Türk bilim insanı geliştirdiği yöntemle literatüre girdi
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesi Üroloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ozan Bozkurt, ağız içinden alınan parçayı mesane boynuna naklederek geliştirdiği doku nakli yöntemiyle dünya tıp literatürüne girdi.
Doç. Dr. Bozkurt; prostat ameliyatı, sonda kullanımı, travma ya da düşme sonucu meydana gelen ve idrar yapma sırasında yanma, ağrı ve zorluğa yol açan üretra darlığının (idrar yolları darlığı) tedavisi için yöntem geliştirdi.
Ağız içinden aldığı parçayı mesane boynuna naklederek kanalın açılmasını sağlayan Bozkurt ve ekibi, 2 yılda 7 hastayı bu yöntemle ameliyat etti ve hepsinden de olumlu sonuç aldı.
Geliştirdiği tekniğe "Üretra Darlığında Doku Nakli Yöntemi" adını veren Bozkurt'un çalışması, uluslararası saygınlığa sahip "Urologia Internationalis" isimli dergide yayınlanarak dünyaya duyuruldu.
Olumlu sonuçlar alındı
Ozan Bozkurt, AA muhabirine, özellikle prostat ameliyatlarından sonra mesane boynu adı da verilen idrar kesesi boynu darlıkları üzerinde çalıştıklarını söyledi.
Darlık yaşanan bölgenin uzunluğuna göre ağız içinden doku aldıklarını ifade eden Bozkurt, yöntemi şöyle anlattı: "Yanaktan aldığımız doku parçasını hastalıklı bölgeye naklediyoruz. Böylece dar segmenti genişletiyoruz. Doku nakli yöntemi aslında daha önce de uygulanıyordu. İdrar kanalı ön ve arka kısımdan oluşur ve ön kısım için nakil yapılıyordu. Biz bu yöntemi arka kısımda da uygulamak istedik. Uyguladığımız hastalardan olumlu sonuç alınca uygulamaya devam ettik."
Bozkurt, idrar yolları darlığının zaman zaman prostatla karıştırıldığına dikkati çekerek, doku nakli ile sorunun bir daha tekrarlanmamak üzere çözüldüğünü aktardı.
Vakaların üçte birinde hastalığın herhangi bir neden olmadan geliştiğine işaret eden Bozkurt, "İdrar yolları darlığı geliştiğinde hastaların yaşam kalitesi çok etkilenir. Sık tuvalete çıkma isteği ve yapamama, idrar yolu enfeksiyonu gibi sorunlar yaşanır. Biz o bölgeye ağız içinden doku nakli yaparak sorunu çözüyoruz." diye konuştu.
Doç. Dr. Bozkurt, nakilden sonra hastanın 3-4 gün hastanede dinlendiğini ve daha sonra taburcu edildiğini belirtti.
Türk doktor olarak çalışmasının uluslararası düzeyde değer bulmasından mutlu olduğunu dile getiren Bozkurt, "Dünyada hangi yöntemler uygulanıyorsa Türkiye'de de uygulanıyor. Sağlık turizmi açısından bu gelişmeler büyük önem taşıyor. Bu çalışmaların başarısını bundan sonra daha iyi göreceğimize inanıyorum." ifadelerini kullandı.