Akif Çağatay Kılıç: "Cezasını sonuna kadar çekersiniz"
Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, milli halterci Nurcan Taylan'ın biyolojik pasaportunda "yasaklı madde" tespit edilmesine ilişkin, "Dopingle yakalanırsanız bunun cezasını sonuna kadar çekersiniz." dedi.
Bakan Kılıç, Mustafa Dağıstanlı Spor Salonu'nda 2017 İşitme Engelliler Olimpiyat Oyunları hakkında basın toplantısı düzenledi.
Türkiye'nin her şart altında uluslararası organizasyonları düzenlemeye alışık olduğu bir dönem yaşadığını belirten Kılıç, daha önce Mersin'de Akdeniz Oyunları, İstanbul'da, Ankara'da, Antalya'da, Trabzon'da, ülkenin farklı bölgelerinde yapılan organizasyonlar bulunduğunu anlattı.
Samsun'da gelecek yıl da İşitme Engelliler Olimpiyatı'nın gerçekleştirileceğini hatırlatan Kılıç, bunun dünyadaki olimpik ve paralimpikten sonra gelen en kapsamlı organizasyon olduğunu kaydetti.
Dünyadaki en çok katılımlı üçüncü büyük organizasyon olduğuna dikkati çeken Kılıç, "Önümüzdeki temmuz ayında Samsun'da 3 farklı organizasyon olacak. 16-24 Temmuz tarihlerinde plaj voleybolu, masa tenisi, judo, karate ve tekvando olmak üzere 5 branşta dünya şampiyonaları gerçekleştirilecek. Bu organizasyonların bir sene sonraki İşitme Engelliler Olimpiyatları'ndan önce yapılmasının sebebi, hem Samsunumuzun hem ülkemizin hazırlanması hem de gelecek yabancı misafirlerimizin kentin güzelliklerini, spor altyapısını görmeleri için fırsat olmasıdır." ifadelerini kullandı.
Olimpiyatlar için hazırlanan logonun da dünyada çok büyük beğeni topladığını vurgulayan Kılıç, özellikle Uluslararası Olimpiyat Komitesi Başkanı Thomas Bach'ın logoyu çok beğendiğini dile getirdiğini söyledi.
"Dopinge karşı 'sıfır tolerans' duruşumuz var"
Bakan Kılıç, bir basın mensubunun, iki kez dopingli çıkan ve ağır cezalara çarptırılan halterci Nurcan Taylan'ın biyolojik pasaportunda "yasaklı madde" tespit edilmesine yönelik görüşlerini sorması üzerine, göreve başladığından bu yana dopinge karşı "sıfır tolerans" duruşlarını sürekli dile getirdiklerini bildirdi.
Bunun hem ülke olarak hem de hükümetlerinin ve bakanlıklarının ortaya koyduğu bir duruş olduğunun altını çizen Kılıç, şöyle devam etti:
"Maalesef Nurcan Taylan, 2008 yılında Pekin'de katıldığı olimpiyatlarda sıfır çekmişti. Orada alınan ilk numunesinde herhangi olumsuz bir maddeye rastlanmamıştı fakat son zamanlarda dünya spor camiasında yaşanan gelişmeleri hepiniz yakından takip ediyorsunuz. Daha önce Uluslararası Atletizm Federasyonları Birliği Başkanı Lamine Diack'ın istifa süreci ile sonuçlanan bir skandal yaşandı. Maddi gelirler karşılığında birtakım olumsuzluklar ve sportmenlik dışı hareketlerin yapıldığı doping ile alakalı, numune ve testlerde oynamalar yapıldığı iddiaları doğrultusunda WADA'nın da raporunun arkasından Diack istifa etmek durumunda kalmıştır. Daha sonra dünya spor camiası içerisinde ünlü sporcuların da birtakım yasaklı maddelere yakalanmış olması ile devam eden süreçte Uluslararası Olimpiyat Komitesi, 2016 Rio Olimpiyatları öncesi çok ciddi çalışma ile 2008, 2012 Yaz Olimpiyatları ile ilgili numuneleri tekrar gözden geçirme kararı almıştır."
"Dopingle mücadele topyekun yapılması gereken bir mücadeledir"
"Maalesef WADA, 2008 Pekin Olimpiyatları'nda Nurcan Taylan'a yeni yapılan incelemelerde olumsuz bir sonuçla karşılaştı." diyen Akif Çağatay Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sporcumuz şu an bir hazırlık evresi geçiriyordu. 2016 Rio Olimpiyatları'na katılım noktasındaki takımımızın isimleri henüz bildirilmemiş durumda. Ülke ismi vermeyeceğim ama son Dünya Halter Şampiyonalarında yapılan numune araştırmalarında önemli yerlere sahip ülkeler olimpiyatlara katılmaktan men edilmiş durumdalar. Tabii ki biz kendi sporcularımızın bu tür olumsuzluklarla anılmasını, bu tip bir olumsuzlukla karşı karşıya kalmak istemeyiz. 2012 Olimpiyatları'ndan sonra çok ciddi bir yüzleşme ve çalışmayla karşı karşıya olduk, hiçbir şey saklamadık. Sporcu, dopingle mücadelenin ve anılmanın görünen yüzüdür. Sporcuyu yetiştiren, ona destek veren antrenör, doktor, psikiyatrist yeni ekibinin de sorumlulukları vardır. Demek ki sporcumuza doğru hazırlanması noktasında yeterince katkı verememişler. Onların da sorumlulukları vardır. Dopingle mücadele topyekun yapılması gereken bir mücadeledir."
