Beşiktaş'ın yenilgisi sonrası Santos'a büyük tepki!

Trendyol Süper Lig'in 30'uncu haftasında Beşiktaş, Antalyaspor'u konuk etti. Antalyaspor, Beşiktaş deplasmanından 2-1 galip ayrıldı.

Antalyaspor'un gollerini 5'inci dakikada Bünyamin Balcı ile 38'inci dakikada penaltıdan Adam Buksa kaydetti. Beşiktaş'ta fileleri 46'ncı dakikada Ernest Muçi havalandırdı. Beşiktaş'ın 90+11'inci dakikada kazandığı penaltıyı Milot Rashica gole çeviremedi.

Mücadele sonrası Milliyet Gazetesi yazarları siyah-beyazlı ekibin oyununu ve karşılaşmayı değerlendirdi.

Santos’un takımı kazanamaz! / Attila Gökçe

Yavaş yavaş kaybolan hedeflerle oluşan dramatik tabloyu bırakıp sahadaki oyuna bakarsak… Beşinci dakikada golü yediklerinde (tıpkı Gaziantep’i izledikleri gibi) Antalyapor’un 7-8 paslık zincirini seyrediyorlar. Sonrasında sağ bek Bünyamin’in geriden gelip Beşiktaş kalesinin önünde kendini göstermesi var. Safuri’nin asistiyle Beşiktaş’ın yemeye alıştığı gollerden birini izliyoruz.
Sonrasında VAR komedisini izliyoruz. Gedson Fernandes’in Bahadır’ı formadan çekip düşürmesi… O çekiş o kadar düşürücü değil ama hakemin takdirine bırakılmış bir pozisyon. Bahadır düşüyor. VAR hakemi Hakan Ceylan protokol dışında Burak Pakkan’ı incelemeye çağırıyor. Harcanan süre 1 dk.43 sn. Karar penaltı. Buksa beyaz noktadan ikinci golü atıyor. Peki soralım şimdi: Beşiktaş-Galatasaray maçında Köhn, Cenk Tosun’u çekerek düşürürken VAR oralı olmuyordu, değil mi? Bu VAR uygulamaları hiç sevmediğim işi yaptırıyor bana. Yazık! İlk yarıda oyunun yüz kızartıcı hali istatistiklerden okunuyor. Topla daha çok oynayan, şut atan, daha çok başarılı pasla sahayı kullanan kornerlerde daha çok köşeye giden Antalyaspor. Malum tiyatro “gibi yapmak sanatı”dır… Beşiktaşlılar da oynar gibi yapıyorlar. Oynamıyorlar.

İkinci yarıda Muçi ile buldukları gol maçı maç haline getiriyor. Beşiktaş sarsılıp kendine dönmüş gibi.
Son sahne oldukça ibret verici. Kaleci Mert’in de son bir gayretle rakip ceza alanına gidip kornere kafa koyması, Antalyasporlu rakibinin elinden penaltıya dönüşüyor. Gel de yanma Rasicha adına… Dengesini kaybedip topa ikinci defa dokununca ağları bulan topu hiçbir işe yaramıyor.
Asıl çaresizlik Fernando Santos’da… Birkaç hafta önce “Benim takımım kaybedemez” diyen Portekizli hoca, “Benim takımım kazanamaz” deseydi, doğru bir iddiada bulunmuş olurdu.

Santos’un takımı kazanamaz! / Attila Gökçe

Yavaş yavaş kaybolan hedeflerle oluşan dramatik tabloyu bırakıp sahadaki oyuna bakarsak… Beşinci dakikada golü yediklerinde (tıpkı Gaziantep’i izledikleri gibi) Antalyapor’un 7-8 paslık zincirini seyrediyorlar. Sonrasında sağ bek Bünyamin’in geriden gelip Beşiktaş kalesinin önünde kendini göstermesi var. Safuri’nin asistiyle Beşiktaş’ın yemeye alıştığı gollerden birini izliyoruz.
Sonrasında VAR komedisini izliyoruz. Gedson Fernandes’in Bahadır’ı formadan çekip düşürmesi… O çekiş o kadar düşürücü değil ama hakemin takdirine bırakılmış bir pozisyon. Bahadır düşüyor. VAR hakemi Hakan Ceylan protokol dışında Burak Pakkan’ı incelemeye çağırıyor. Harcanan süre 1 dk.43 sn. Karar penaltı. Buksa beyaz noktadan ikinci golü atıyor. Peki soralım şimdi: Beşiktaş-Galatasaray maçında Köhn, Cenk Tosun’u çekerek düşürürken VAR oralı olmuyordu, değil mi? Bu VAR uygulamaları hiç sevmediğim işi yaptırıyor bana. Yazık! İlk yarıda oyunun yüz kızartıcı hali istatistiklerden okunuyor. Topla daha çok oynayan, şut atan, daha çok başarılı pasla sahayı kullanan kornerlerde daha çok köşeye giden Antalyaspor. Malum tiyatro “gibi yapmak sanatı”dır… Beşiktaşlılar da oynar gibi yapıyorlar. Oynamıyorlar.

İkinci yarıda Muçi ile buldukları gol maçı maç haline getiriyor. Beşiktaş sarsılıp kendine dönmüş gibi.
Son sahne oldukça ibret verici. Kaleci Mert’in de son bir gayretle rakip ceza alanına gidip kornere kafa koyması, Antalyasporlu rakibinin elinden penaltıya dönüşüyor. Gel de yanma Rasicha adına… Dengesini kaybedip topa ikinci defa dokununca ağları bulan topu hiçbir işe yaramıyor.
Asıl çaresizlik Fernando Santos’da… Birkaç hafta önce “Benim takımım kaybedemez” diyen Portekizli hoca, “Benim takımım kazanamaz” deseydi, doğru bir iddiada bulunmuş olurdu.