'Alex, Türk olsa takıma almazdım'
A Milli Futbol Takımı Teknik DirektörüAbdullah Avcı, Süper Final Şampiyonluk Grubu maçlarında tribün olayları ve farklı olayların çıkmasının Türk futbolu adına üzüntü verici olduğunu söyledi.
Doğuş Üniversitesi’nde düzenlenen ”Türk Milli Takımı’nın geleceği” konulu söyleşiye katılan Abdullah Avcı, Türk futbolunun önemli 4 kulübünün Süper Final’i ilk kez oynadığını belirterek, ”Oynanan iki maçı da canlı izledim. Fenerbahçe-Trabzonspor maçında Fenerbahçe biraz ön plana çıktı. Dünkü maç enteresan başladı. Galatasaray’ın bıraktığı yerden devam ediyor gibi görüntüsü var. İki maçta bir taraftan tribün olayları, bir taraftan farklı olayların çıkması Türk futbolu adına üzüntü verici. Türkiye’nin önemli 4 kulübü ilk kez Süper Final oynuyor. Biraz daha oyunun keyfine, sonucuna, oynanan oyunlara bakmanın, sonucu ne olursa olsun bunu güzel duyguyla yaşamanın daha doğru olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
-Emre konusu-
Fenerbahçeli futbolcu Emre Belözoğlu ve Trabzonsporlu Didier Zokora arasında yaşanan olayların hatırlatılması üzerine Avcı, şunları söyledi:
”Emre’yi uzun süredir tanıyorum. Saha dışında inanılmaz derecede olumlu ve pozitif yanları olan bir insan. Sahanın içinde bazen bir takım sıkıntılı pozisyonlara düştüğü durumlar oluştu. Son maçtan sonra görüşmedim. Konunun açılımının ne olduğunu bilmiyorum ama böyle bir durumun kamuoyunun bu kadar gündemine gelmesi hoş değil. Konunun detaylarını bilmiyorum. Kamuoyu devamlı bununla meşgul oluyor. Bununla çok meşgul olup da futbolun dışına çıkmak da üzücü. İki tarafı da dinlemek lazım. Detaylı şekilde empati yapıp onların yerine kendimizi koymamız lazım. Probleme problemle değil çözümle gitmek lazım. Umarım camialar, kişiler bu olaylardan yıpranmadan çıkarlar. Emre ile görüşeceğim, kardeşim, oyuncum. Her oyuncumla örüştüğüm gibi onunla da görüşeceğim.”
-Galatasaray-Fenerbahçe derbisi-
Abdullah Avcı, Galatasaray ile Fenerbahçe arasında hafta sonunda oynanacak derbi maçla ilgili görüşlerinin sorulması üzerine de, ”Türk Telekom Arena’da güzel bir maç olacak. Enteresan maçlar olabiliyor. Galatasaray yenip belki koparmak isteyecek. Fenerbahçe yenerse ibre belki o tarafa dönecek. Sadece oyunun konuşulduğu çok güzel bir müsabaka olmasını diliyorum. Hak edenin kazanacağı bir oyun olsun, biz de güzel bir maç seyretmek için oraya gideceğiz” şeklinde konuştu.
-”Barcelona keyif veriyor”-
Söyleşide bir öğrencinin ”Barcelona, Manchester United, Real Madrid, hangisinde teknik direktör olmak istersiniz?” sorusuna Avcı, ”Barcelona’nın oyunu bana keyif veriyor. Teklif olmaz da, olursa bir şeye karışmam zaten, sahada oynuyorlar” diye esprili bir yanıt verdi.
Barcelona’yı eskiden beri keyifle seyrettiğini kaydeden Avcı, ”Ama şimdi işi daha da abarttılar” dedi.
-”Milli takım kapısı herkese açık”-
Avcı, bir öğrencinin ”Daha önce ’Engin Baytar gibi bir oyuncuyla çalışmak Allah bana nasip etmesin’ demiştiniz. Engin, Fatih Terim ile bir değişime girdi. Milli takıma almayı düşünür müsünüz?” sorusu üzerine, ”O dönemde Engin’le bir araya geldik konuştuk, problemimiz yok. Milli takım kapısı herkese açıktır. Bunun örnekleri var. Metin Tekin futbolu bırakıyordu. Fatih Terim tek maçlık çağırdı. Yusuf Şimşek futbolu bırakıyordu, bir milli maçın kadrosunda yer aldı. Her oyuncuya kapımız açık, zaman içinde bunu değerlendireceğiz. Zaman zaman bazı oyuncuların durumları ile ilgili sorular soruluyor. Formayı hak edene vereceğiz” diye konuştu.
-”Alex olsa milli takıma alır mıydınız?”-
Abdullah Avcı, geçmişte Mehmet Aurelio’nun milli takımda oynadığının hatırlatılıp, ”Aynı durum Alex için geçerli olsa kadroya alır mıydınız?” sorusuna, ”Yaşı ufak oyunculara açığız. Alex, Türk futboluna çok önemli katkılar veriyor ama milli takımla ilgili bir düşüncemiz olmazdı” yanıtını verdi.
Mehmet Topuz ile ilgili bir soruya da Avcı, ”Mehmet Topuz, Fenerbahçe’de istikrarlı oynuyor. Herkesi değerlendiriyoruz. Herkesin performansını masa üstüne yatırıyoruz. Her oyuncuya milli takımımızın kapısı açık” dedi.
-”Altyapı ile ilgili problemleri çözmemiz gerekiyor”-
Avcı, Türk futbolunun altyapısıyla ilgili bir takım problemleri çözmeleri gerektiğini belirterek, şöyle devam etti:
”Altyapılarda çalışmış biri olarak Almanya’da da araştırmalar yaptım. Arada farklar var. Okul eğitimi ve futbol eğitimini bir arada çözmemiz gerekiyor. Sadece TFF ile değil, bunun devlet politikası olması lazım. Şu anda buna destek olabilecek bir devlet var. Ülke olarak herkes çok yetenekli olduğumuzu ifade ediyor. Kulüplerin patronları olabilir ama birimlerin başında profesyoneller olmalı. Gençlik geliştirme merkezlerine yatırım yapmak ve karşılığını almak bir süreçtir. Altyapılarda kulüp bazında uluslararası maçlar oynayamıyoruz. 15-16 yaşlarda takımlarımız uluslararası maçlar yapmıyor. Bizde milli takıma gelen oyuncu uluslararası maç oynuyor. Bunları yapmazsak istikrarlı bir takım olamayız.”