Türkiye’de her iki kadından biri baş ağrısı sorunu yaşıyor
Türkiye’de yapılan bir araştırmaya göre her iki kadından birinin baş ağrısı sorunu yaşadığını belirten Nöroloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Ufuk Sandıkçı, sık migren atakları olan ve baş ağrısı nedeniyle sık ilaç kullanan hastalarda ‘migren botoksu’ tedavisi ile yüz güldürücü sonuçlar elde edilebildiğini söyledi.
Tarihin en eski hastalıklarından migren, genetik bir takım faktörlere eşlik eden çevresel etkenlerin de uyarmasıyla oluşan bir baş ağrısı olarak tanımlanıyor. Migrenin şu anda dünyada hastalık sıklığı açısından ilk sıralarda geldiğini işaret eden Dr. Öğr. Üyesi Ufuk Sandıkçı, “Migren ağrısı, kadınlarda erkeklerden 3 kat fazla görülür. Türkiye'de yapılmış bir çalışmada her iki kadından birinin başının ağrıdığı ve bunlardan yarısının da migren hastalığına sahip olduğu bulunmuştur” dedi.
Güneş ışığı migreni tetikliyor
Migrenin genellikle tek taraflı baş ağrısıyla seyrettiğini söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Sandıkçı, hastalığın belirtilerini şöyle sıraladı: “Migren, ataklar halinde olur ve bu ataklar çok şiddetlidir. Migren atağı olduğu gün kişi tamamen toplumsal durumdan kendini soyutlar, herhangi bir işe konsantre olamaz. Migren ağrısı esnasında bulantı ve nadiren kusma görülür. Migren birçok dış uyarandan etkilenir. Açlık ve uykusuzluk migreni en çok tetikleyen faktörlerdir. Bunun yanı sıra ışık, ses, yazın güneş ışığı ve kışın soğuk migren ataklarını artırır. Yine kadınların adet dönemlerinde de migren atakları artmaktadır.”
Migren hastalığı tedavi edilebilir
Hastalığın tanısını koymak için hastanın anlatmış olduğu öykünün önemli oluğunu vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Ufuk Sandıkçı, “Tek taraflı, şiddetli ataklar halinde gelen baş ağrısı öyküsü migren düşünmemizi sağlar. Ancak ayırıcı tanıya ulaşmak için baş ağrısı yapan diğer sebepleri ekarte etmek adına hastalara beyin MR’ı çekilir ve kan tahlili alınır. Migren temel prensip olarak iki şekilde tedavi edilir. Şiddetli gelen ağrının tedavisi yapılır. Biz buna atak tedavisi diyoruz. Bu tedavi yöntemi gerek ağızdan gerekse damardan ağrı kesicilerle uygulanır. Migrenin asıl tedavisi ise atak sıklığını azaltmaktan ve atakların yeniden gelmesini engellemekten geçmektedir. Bu amaçla da profilaksi dediğimiz bir takım başka hastalıklar için de kullanılan ilaçları 6 ile 8 ay kadar günlük kullanıyoruz. Ayrıca son yıllarda da ülkemizde yaygın olarak kullanılmaya başlanan ve kliniğimizde de tedavisi yapılan oksipital sinir blokajı ve botoks uygulamaları; kronik migren hastaları, ilaç tedavisine yanıtsız ya da ilaç kullanamayan hastalarda iyi bir seçenek olarak karşımıza gelmektedir” şeklinde konuştu.
Başın arkasındaki ağrı sinirleri bloke ediliyor
Oksipital sinir blokajının nasıl uygulandığını da anlatan Dr. Öğr. Üyesi Sandıkçı, “Oksipital sinir blokajı, başın arkasında iki adet ağrıyı taşıyan sinirin lokal anestezikler yöntemiyle bloke edilmesine dayanmaktadır. Poliklinik şartlarında yaklaşık 5-10 dakikalık bir işlemdir. Botoks uygulaması da herhangi bir yatış gerektirmemektedir. Poliklinik şartlarında yaklaşık 30 dakika sürmektedir. İlaç tedavisine yanıt vermeyen, sık migren atakları olan ve baş ağrısı nedeniyle sık ilaç kullanan hastalarda da migren botoksu etkili ve güvenilir bir yöntemdir. Baş ve boyun bölgesine enjeksiyon yöntemiyle uygulanır. Nöroloji hekimlerince uygun anatomik bölgelere yapıldığı takdirde yan etkisi yok denecek kadar azdır” diye konuştu.