Ekpe Udoh: İstanbul'a geleceğim

Kariyerine NBA takımlarından Utah Jazz'da devam eden, Fenerbahçe formasıyla lig ve THY Avrupa Ligi şampiyonluğu yaşan 31 yaşındaki basketbolcu TRTSpor'da yer alan röportajında Barbaros Tapan'ın sorularını yanıtladı.

- Obradovic ile çalıştın. Avrupa'nın en iyi antrenörlerinden birisi. Kendisinin antrenörlük anlayışıyla alakalı neler söylemek istersin?

"Oyun anlayışıyla, verdiği taktiklerle kesinlikle harika bir antrenör. Tüm yönleriyle harika bir antrenör. Ondan çok şey öğrendim. Onun başıkış açısıyla oyunu okuyabilmeyi öğrendim. Obradovic ile Fenerbahçe'de oynadığım iki sezonun ardından sanırım şu anda antrenörlük yapabilecek kapasiteye ulaştım bile deyebilirim O en iyilerden bir tanesi."

- En iyi arkadaşlarından biri olan Hidayet Türkoğlu ile Los Angeles'ta hep beraberdiniz ve Clippers forması altında da beraber oynadınız. Arkadaşlığınız nasıl gidiyor, hala konuşuyor musunuz?

"Tahminen her ay bir kere konuşuyoruz. Sohbet ederiz, birbirimizin ailelerine selam yollarız. Şu anda da zor bir görev üstlendi. Vakit buldukça mutlaka konuşuruz."

- İstanbul'da geçirdiğin zaman içerisinde favori mekanların nelerdi? En çok neleri özledin?

"Tabi ki yemeklerini. Yemeklerine çok düşkündüm İstanbul'dayken. Bogaz kenarındaki restorantlar, Bebek'te kahvaltı yaptığım mekan ve Fenerbahçe Stadı yakınlarındaki bir restaurant favori mekanlarımdı. Yemekler ve Türk halkı da bambaşkaydı. Tabii ki Fenerbahçe'nin taraftarı da harikaydı, onları da özlüyorum."

- Türk taraftarlar seni Savunma Bakanı olarak isimlendirmişti. Bilgisayar oyunlarındaki rumuzlarını da Ekpe yapan çok sayıda taraftar var. Bunu biliyor muydun?

"Benim de bilgisayar oyunlarına düşkünlüğüm var. Genç oyuncular maçları çok dikkatle izleyerem savunmadaki prensipleri hızla öğreniyorlar. takım arkadaşına yardıma gideceğin taraftar, topun sahadaki yerine göre değişen savunma yerleşimine kadar herşeyi çok çabuk öğreniyorlar. Böylece de savunmanın her kademesini özümseyebiliyorlar. Bunları yabalimek de tabii ki çok fazya çalışmayı gerektiriyor. Adanmanız gerekir. Fakat sonuçları da kesinlikle çok tatminkar. Benim için özellikle blok yaptığımda seyircilerin tezahüratlarını duymak gerçekten harika bir duygu."

- Basketbol kariyerine NBA'de başladın. Eurolig'de de harika işler başardın, şampiyon ve MVP oldun. Senin bakış açına göre NBA ile Eurolig arasındaki en büyük farklar nelerdir?

"NBA'deki oyuncuların hızları ve atletik yetenekleri çok üst seviyelerde. Alan savunmasını yaparken 3 saniye kuralının farklılığı, dünyanın en iyi oyuncularına karşı her akşam mücadele vermek ise en zorlayıcı farklardan biri. Arka arkaya iki gün yapılan maçlar ya da 5 günde 3 maç yapmak... Bunun gibi şeyler NBA ile Eurolig arasındaki farklar diyebilirim. Ancam en büyük farklar atletiklik ve oyun planları."

- Bildiğin üzere NBA'de çok yetenekli Türk oyuncular da var. Cedi Osman, Furkan Korkmaz, Ersan İlyasova. Bir arkadaşlığınız var mı onlarla?

"Furkan'la beraber hiç oynamadık ancak her gördüğümde sohbet ederiz. Geçen sene Cedi ile de sohbetimiz oldu. Ersan ile biraz daha yakınız diyebilirim. Milwaukee'de de beraber oynamıştık. Onunla da diyaloğum kopmadı. Sürekli görüşmüyorumz ama Milwaukee'de gayet iyi oynadığını biliyorum."

- Eurolig ve Fenerbahçe maçlarını takip edebiliyor musun? Hala Fenerbahçeli takım arkadaşlarınla diyalog kuruyor musun?

"En çok Boby Dixon ile görüşürüm, daha yakınız. Luigi Datome ve Ahmet ile de devamlı konuşuruz. Berk ile de devamlı konuşuruz. Şu anda Karşıyaka'da oynuyor. Hala arkadaşlıklarımı koruyorum. Bu yaz İstanbul'daydım. Muhtemelen önümüzdeki yaz da oradada olacağım. Nijerya'ya gitmeden önce bir kaç günümü Türkiye'de geçireceğim. Arkadaşlarımı da imkan bulduğumda ziyaret edeceğim."

"Fenerbahçe durmadan yoluna devam etmeli. Bun sene de takım gayet iyi durumda. Aynı özgüvenle bütün zorlu maçları oynamaları gerekiyor. Özellikle de Final Four çok önemli. Savaşmaya devam etmeliler."