Bafetimbi Gomis: Krallıkta rakibim var şampiyonlukta yok
Gomis, Tudor sonrası Fatih Terim yönetiminde yaşanan atmosferi anlattı..
Süper Lig’in ilk yarısında attığı 14 golle Galatasaray’ı zirve yarışında tutan, gol krallığının en büyük adaylarından, Sarı-Kırmızılı taraftarların sevgilisi Bafetimbi Gomis, Antalya kampında soruları yanıtladı.
İşte o çok konuşulacak röportaj...
"Daha fazla kupa istiyor"
Takımın başına Fatih Terim geldi. Kendisini yeni yeni tanıyorsun. Fatih Terim için ilk izlenimlerin nelerdir?
“Benim için Fatih Terim tanıtılması ya da hakkında konuşulması gereken bir hoca değil. Çünkü kazandığı büyük başarılar ortada. Türkiye’nin en iyi hocalarından bir tanesi hatta en iyisi. Geçmişte yüz yüze tanışma fırsatı olmadı ancak kulübe geldiğinden beri olumlu bir hava estiriyor. Lider bir hoca ve oyuncuları peşinden sürüklüyor. Eski hocamız için tabii ki üzgünüm ancak gerçekler bunlar. Yeni duruma adapte olmamız lazım.”
‘İkimiz de kupaları istiyoruz’
“Fatih Terim’in çok fazla tecrübesi var. Ben de buraya başarılar elde etmeye geldim onun da aynı hedefleri olduğunu düşünüyorum. O da daha fazla başarı ve kupa istiyor. Bu nedenden dolayı artık bu yönde çalışmalarımızı sürdürüyoruz ve gün geçtikçe daha fazla gelişiyoruz. Fatih hocanın gelişinden sonra taraftarın da daha fazla desteğini almaya başladık. Onlar da daha fazla arkamızda duruyor. İlerleyen dönemde bütün maçları kazanan bir Galatasaray haline geleceğimizidüşünüyorum.”
"Kıvamı tutturmak zor oldu"
Ligin ilk yarısı için hem takımın hem de senin performansını değerlendirir misin?
“Bu sene yeni bir takım kuruldu. Çok fazla yeni oyuncu geldi. Açıkçası kıvamı tutturmak bir hayli zordu. Ve biz bu kıvamı tutturmak için elimizden geleni yaptık. Bazı maçlarda kaybettik ama bizim yeni bir takım olduğumuzu göz önünde bulundurmamız lazım. Bununla birlikte kaybetmemizin bir başka nedeni de Türk Ligi’nin zor bir lig olması. Açıkçası dört büyük takımların dışındaki takımların da büyük takımları yenebileceği bir ortam oluşmuştu. Şimdi bundan sonrasına bakıp elimizden gelenin en iyisini yapmak zorundayız.”
"Evra Galatasaray'ın büyüklüğünü anlattı"
Evra’nın ismi hem yabancı basında hem de Türk basınında Galatasaray ile anılıyor. Bu iddia için neler söyleyebilirsin. Evra ile bu konu hakkında konuştun mu?
“Evra ile Galatasaray’a gelmeden önce konuşmuştum. Ve ona Galatasaray’a geleceğimi söylemiştim. O da o dönemde Marsilya’ya gelmek istiyordu. O da bana keşke gitmeseydin beraber aynı takım içerisinde oynasak demişti.b Ancak gidiş kararımı aldıktan sonra bana ‘Oraya gittiğinde Galatasaray’ın ne kadar büyük bir takım olduğunu kendin göreceksin. Şampiyonlar Ligi’nde birçok kez karşılaştım ve mükemmel bir taraftarı olduğunu gördüm’ dedi ve beni tebrik etti. Şu anda bildiğim kadarıyla Dubai’de yeni bir takım bulmak ve hazırlanmak için çalışmalar yapıyor. Ancak ben tabii ki burada karar verecek konumda değilim. Burada kararı verecek olan kişi hocamız. Hocamız takımın eksik gördüğü yerlere en doğru isimleri alacaktır.”
Evra ve Gomis, Marsilya’da birlikte oynamıştı.
‘Buraya gelirse memnun olurum’
“Şunu da gözden kaçırmamak gerekiyor ki Evra gittiği her yerde başarıyı elde etmiş bir oyuncu. Son yaşanan taraftar olayı ile gündeme gelmiş olabilir ancak bu olaya fokuslanmaktan çok kariyerine bakmak gerekiyor. Buraya gelmesinden memnun olurum. Çünkü lider ruhlu bir oyuncu ve bize katkı yapacaktır. Ama az önce de belirttiğim gibi burada hiyerarşik bir düzen var. Ben
burada sadece bir oyuncuyum. En doğru kararı hocamız verecektir. Takımın iyiliği için ne gerekiyorsa onu yapacaktır.”
"Fenerbahçe maçını kazanamamak üzdü"
Ligin ilk yarısındaki maçları göz önüne aldığın zaman en üzüldüğün maç hangisiydi? Ve İlk yarıda en fazla zorlandığın savunma oyuncusu kimdi?
