Bu gurur kadınlarımızın

Bugüne kadar yaptığımız doğruların uzantısını finalde de yakalamayı bekliyorduk. Bunlar neydi diye hatırlarsak, McCoughtry’nin skor ve ribaunt katkısı, Pondexter’ın skor ve asist katkısı. Buna ek olarak da Matovic’in 3. skorer olarak sahada bulunması, Birsel’in organizasyonu ve Verameyenka’nın bu dörtlüyü tamamlaması. Bu bütünlük sağlandığı takdirde istenilen sonuçları elde etmek ve maçı kontrol etmek daha kolay oluyordu. İşte ilk periyotta bu bütünlük içerisinden sadece Matovic skor katkısı ortaya koydu. McCoughtry ve Pondexter’ın 7’de 0 isabet bulması hücum ritmimizi kaybetmemize ve periyodu 26-11 geride bitirmemize neden oldu.

Ev sahibi takım Pondexter ve McCoughtry’yi skordan uzakta tutup, uzun pozisyonunundaki Parker ve Gruda’nın atletizmlerini kullanarak avantajlı duruma geçti. Bu arada Taurasi de onları tamamlayan 3. oyuncu konumuna geldi. Maçın geri kalan kısmı inişler ve çıkışlarla devam etti. Angel’ı skor anlamında devreye soktuk, Matovic’i belli bir ritmde tuttuk ama bizi buralara kadar getiren takım lideri Pondexter’dan istediğimiz sayıları (14’te 0 isabetle oynadı) bulamadık.

Diğer yandan onun açığını kapatmak için gerekli olan skorları da diğer oyuncularımızdan yakalayamayınca rakibin hata yapmasını bekler bir şekilde maçı oynamak zorunda kaldık. Rakip şampiyonluk için kurulmuş bir takım olunca da maç başında verilen 15 sayılık fark hiçbir zaman kapanır pozisyona gelemedi.

REKABETİN ÖNEMİ

F.Bahçe son 2 sezonda Final Four içinde yer alıp, başarının istikrarı konusunda ülkemizdeki kadın basketboluna değer katmaya devam etti. Tabii ki burada G.Saray’la yaşanan rekabetin de bu başarıları sürekli kılmaktaki önemini de atlalamak lazım.

Bir parantez de F.Bahçe’nin koçu Iniguez’e açmak gerek. Takımı finale ve şampiyonluğa inandırarak büyük bir başarı gösterdi. Takımdaki oyuncular ve idari kadroyu da tebrik etmeyi de unutmamak gerekiyor.

Sonuç olarak bize bu heyecanı yaşatan ve onlarla gurur duyarak finale kadar gelme başarısı gösteren F.Bahçe Kadın Basketbolu’nun istikrarlı başarısını takdirle karşılıyoruz. 2014 yılında ülkemizde yapılacak Dünya Kadınlar Basketbol Şampiyonası öncesinde yaşanan bu haklı gurur belki de yeni yıldız adaylarımızın da zaman içerisinde sahnede yer almasını sağlayacaktır.