Finale Güneş doğdu

Karşılaşmanın setlerini 25-21, 25-20 ve 25-22 ile kazanan Güneş Sigorta’da, Glinka 14, Maja Poljak 12 ve Nikolic 11 sayıyla oynayarak zafere imza attı.

ŞAMPİYONLAR Ligi son 6 maçında V.Güneş Sigorta TT, Eczacıbaşı VitrA’yı 3-0 yenerek final-four için dev bir adım attı. Devler Ligi finalinde iki aynı ülke ekibinin karşılaşamaması nedeniyle önceden eşleştirilen 2 ekipten Eczacıbaşı, nedense bir türlü istenilen oyunu sahaya yansıtamadı dün akşam. Ancak Vakıfbank’ın galibiyetini de sadece turuncu-beyazlıların kötü oynuna bağlamamak gerek.

Çünkü Güneş Sigorta, tam bir takım oyunu oynadı dün. Özellikle pasör Özge‘nin eline gelen 2. topları olabildiğince Gözde’ye atma isteğinden eser yoktu. Belki de pasörün bu topu ortak dağıtım isteği galibiyetin ana nedeniydi.

GLINKA BÖYLE İSTEDİ

OYUNA Poljak’ın sayıları ile iyi başlayan Vakıfbank olsa da Yevgeniya’nın servisleriyle Eczacıbaşı çabuk toparlanarak ilk teknik molada 8-6’yı gördü. Ancak daha sonra Poljak’ın tekrar devreye girmesi ve oyun 23-21’e geldiğinde Glinka’nın yerine oyuna giren Güldeniz’in 2 iyi servisi, seti Vakıfbank’a 25-21’le getirdi. İkinci bölüme ise Bahar’ın iyi servisleriyle başladı Güneş Sigorta: 3-0. Bu kez oyunun son bölümünü beklemeye hiç niyeti yoktu Vakıbank’ın. 2. teknik molada yakalanan 5 sayılık fark (16-11), setin sonuna da yansıdı: 25-20.

SON bölüm ise Neslihan’ın biraz daha akıllara geldiği bölümdü. Ancak bu da yeterli olmadı. Seti 25-22, maçı da 3-0 Güneş Sigorta kazandı. Ancak sanırım Vakfbank antrenörü Guidetti bile böyle bir sonucu beklemiyordu.

Vakıf’ın ilacı Guidetti - Murat YÜCEKÖK

ECZACIBAŞI VitrA’ya düne kadar Türkiye sınırları içersinde tek yenilgisini yaşatan Vakıfbank bunu alışkanlık haline getirdi. Bu kez lig değil Avrupa sahnesindeydi iki ezeli rakip. Kazanan Şampiyonlar Ligi’nde final-four’a çıkmayacaktı belki ama İstanbul’daki dörtlü final için büyük avantaj yakalayacaktı. Böyle bir atmosferde başladı maç. Ama Eczacı, Eczacı olalı böyle zulüm görmedi. Vakıfbank dün öyle bir kazandı ki, turuncu-beyazlılar bu sezon ilk kez bir maçı set bile alamadan tamamladı.

GÜLDEN OLMAYINCA..

Vakıfbank’ın İtalyan antrenörü Giovanni Guidetti de dersini belli ki iyi çalışmış. Cannes maçında sakatlanan Eczacıbaşı liberosu Gülden’in yokluğunda atılan her iyi servisin onlara sayı olarak döneceğinin farkındalığını takımına iyi yansıtmış.

AYRICA Guidetti’nin, rakibi yıkma planını orta oyuncuları Poljak ve Bahar üstüne yaptığı apaçık ortadaydı. Öyle ki pasör Özge, Poljak’ın her 2 numaraya yaptığı koşu da Hırvat oyuncuyu topla buluşturdu ve bunun meyvesini aldı.
ECZACIBAŞI cephesinde ise özellikle Gülden’in yokluğunda üst düzey bir takıma karşı nasıl bir reaksiyon vereceği merak konusuydu. Çünkü özellikle Şampiyonlar Ligi gibi bir arenada ellerinde libero oynatacak bir tek genç Serpil kaldı. Serpil işini başarıyla yaptı ancak sanırım turuncu-beyazlılar Gülden’in o saha içindeki heyecanını çok aradı.

Ama Eczacıbaşı’nın bu maçı kaybetmesinin asıl ana nedeni Neslihan gibi sadece Türkiye’nin değil, dünyanın sayılı pasör çaprazlarından olan bir oyuncuyu fazla kullanamaması ve bir türlü oyunun içine sokamamasıydı.

FINAL-four’un ev sahibi F.Bahçe Acıbadem sonraki turda rakibini bekliyor. Eczacıbaşı rövanş maçında da dünkü gibi oynarsa Vakıfbank’ın son dörde kalması işten bile değil...