Efes'in vedası

Ancak Real’in üç sayı yağmuruna bir türlü çare bulamayınca yenilgi kaçınılmaz oldu. Maccabi de kazanınca Efes, Avrupa Ligi’ne havlu attı

NEDEN hep basit hatalar bizi buluyor acaba? Dönüp maçı hatırlayınca aklımıza hep aynı saçma hatalar geliyor. İlk çeyrek sonunda Rakoçeviç’in faul hakkı bitmediği için rakibi durdurayım derken hediye ettiği 3 serbest atış mesela. Veya 3. çeyrek sonunda tam fırtına gibi esip 15 olan farkı 2’ye indirmişken 1 dakika içinde kullanılan 6 serbest atışta 0 isabet.

HADİ bunları geçtik. Son çeyrekte top trafiği ve disiplini ile ünlü Ettore Messina’nın Real Madrid’ine, üstelik maç boyunca çılgın gibi üçlük atmış Real Madrid’e alan savunması denedi Efes. 2 hücumda 2 dipten iki üçlük yedi. Hepsi tamam da en sonda bitime 3 saniye kala 3 sayı gerideyken kaçan üçlükte hücum ribaundunu alan Nachbar neden basket atar ki? Farkı 1’e indirmek o anda artık bir şey kazandırmaz ki. Hele de mola kalmamış ve bir daha taktik faul yapıp topu taşıma hakkı kalmamışken.

BİLE BİLE LADES

SPOR hatalarla dolu bir oyun. Ama neden acaba en basit hataları hep biz yapıyoruz? Kendi elimizle içine düştüğümüz çukurlardan 2 kat büyük gayret gösterip tırnaklarımızla kazıya kazıya çıkıp tekrar neden aynı çukurlara düşüyoruz? Genel olarak Türk takımlarının kaderi bu mu? Efor konusunda eksiğimiz yok fazlamız var. Coşkuyla performans patlaması yaşadığımız zaman durdurulamıyoruz. Ancak bir türlü üst düzey rakipler kadar organize, bilinçli ve homojen olamıyoruz. Ve miras olarak hep bu basit hataların içimizdeki ince sızısı kalıyor geriye. Kendi kendimize daha fazla zarar verdiğimizi bilmekten daha büyük hayâl kırıklığı mı olur?

İLK yarıda her şey Real Madrid savunmasının kontrolünde geçti. Efes adeta surlara çarpıp çarpıp geri döndü İspanyol savunması karşısında. Koca devrede tek asist yapabildi. 10-1 asist farkı sahadaki organizasyonu anlatmaya yetiyor. Oluşan 15 sayı fark azdı bile. İşte yine eforla, coşkuyla eritti Efes.

ÜST üste, üst üste top kayıplarına zorladı Real’i. Canını dişine takıp topları çaldı. Ama yine kendi hataları, biraz da Real’in iyi bir şut gününde olması ile Avrupa Ligi macerası yine erken sona erdi. Elenmek üzücü elbet ama insanın asıl tadını kaçıran, boğazında koca bir düğüm kalmasına yol açan sonuç değil, o sonucu bile bile, bir kez daha aynı kötü senaryoyla bizim yazmış olmamız.

Dün Real Madrid karşısında skor üretemeyen Ender Aslan, Top 16’da oynadığı maçlarda rakip potalara 11 sayı bırakarak 2.8’lik bir ortalamada kaldı.



HAKEMLER ERGİN HOCAYI ÇILDIRTTI

Kötü bir yönetim gösteren hakem triosuna maç boyunca büyük tepki gösteren Efes Pilsen antrenörü Ergin Ataman, maçın sonlarına doğru da maç saatini sürekli geç durduran masa hakemleriyle tartıştı.

EFES PİLSEN-REAL MADRID: 75-77

1. P: 19-23 2. P: 10-21 (29-44) 3. P: 23-12 (52-56) 4. P: 23-21

EFES PİLSEN: Kasun 13, Smith 13, Rakoçeviç 4, Shumpert, Kerem 7, Thornton 6, Kaya 7, Nachbar 12, Popoviç 2, Ermal 2, Santiago 9, Ender

REAL MADRID: Tomic 6, Prigioni 3, Hansen, Lavrinovic 11, Jaric 10, Reyes 12, Kaukenas, Garbajosa 16, Bullock 7, Llull 12

HAKEMLER: C.Doulou (Alm), E.Viator (Fra), O.Latisevs (Let)