“Kuyt’a güzel bir uğurlama oldu. Hem kendisine hem ailesine plaketler verildi. Doğru olan da buydu. Ancak Emre olsun, Bekir olsun, Egemen olsun bizim gibi isimlere niye böyle bir jest yapılmadı bunu anlayamadık.”
NE Daum ne Zico ne Aragones ne Aykut Kocaman ne Ersun Yanal ne İsmail Kartal ondan vazgeçebildi. 12 yıl boyunca F.Bahçe’nin çatısı altından onlarca futbolcu geldi geçti, esame listesinde bir tek onun adı değişmedi. Tahmin etmek zor değil, Selçuk Şahin’den bahsediyoruz.
2003-2015 arası hizmet ettiği kulüpte nice kupalar kazandı, kulübün Avrupa’daki en parlak günlerinde kimi zaman sahada, bazen de kulübede hazır kıta bekledi. Vedası ise kendisi gibi sessiz sedasız oldu. Onun canını sıkan işte tam da buydu. FC Wil’e yelken açarken yaşadığı burukluğu, şampiy10 aracılığıyla dile getirdi, sessizliğini bir solukta okuyacağınız bu röportajla bozdu:
“DÜNYANIN neresine giderseniz gidin bir kulübe 12 yıl hizmet etmiş bir oyuncunun ayrılışı böyle olmamalıydı. Kendi adıma konuşuyorum ancak Emre olsun, Bekir olsun, Egemen olsun F.Bahçe maceramız böyle bitmemeliydi. Açıkçası üzgünüm, buruğum. Kuyt’a güzel bir veda oldu. Eşine, çocuklarına plaketler verildi. Bunu da hak etti. 3 sene boyunca takıma çok katkıları oldu. Güzel uğurlandı. Olması gereken fotoğraf buydu.”
'Karar değil şekil yanlış'
“BİZ niye Kuyt gibi uğurlanmadık, anlayamadık. 3 Temmuz, 5 şampiyonluk, 10 kupa gördüm. Kaçan şampiyonlukların yıkımını yaşadım. Yönetici olarak ben de böyle bir karar verebilirim ancak bunca yaşanmışlıklardan sonra gönderiliş şekli bu olmamalıydı. Demem o ki yabancı kuralı çıkmış, şampiyonluk kaçmış ve yeni bir takım kurma adına oyuncular yaşlanmış. Böyle bir karar çok doğru ama şekil yanlış.
BİZE de bir plaket verilse, uğurlansak daha güzel olurdu. Emre, F.Bahçe’nin Başakşehir maçında çok güzel duygular yaşadı. Taraftarlarla buluştu. Oyundan çıkarken uğurlama gibi oldu. Tribündeydim, yaşadığı duyguları hissettim. Bekir de cezalıydı ve yan yanaydık. O da duygulandı ve sahada olmak istedi. Emre’ye yapılan muhteşemdi. Taraftarı tebrik ederim.”
'Torpille kalmadım hocalar bırakmadı'
“ÇOK iyi oynadığım 2 maçın ardından da yedek kaldım. Ama bunları sorun edip, hocalara tavır yapmadım. Ama böyle oyuncular da gördüm. Hiçbir zaman kazanmadılar, kaybettiler. Benim için ‘Başkanın yeğeni, ondan oynuyor, torpilli’ bile dediler. Aziz başkanımla 12 yılda bir kere bile oturmuşluğum, özel yemek yemişliğimiz yoktur.
'Fernandao en iyisi'
“F.BAHÇE dünya çapında iki transfer yaptı. Nani ve van Persie’yi kim istemez ki? Nani beklentileri karşıladı ama Persie, Fernandao ile kıyaslanıyor. Bana göre bu senenin en iyi transferi bence Fernandao’dur. Tam bu lig için. Ben 12 yılda böyle bir oyuncuyla oynamadım. Çok kuvvetli, önüne top atıldığında giden, kafa atan, topu saklayan bir isim. Kadıköy’de hep o oynamalı.
HOCA çift santrfor düşündüğünde ikisinden de faydalanmak istedi ancak bizim kulübün yıllardır oynadığı bir sistem var. O da tek forvet arkasında 10 numara.”
BEN her zaman çok çalıştım ve F.Bahçe’de hocalarımızın raporları sayesinde kaldım. Hiçbir zaman da para problemi yaşamadım. Çünkü F.Bahçe’de hiçbir oyuncunun parası kalmaz.”
'Bu takım şampiyon olur'
“OYUNCU olarak ayrıldım ama taraftar olarak F.Bahçeli’yim. Kim bilir belki yolumuz kesişir. Bir görev verilir, verilmese de F.Bahçeli’yiz. Görüyorum ki taraftarın maçlara yoğun ilgisi var. Her zaman destek versinler, sabırlı olsunlar. Bu takım şampiyon olur.”