“Evimizde oynadığımız Fenerbahçe maçını kazanamamak beni çok üzdü. Kaybetme konusunda ise Malatyaspor’a yenilmemiz çok üzücüydü. Bunun yanı sıra Göztepe galibiyeti en sevindiğim olaydı. Zor bir haftaydı bizim için. Çok fazla değişiklik oldu. Ve bu değişikliklerin yüzünden kaybedebilirdik. Bütün sezon çok çalıştık ve bu maçı kazanamasaydık puan farkı açılabilirdi. Emeklerimiz heba olacaktı. Aslında bütün çalışmalarımızın meyvesi olarak sahaya çıktık ve kazandık. Böylelikle bir puan farkı konsolide ettik. Bu beni çok mutlu etti. Defans konusunda gelirsek özellikle beni zorlayan bir isim olmadı. Çünkü Türkiye’de çok fazla sayıda oyuncu var. Bunu görmek gerekiyor. Defans oyuncuların birçoğu çok kaliteli. Saldırgan ve agresif bir şekilde oynuyorlar. Dolayısıyla birini diğerinden ayırmam mümkün değil.”
Gomis’ten, krallık yarışındaki rakipleri Burak ve Jahovic’e mesaj: Onların şampiyonluk şansı var mı!
“Gol atarsam tabii ki bundan keyif alıyorum. Ancak kupa almak en önemlisi. Diğer oyuncular gol krallığında ilerliyorlar ama hepsinin takımında şampiyon olma gibi bir hedefi var mı, orası
tartışılır”
Gol krallığı yarışında birçok rakibin var? Bu yarış için neler söyleyebilirsin?
“Yarışla ilgili açıkçası çok fazla bir şey söyleyemem. Kendi açımdan baktığım zaman Galatasaray’a geliş amacım belli. Gol atmaktan çok burada kupalar kaldırmak. Gol atarsam bundan tabii ki keyif alıyorum. Ancak kupa almak en önemlisi. Diğer oyuncular gol krallığında ilerliyorlar ama hepsinin takımında şampiyon olma gibi bir hedefi var mı? Orası tartışılır. Ben gol atmasam dahi bu takımın şampiyon olması benim için en önemli değer. Dolayısıyla bu sene takımın şampiyon olması ve gelecek sezon Şampiyonlar Ligi’ne gitmesi en büyük hedefim. Taraftarların da bu
şekilde düşündüğünü düşünüyorum.”
‘Aleyna’nın şarkısını çekinerek söylüyorum!’
Aleyna Tilki’nin ‘Sen olsan bari’ şarkısı ile özdeşleştin ve gol sevincin de çok konuşuluyor. Bu durum için neler söylersin?
“Aleyna Tilki’nin bu şarkısını aslında biraz da çekinerek kullanıyorum. Çünkü bu onun şarkısı ve şarkı artık benimle özdeşleşmeye başladı. O yüzden ondan biraz çekiniyorum. Ancak bu şarkının bu kadar genç ve başarılı biri tarafından söylenmesi çok hoşuma gidiyor. Bu kadar genç yaşta bu kadar başarılı olması çok güzel bir şey. Sevincimle ilgili şunu söyleyebilirim, ben bu sevinç için de Galatasaray’ı seçtim. İstanbul’un bütün kulüpleri ile ilgili görüşme şansım oldu. Ancak Galatasaray’la görüştüğüm zaman kendimin Galatasaray’la ne kadar özdeşleştiğini gördüm...”
‘Beşiktaş ve Fenerliler bana merhaba diyor'
Futbol dışında neler yapıyorsun? Türkiye’ye alışabildin mi? Neler yapmaktan hoşlanıyorsun?
“Açıkçası Türkiye’yi gezmeye çok fazla fırsatım olmadı. Çünkü çok fazla maça çıkıyoruz ve sadece maçlara gittiğimiz şehirleri görebiliyorum oralarda da gezme fırsatım olmuyor. Türkiye ve İstanbul’u çok seviyorum. İstanbul’a aşık olduğumu da söyleyebilirim. İnsanların bana yaklaşımları, sıcak davranmaları, hoşgörüleri, misafirperverlikleri çok hoşuma gidiyor. Tabii bunu sadece Galatasaraylılar değil Beşiktaş ve Fenerbahçeliler de yapıyor. Sokakta karşılaştığımızda merhaba diyorlar ve konuşma geçiyor aramızda. Bu beni çok fazla etkiledi. Daha önce görmediğim bir şeydi.”
'Kendimi elçi olarak görüyorum’
“Avrupa’da, Türkiye için anlatılan imaj bu şekilde olmadığı için ben de kendimi Türkiye’nin bir elçisi olarak gördüğüm için Fransa’ya ve Avrupa’ya gittiğim zaman gördüğüm tüm iyi izlenimleri anlatıyorum. Anlatılan yanlış şeyleri düzeltiyorum. Dolayısıyla insanlar da şaşırıyorlar. Hatta onlara Türkiye’de Fransa’da olduğumdan daha güvende yaşadığımı söylüyorum. Ailem ve ben buraya çok çabuk adapte olduysak eğer aslında bu karşılıklı olarak yaşadığımız sıcak ilişkiden kaynaklanıyor.”
(Fanatik)