"WADA tarafından kara listede olan bir ülke değiliz"
Kendilerini eleştirmek isteyenlerin yine dopingi ön plana çıkarıp birtakım eleştirileri gündeme getireceğini belirten Kılıç, bunun doğru olmadığını vurguladı.
"Dünyada çok önemli sporcular bununla yakalanmışsa ve mücadele ediliyorsa bizim yaptığımız mücadelenin de ortaya konulması lazım." diyen Kılıç, şöyle konuştu:
"Daha önce ülkemizde yaşadığımız sıkıntılar vardı ama biz onlarla yüzleştik. Bu yüzleşmenin neticesinde biz şu anda WADA tarafından kara listede olan bir ülke değiliz. Biz mücadelemizi yapan bir ülkeyiz. Yakın zamanda Rus atletler olimpiyatlarda atletizm branşından men edildi. Dolayısıyla dünyada topyekun bir mücadele var. Bu mücadelenin içerisinde biz hem yerimizi almış hem de öne almış durumdayız. Yakın zamanda Türkiye'deki toplantılarda konuşma yapan WADA Başkanı, dopingle mücadelede ülkelere, Türkiye'yi kendilerine örnek almalarını söyledi."
"Sorunlu gördüğümüz arkadaşlarımızı havuzundan ayırdık"
"Bundan sonra sporcularımız doping kullanmayacak, dopingle yakalanmayacak." diyemeyeceklerini, çünkü insanların kendileri ile ilgili olumsuzluklarını kontrol etmek anlamındaki yetki veya şanslarının olmayabileceğini anlatan Kılıç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Şunu söylüyoruz; dopingle yakalanırsanız bunun cezasını sonuna kadar çekersiniz. Doping yapmamanız için her türlü mücadeleyi biz veriyoruz, vereceğiz. Olimpiyatlara hazırlanan sporcularımızın incelenmesi noktasında hiç müsamahamız yoktur. Sorunlu olduğunu gördüğümüz bazı arkadaşlarımızı olimpiyat havuzundan ayırdık. Onlar devam edemiyor. Artık sporu bırakmak durumunda kaldılar. Bunları kamuoyunda kimse bilmiyor. Çünkü biz mücadelemizi mahremiyet içerisinde sürdürüyoruz. Sürdürmeye de devam edeceğiz. Tüm federasyonlarımız da bu konuda üzerine düşeni yapmakla yükümlüdür. Tekrar kendilerine bunu hatırlatıyorum. İyi bir mücadele veriyoruz, bu mücadelemiz devam edecek."
Sporcuların olumsuz birtakım konularla anılmasının herkesi üzdüğünü işaret eden Kılıç, sürekli onların isimlerini gündeme getirmenin doğru olmayacağını kaydetti.
Bakan Kılıç, "Zaten gerekli önlemler alındıktan ve uluslararası kurallar da uygulandıktan sonra o kardeşimizin kendi vicdanı ile baş başa kalması en doğrusudur. Spor hayatı biten bir sporcuya daha büyük bir ceza ben düşünemiyorum." ifadelerini kullandı.
Stadyumlara 3,5 milyar dolar
Akif Çağatay Kılıç, Türkiye'de 27 stadın yapımının devam ettiğini, bu sene sonuna kadar tamamlanacak birçok stat bulunduğunu dile getirdi.
Eleştirmek isteyenlerin eleştirebileceğini belirten Kılıç, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bu kadar büyük yatırımları Cumhuriyet tarihinde ne zaman gördük? Burada Sayın Cumhurbaşkanımızın gerçekten çok büyük bir katkısı, talimatları var. Sayın Başbakanımızın yatırımların hızlı bitirilmesi noktasında yoğun takipleri var. Bu kadar yoğun yatırım hamlesi yapılırken sadece 'stadımız 1 ay gecikti, 2 ay gecikti, 3 ay şöyle oldu' diyerek eleştirmek yerine bu kadar büyük yatırımların yapıldığı ülkemizle gurur duymak gerektiğini düşünüyorum. Sadece stadyumların toplamı 3,5 milyar dolar civarında bir değere sahip. Stadyumlarımızı sadece 2 haftada bir maç oynanması için değil, sosyal yaşam alanları haline getirmek için çalışıyoruz. Sportif tesislerimizi sadece spor anlamında değil, sosyal çalışmalarla da hayata geçirmek için uğraşıyoruz."
Öte yandan Bakan Kılıç, toplantının ardından Samsun Gençlik Hizmetleri ve Spor Müdür Vekili Güven Özyurt'un vefat eden annesi Şadan Özyurt'un Büyük Cami'de kılınan cenaze namazına katıldı.