupa kupalarında maç bitiyor hocaları maçı konuşacağına Türk futbolunun değerini iki paralık etmek için açıklama yapıyor. Bütün kulüpler ve federasyon Türk futbolunun marka değerini yukarı çekmek adına fikir birliğine vardığımız bir dönemde böyle bir hareket? Herkes sussun herkes dilini yutmuş vaziyette. Hiç kimse bu konuda yorum yapmıyor. Fatih hocamız Schalke maçından önce PFDK'ya sevkine yorum yaptığı için 3 maç ceza almıştı."

"BİZ SİZİNLE BU KADAR DÜŞÜK SEVİYEDE REKABET ETMEK İSTEMİYORUZ"

"Türk futbolu hepimizin ortak markası. Bizim bu değeri korumamız gerekiyor. Aslında her şey, planlamışlar. Geçen sene ligi 13. sırada bitiren takımımızın bu sene bu başarıyı elde edebileceğini hesaba katmamışlar. Galatasaray'ı hafife aldıkları için ne yapacaklarını şaşırdılar. Bu yüzden rekabeti daha aşağı çekmeye çalışıyorlar. Biz sizinle bu kadar düşük seviyede rekabet etmek istemiyoruz. Yıllardır devam eden başarısızlıklarını örtmek adına manipüle etmekten vazgeçin. Kendi taraftarlarınızı kandırmaktan vazgeçin. Ne yaparsanız yapın biz kazanacağız. Sahada kazanacağız. Adaleti size ve sinsi oyunlarınıza rağmen getireceğiz. Utancı giden kimsenin kalbi ölür. Buradan kalbi ölmüş olanlara sesleniyorum. Artık hiçbir şeyin sizi utandırmayacağını biliyorum. Şimdi çekilin o karanlık köşelerinize biz Türk futboluna aydınlığı size rağmen getireceğiz."