"Bıçakçı Türkiye'yi dünyaya rezil etti"
Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy, UEFA Başkanlık seçimlerinde federasyonlarının büyük rol oynadığını söyledi
Mövenpick Otel'de gerçekleştirilen ve Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy'un yanı sıra, Başkan vekilleri Kemal Kapulluoğlu ile Affan Keçeci, Genel Sekreter Lütfi Arıboğan, yardımcısı Metin Kazancıoğlu ile spor medyası temsilcilerinin katıldığı basınla sohbet toplantısında konuşan Ulusoy, federasyon başkanının sürekli gazetelerde ve televizyonlarda olmaması gerektiğini vurgulayarak, "Burada her konuşulana, her yazılana cevap vermek için oturmuyorum. Bir sene önce aday olduğumda neler yaşandığını herkes biliyor. Biz konuşmadıkça konuşanlar oldu. Biz hep kaos ve gerginlikten kaçtık. Ama kaos ve gerginlik yaratanlar oldu" dedi.
"PLATİNİ'Yİ UYARDIK"
Haluk Ulusoy, UEFA seçimleri öncesi 3 ay boyunca çalıştıklarını ifade ederek, "30'a yakın ülke dolaştık. Şenes Bey'in tekrar seçilmesi için girişimlerde bulunduk. Ancak UEFA Başkanlık seçimi için 2 aday vardı. İki adayın olduğu bir seçimde kimi destekleyeceğimiz son ana kadar saklanmalıydı. Çünkü birini destekleyeceğimizi açıklasak, diğer taraf Şenes Bey'e tavır alabilirdi. Biz başından beri Platini'yi destekliyorduk, ama bu hep gizli kaldı. Tavrımda ve tarzımda hiçbir zaman oynama olmadı. Platini ile aramızda 10 yıldır dostluk var. Kendisine inanıyoruz ve destek veriyoruz. Ancak neden destek verdiğimi soracaksınız, burada açıklamayacağım. UEFA'da yaşanan bazı olaylar var. Şu anda da Şenes Bey UEFA'da görev alıyor. Kendisinini zor duruma düşmesini istemeyiz. Benimle beraber olan ve 12 yıldır dostum olanlar var. Federasyon başkanlarıyla zaten söz birliği yapmıştık. Fransa'nın Lequipe gazetesine inadılar, bana inanmadılar. Bu beni üzdü. Platini'ye rey verdim. Başka destekte de bulundum kendisine. Barna seçimden dakikalar önce sonuç ne olur diye sordular, ben de Platini 4 oy farkla alır dedim. Seçimin neticesini bildik. UEFA Başkanlık seçimlerinde Türkiye Futbol Federasyonu rol oynadı. Şenes Bey'e 32 oy aldırdık. 27 Federasyon ile Romanya'da bir araya geldik ve söz birliği yaptık" dedi.
"BİZ MEKTUP YAZMADIK"
FIFA'nın Türkiye Futbol Federasyonu ve Spordan Sorumlu Devlet Bakanı'nı toplantıya çağırmasıyla ilgili olarak, "Bakanlığı FIFA'ya siz mi şikayet ettiniz" sorusuna ise Başkanvekili Kemal Kapulluoğlu cevap verdi. Kapulloğlu, FIFA ile Türkiye Futbol Federasyonu arasında çok sık yazışmalar olduğunu belirterek şunları söyledi: "FIFA'dan bir mektup aldık ve bunu kamuoyuna açıkladık. Ancak biz TFF olarak FIFA'ya "Bize müdahale ediyorlar, bizi kurtarın" diye bir mektup yazmadık. Hiçbir sözlü ve yazılı talebimiz olmadı. Biz özerk bir Federasyonuz. Ancak uluslararası bir alanda FIFA ve UEFA'ya bağlıyız. FIFA bir takım ilkeler belirledi ve ilkelerin uygun olmadığı konularnda da birçok ükeyle yazışmalarda bulundu. Sonuç olarak FIFA'ya kesinlikle Bakanlığımızla ilgili bir şikayette bulunmadık."
