Safra kesesi taşı nasıl tedavi edilir?
Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Cenk Ersavaş, safra kesesi taşı hastalığını ve tedavi yöntemlerini sizler için anlatıyor.
Safra kesesi, karnın sağ üst tarafında karaciğerin altında bulunan armut biçimli bir organdır. Sarı-yeşil safrayı bağırsağa salgılayarak vücudun sindirim fonksiyonuna önemli ölçüde katkıda bulunur. Yaşla birlikte görülme sıklığı artar.
Safra taşları, sindirime yardımcı olan safranın çok yüksek seviyelerde kolesterol içermesi ve katılaşması ve bir çökelti oluşturması ile oluşur. Taşların boyutu ve sayısı kişiden kişiye değişebilir.
Safra taşı başlangıçta belirti vermez
Safra taşlarının sayısı ve boyutu oluşmaya başladıkça artsa da, genellikle başlangıçta herhangi bir safra kesesi semptomu vermezler. Safra taşları çoğunlukla sessizdir ve acil durumlar dışında bazı testler veya bazı ameliyatlar sırasında tesadüfen keşfedilir.
Safra kesesi içindeki taşlar yerçekimi kuvveti altında hareket eder ve safra kesesinin çıkışını tıkayıp normal geçmesini engellediğinde çeşitli belirtiler gelişmeye başlar. Safra taşı hastalığının seyri sırasında ana safra kanalına bir taş düşerse daha problemli bir sürece girilir. Tıkanma sarılığı adı verilen bu süreçte hastalarda karın ağrısı, sarılık, kırmızı veya kahverengi idrar, bulantı, kusma ve bazen de ateş görülebilir.
Bir taşın safra kanalını bloke etmesinden saatler sonra kolesistit adı verilen bölgede inflamatuar değişiklikler meydana gelir. Bu tabloya bir enfeksiyon eklerseniz, hayati tehlike arz eden çok ciddi sorunlara neden olabileceğinden dikkatli olmalısınız. Bu hastalığa kolanjit denir. Kolanjite ek olarak, safra kanalına düşen safra taşları da pankreasın iltihabi bir hastalığı olan akut pankreatite neden olabilir. Bu hastalık ciddi şekilde yaşamı tehdit edebilir.
Tanı için çeşitli testler yapılabilir
Hastalık teşhisi; kan, idrar, dışkı muayenesi ve ultrasonografi (USG) ve tipik test sonuçları ile teşhis edilir. Bu testler ile yüzde 100'e yakın kesin tanıya ulaşılabilir. Bilgisayarlı tomografi ve MRI gibi diğer görüntüleme yöntemleri nadiren kullanılmaktadır. Ayrıca safra kanalı taşları için ultrasona ek olarak ERCP adı verilen endoskopik müdahale ile tanı ve tedavi amaçlı kullanılabilir.
Safra taşı olan hastalar genellikle yağlı ve baharatlı yemeklerden sonra sağ üst bölgede karın ağrısı ile tıbbi tesislere başvururlar. Bu şikayetlere bulantı ve kusma da eşlik edebilir. Doktor tarafından yapılan fizik muayenede, hasta nefes alırken sağ üst batının derin palpasyonu (parmakla bölgeye bastırılması) ve tipik safra kesesi ağrısının varlığı tanı koydurucudur. Bir kişide sarılık, ortak safra kanalının bir taş tarafından bloke edildiğini gösterebilir.
Safra taşlarının tanı yönteminde kullanılan ilk test ultrasonografidir. Bu radyodiagnostik yöntem kullanılarak 2 mm kadar küçük taşlar bile tespit edilebilir. Safra kesesi duvarında kalınlaşma ve çevresinde sıvı bulunması gibi bulgular kişinin safra kesesi iltihabı olduğunu düşündürür.
Tedavi yöntemi kişiye özel olarak belirlenmelidir
Hastalığı ve komplikasyonlarını tedavi etmek için çeşitli yöntemler kullanılmaktadır. En yaygın yöntem laparoskopik cerrahidir. Safra kesesi ameliyatlarının yüzde 5'inden azı açık ameliyatla yapılır. Açık cerrahinin en önemli nedenleri daha önce geçirilmiş karın atakları veya ameliyata bağlı yapışıklıklardır. ERCP gerektiğinde kullanılan diğer tedavidir. Safra taşlarını tedavi etmek için safra kesesinin çıkarılmasına kolesistektomi denir. Altın standart kolesistektomi laparoskopik cerrahidir. Ameliyat çeşitli nedenlerle laparoskopik olarak yapılamıyorsa açık cerrahi yaklaşım tercih edilebilir. Günümüzde ameliyat sırasında kapsülü bırakmak ve sadece taşı çıkarmak makul bir yaklaşım olarak kabul edilmektedir. Bunun nedeni hastanın yaklaşık 1 yıl içinde taş tekrarlama ve komplikasyon riski taşımasıdır.
Ameliyatın yanı sıra ilaç ve litotripsi adı verilen bir yöntemle safra kesesi taşlarına müdahale edilebilir. Günümüz koşullarında gelişen ameliyathane ve prosedür koşulları nedeniyle medikal tedavi ilk tercihtir. Ameliyat edilemeyenler için, özellikle kolesterol kaynaklı taşlar için aktif bileşen ursodiol içeren ilaçlar uygulanabilir. Bu ilaçların kullanımı sırasında günde 2-4 kez farklı dozlarda problemler olabilir, safra taşlarının geçmesi yıllar alabilir, tedavi bittikten sonra hastada taş oluşumu gibi problemler görülebilir.