Sıcak hava anne ve bebeğin sağlığını tehdit ediyor
Sıcak havalardan en çok etkilenenlerin başında gelen anne ve bebeklerin sağlığı sıcakların artmasıyla risk altında. Yaz aylarında gebelerin alması gereken önlemler hakkında açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Cihan Karadağ, sıcağın etkisiyle yaşanan baş dönmelerinin istenmeyen kaza ve komplikasyonlara yol açabileceğini belirtti.
Sıcak havalarda hastaneye başvuran gebe sayısında artış olduğunu ifade eden Doç. Dr. Cihan Karadağ, “Annenin hem kendini hem de bebeğini sağlıklı tutmak için yoğun bir şekilde çalışan vücuda bir de soğutma görevi eklenince vücut yoruluyor. Aşırı terleme, mide bulantısı, baş dönmesi ve kramplar aşırı sıcaklamanın belirtileri arasında yer alıyor. Vücut sıcaklığı 39 derece ve üzeri olan gebelerde sıcak çarpması ve dehidratasyon yani sıvı azlığı riski oldukça artıyor. Dehidratasyon ise tansiyon düşüklüğüne yol açabiliyor. Tansiyonu düşen gebelerde sıklıkla baş dönmesi ve bayılacak gibi olma şikayetleriyle karşılaşıyoruz. Bu durumlar da maalesef gebelerin düşüp yaralanmasına, hatta düşmeye bağlı anne ve bebek sağlığını tehdit eden komplikasyonlar oluşmasına neden oluyor” diye konuştu.
BOL SU İÇMEK, TUZ VE KAFEİN TÜKETİMİNİ SINIRLANDIRMAK ÖNEMLİ
Anne ve bebek sağlığının korunması için gebenin sıcak çarpmasından ve dehidratasyondan korunması gerektiğini söyleyen Karadağ, “Özellikle yaz aylarında çok yüksek derecelere ulaşan sıcaklıklar hamile kadınları zorluyor. Ancak yapılacak birkaç basit şey ile sıcak basması sorunundan kaçınmak mümkün. Aşırı sıcaklardan korunmanın ilk yolu özellikle günün en sıcak zamanı olan öğle saatlerinde mümkün olduğunca dışarı çıkmamak. Yaz aylarında gebelerin serin ve gölge yerlerde oturması, dinlenmesi gerekiyor. Ağaç gölgesi gibi doğal serinlikler veya klima, vantilatör gibi yapay soğutucularla gebelerin sıcak havayla temastan kaçınmasını tavsiye ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Vücudu soğutmanın en iyi yöntemlerinden birinin ılık duş almak olduğuna dikkat çeken Karadağ, “Gün içerisinde veya gece yatmadan alınacak bir ılık duş, gebenin rahatlamasına ve dinlenmesine yardımcı oluyor” dedi. Karadağ, ayrıca beslenmenin de gebelerin sıcak çarpmasından korunmada önem vermesi gereken bir nokta olduğunu söyleyerek, “Gün içerisinde bol bol sıvı tüketilmeli ve dışarı çıkarken mutlaka bir şişe su bulundurulmalı. Ayrıca kafein ve tuz tüketiminin de sınırlandırılması gerekmektedir” açıklamasında bulundu.
“SICAK HAVADA EGZERSİZ YAPMAK VÜCUT SICAKLIĞININ İYİCE YÜKSELMESİNE NEDEN OLUYOR”
Sıcak çarpmasını önlemek için kıyafet seçiminin de doğru yapılması gerektiğini söyleyen Karadağ, ‘‘Gebelerin sıcaklarda hava alan, rahat, hafif, bol ve keten gibi doğal kumaşlardan yapılmış giysileri tercih etmesini öneriyoruz. Ayrıca dışarı çıkarken mutlaka şapka takılmasını ve bu şapkanın da kovboy şapkası dediğimiz enseyi de kapatan tarzda olmasını istiyoruz” dedi.
Karadağ ayrıca gebelere, güneşe çıkarken en az 30 SPF koruma faktörü olan güneş kremlerini kullanmalarını ve kremi dışarıda olunan her iki saatte bir tekrar sürmelerini önerdi ve sözlerine şöyle devam etti:
“Hareket etmenin ve aktif olmanın sağlıklı bir gebelik için çok önemli. Ancak gebelere aşırı sıcaklarda egzersiz yapmamalarını söylüyoruz. Çünkü sıcak havada egzersiz yapmak vücut sıcaklığının iyice yükselmesine neden oluyor. Egzersiz yapmak isteyen gebelere günün daha serin saatlerinde, hafif hareketlerle spor yapmalarını tavsiye ediyoruz. Bu arada hamilelerin spa, hamam, sauna gibi sıcak ortamlardan da uzak durmasını istiyoruz. Çünkü bu mekanlar vücut sıcaklığını artırıyor ve bu durum gebelikte artan kan dolaşımı ile birleştiğinde olumsuz sonuçlara neden olabiliyor. Gebelerden sauna ya da hamam keyfini gebelik sürecinin bitimine kadar ertelemesini talep ediyoruz.”