"SİYASETLE GELMEDİM"
"Geçen günlerde bir yazı okudum ve orada bana -Sen siyaset ile gelmedin mi?- diye soruluyordu. Ben buraya kademe kademe tırnaklarımla kazıyarak geldim. Mesut Yılmaz'a yakın olduğum şeklindeki dedikodular var. Mesut Bey benim Federasyon başkanı olmamda ya da herhangi bir şeyde hiç bir zaman rol oynamadı. Şenes bey başkanken o zaman da imzalar toplanmaya başlamıştı. Erken seçim isteniyordu. Gecenin 2'inde hanıma kalk dedim ! bavulumu hazırla ben yola çıkıyorum! dedim. Mersin'den başladım... Mersin-Kahramanmaraş-Ege-Orta Anadolu-İstanbul...Bir çok yer dolaştım. Sonuç olarak da 14 imzayı geri aldırttım ve genel kurul yapılamadı, Şenes Bey de görevinde kaldı. Ben hiç bir zaman oynamadım. O dönem Futbol Federasyonu Başkanvekili olmamda da siyasi bir şey yok. Abdullah Kiğılı'nın başkanlık dönemi öncesi Bakan Mehmet Ali Yılmaz "Sen başkanvekili olmalısın, seni herkes çok seviyor" dedi.
Ancak sayın Kiğılı'nın tercihi Ayhan Bermek'ten yanaymış. Ben Kiğılı ile konuşarak rahat olmasını söyledim. Kimi başkanvekili yapmak istiyorsan onu yap dedim. Kendisi Bermek'i istiyormuş. Ama bermek'in nazlandığını söyledi. Ben ise başkanvekilliği görevini istemektense gittim Ayhan Bermek'i buldum ve ikna ettim. Spor Bakanlığı'na 17.00'ye kadar yönetim kurulu listesinin verilmesi gerektiği için o son günde Ayhan Bermek'e ulaşılamadı. İkna ettiğimiz halde son gün kararını değiştirince ve telefonlara çıkmayınca ben devreye girmek zorunda kaldım"
"ÜZERİMDE BASKI VAR"
"Bunu herkes biliyor, büyük baskılar var. 1 sene önce bana destek verildi. 1 sene içinde ne oldu da neler değişti de bu duruma geldik. Kulüpler birliği toplantısından bir gün önce; bir kulüp başkanı ile konuştum ve kendisi bana "Sizden çok memnunuz, düzen geldi, kaos yok artık" dedi.
Ancak 1 gün sonra kulüpler birliği toplantısında kendisine genel kurula gidilsin dedirttiler.(Bu kişinin Konyaspor Başkanı Ahmet Şan olduğu iddia ediliyor...
"Bakan'a giderek bizzat görüştüm. Bana görevi bırakma dedi. Devam et dedi. Ne değişti ki ben seçime giremedim"
"TÜRKİYE'Yİ REZİL ETTİLER"
"Ben kendi yönetimimi kendim yaptığım sürece başkanlık yaparım. Seçimlerden önce bir akşam, Hüsnü Hayali, Murat Aksu, Hasan Doğan, Cihan Kamer'in bulunduğu bir ortamda, -Biri söylüyor, bir yazıyor ve liste yapılıyor. Federasyonun yönetim kurulu listesi yapılıyor. Ben de ayağa kalktım listeyi aldım ve ortadaki masaya attım. Arkadaşlar toplantı burada bitmiştir dedim ve listeyi kabul etmedim ama Levent Bıçakcı o listeyi kabul etti ve başkan oldu. Bu koltuğu ben kendim bıraktım. Kabul etseydim şu an rahat rahat görevi mi yapardım. Levent Bıçakcı yönetimine hiç aşağılayıcı söz etmedim. 18 ay görevde kaldılar. Hiç mi bir şey olmadı. Her yönüyle güzel mi geçti bu dönem. Şikeler gündeme gelmedi mi? Yüzlerce dosya bizi bekliyordu. Gelir gelmez onları karara bağladık. Dünya'ya bizi rezil ettiler. Organize bir şekilde Türkiye'yi rezil edildi. Ve bu durum unutuldu kapatıldı. Dünya kupasına gidemedik."
"SEÇİMDEN ÖNCE TEHDİT EDİLDİM"
"Bana tehdit geldi seçimden önce...Girme seçime kötü şeyler olur dediler. Ama ben bir kere ölmeyi tercih ederim. bin kere ölmem. Bu baskılar olmasaydı. daha fazla oy alırdım. Bu kesin. Sayın Bakan'ın seçimden 2 gün önce açıklaması var. Bir rapordan bahsetti. O raporda Haluk Ulusoy'un görev alması için bir sakınca görmedim. Ama delegeleri etkilediler. Bakan 12 defa genel kurul çağrısı yaptı. Baskı olmasa niye imzalar toplansın"