Gazete Vatan Logo
FutbolArif Erdem'den Beşiktaş itirafı

Arif Erdem'den Beşiktaş itirafı

Arif Erdem tarihe geçen İstanbul maçında G.Saray’a kazandırdığı penaltı için yıllar sonra konuştu...

Arif Erdem'den Beşiktaş itirafı

Galatasaray'ın ve Milli Takım'ın efsane yıldızı Arif Erdem bir çok merak edilen konuyu anlattı. Futbolseverlerin aklında attığı birbirinden güzel gollerin yanı sıra ‘Kendini yere atan adam' olarak da yer edinen Arif Erdem, bu yakıştırma ile ilgili şunları söyledi:

Penaltılar sonrası yaşadıklarım 15 yılıma mal oldu. Nereye gitsem ‘Arif sen de ne güzel kendini yere atardın' diyorlar. Oysa futbol hayatım boyunca yaşadığım iki penaltı tüm bunlara neden oldu. Ben süratli, ama sakatlanmaktan çok korkan, ürkek bir futbolcuydum. İstanbulspor ve Kocaelispor maçlarındaki iki haksız penaltı benim adımı çıkarttı. Benim gibi hızı olan Rıdvan Dilmen, Selçuk Yula da takımlarına birçok penaltı kazandırmıştır. Ancak nedense benim adım çıktı. Birçok maçta pozisyon gerçek penaltı olmasına, darbeden şişen ayağımı göstermeme rağmen hakemler bana ‘Ne yapalım Arif senin adın çıkmış bir kere' dediler.

UZAKTAN YAKINDAN ALAKASI YOK

İşte eski yıldız futbolcunun adının çıkmasına neden iki maçla ilgili sözleri: İstanbulspor maçında Engin ayağını kaldırdı, ben de ondan sıyrılıp topun peşinden koşmak istedim. Engin'in ayağından kaçarken dengemi kaybettim. Düşerken elimin baş parmağı çime takıldı, dirseğimden de ‘Çat' diye bir ses çıktı. O acıyla kendimi yere bıraktım. Amacım penaltı almak filan değildi. Ama ben acıyla kıvranırken bir baktım ki hakem penaltı noktasını gösteriyor. Aslında pozisyonun kesinlikte penaltıyla uzaktan yakından hiçbir alakası yoktu. Ben orada ‘Hocam bu pozisyon penaltı değil' diyemezdim ki. Şimdiki aklım olsa da ‘penaltı değil' diyemezdim. Bütün stat dolu, takım şampiyonluğa gidiyor. Maç 2-2 ve son saniye. Nasıl derim bunu. Bu temdit penaltısıyla adım ‘Penaltıcı Arif'e çıktı.

SAFTIG BANA TAKTI

Reinhard Saftig Kocaelispor'u çalıştırırken bir kupa maçında stoperleri Osman'la biraz zıtlaştık. Onu futbolcu tabiriyle ‘çizmek' istedim. Gaddar olan bu futbolcunun canını acıtmak için onun omuzuna kramponlarımın arka vidalarını taktım. Sonra da kendim dengemi kaybederek yere düştüm. Hakem bu pozisyona penaltı çaldı. Kesinlikle penaltı değildi ama hakem verdi. Haksız bir penaltıydı ama benim amacım penaltı almak değildi ki. Sonra Saftig bizim takımın başına geldi ve o olaydan ötürü bana taktı. Beni hep yedek oturttu. Ancak taraftar ‘Arif sahaya' diye tezahürat yapınca beni oyuna alıyordu. Saftig'le yıldızım hiç barışmadı. Takımı şampiyon yapan ertesi yıl da takımı ilk yarı lider noktaya getiren Hollmann'ı yollayıp yerine Kocaelispor'un başındaki Reinhard Saftig getirilmesi Galatasaray için zaten tarihi bir hataydı.

DÜNYA KUPASI'NI KAZANMALIYDIK

Dünya üçüncüsü olan milli takım çok uyumlu ve başarılı bir ekipti. Karşımıza Kostarika, G.Kore, Çin, Japonya değil de Avrupa takımları çıkması bir şans olarak değerlendirildi. G. Kore, Japonya'yı evlerinde yenmek kolay mı? Brezilya ile dişe diş oynadık, elimizden kaçırdık. Finalde Brezilya Almanya'yı bile ezdi ama bizi ezemedi. O takım kupayı getirebilecek güçte bir takımdı. O şans yakalanmıştı belki de tarih boyu o şans bizim ayağımıza gelmeyecektir.

ŞİKEDEN KURTULALIM

Ülkemiz şu kara lekeden kurtulmalı. Şike gibi bir kara leke her nasıl yapılacaksa yapılmalı ve temizlenmeli. Futbolun hiç tadı tuzu kalmadı. Kimileri ‘Şike var' kimileri ‘Yok' diyor. Varsa bu işi yapanlar silinmeli, kazınmalı. Bu pastadan nemalanmak isteyen insanlar engellenmeli.

NEDEN VEKİL OLDU Kİ?

Hakan Şükür'le zaman zaman konuşuyoruz. Ben şahsen Hakan Şükür'ün milletvekili olmasına bir mana getiremedim. Ne gerek vardı ki. Hakan Şükür'ün milletvekili olmaya ihtiyacı mı vardı? Milletvekili olduktan sonra daha çok zarar gördü bence. Futbol Federasyonu içinde üst göreve gelse daha iyiydi.

BEŞİKTAŞ'A SEMPATİM VAR

Çocukluğum Zeytinburnu'nda geçti. Semtimizde arkadaşlarımın çoğu Beşiktaşlıydı. Ben de onlarla birlikte birçok kez Beşiktaş maçlarına gittim. Beşiktaş'a karşı her zaman bir sempatim olmuştur, hala da vardır

ŞAMPİYONLAR LİGİ'Nİ KAZANABİLİRDİK

Arif Erdem “UEFA Kupasına giden yolda Yönetim Kurulu görevini layıkıyla yapmamış olsa da takımın yakaladığı başarıyla onlar da başarılı olarak kabul edildi” dedi.
Galatasaray'la UEFA Kupası'nı kaldıran kadroda yerini alan Arif Erdem, kendilerine verilen sözlerin tutulmaması nedeniyle o efsane kadronun dağıldığının altını çizip “UEFA Kupasına giden yolda Yönetim Kurulu görevini layıkıyla yapmamış olsa da takımın yakaladığı başarıyla onlar da başarılı olarak kabul edildi. O takım bozulmayıp, birkaç önemli takviyeyle devam ettirilebilseydi bugün Galatasaray'ın müzesinde belki de bir Şampiyonlar Ligi Kupası olabilirdi. Takım olarak gözü kapalı oynayabilecek kadar uyumlu bir ekiptik” diye konuştu.

ŞANS ESERİ KURULMADI

Türk futbol tarihinin en büyük kulüp başarısına imza atan takımın şans eseri kurulmadığını da belirten Erdem “O gençler 1993 yılında Fransa'da Akdeniz Oyunları şampiyonu oldu. Aramıza katılan yabancı futbolcular da çok karakterli çıktılar” ifadelerini kullandı.

14 KUPALI KARİYER

Mahalle takımı Yeşilılgazspor'da oynarken 15 yaşında 20 top karşılığında Zeytinburnuspor'a transfer olan Arif Erdem, 17 yaşındayken Teknik Direktörü Ömer Kaner'in ısrarla Fenerbahçe'ye yollamak istemesine rağmen dönemin Galatasaray'ı yöneticisi Yurdaşen Karahasan sayesinde sarı kırmızılı camiaya adım attı. 8 şampiyonluk, 1 UEFA kupası, 1 Süper Kupa, 4 Türkiye Kupası, 60 kez milli takımda forma giyen ve 13 gol atan Arif bir Dünya üçüncülüğü bir kez de Avrupa çeyrek final maçı oynadı. 2001-02 sezonunda 21 gol atarak İlhan Mansız'l birlikte Süper Lig gol krallığını paylaştı. Arif Erdem ayrıca Süper ligde 105 gol atarak 100'ler kulübüne girmeyi başardı.

(Hürriyet)

Haberin Devamı