‘Nöral terapi, kronik hastalıkların oluşmasını engeller’
Ankara’da Nöroloji Uzmanı Dr. Fatma Akkan Yılmaz, “Nöral terapi, vücudun kendi kendine yapması gereken fakat aşırı yüklenmeden dolayı yapamadığı iyileştirme etkisini açığa çıkararak sorunların ortadan kalkmasını sağlar ve kronik hastalıkların oluşmasını engeller. Bu nedenle nöral terapi, hem mevcut şikayetleri tedavi eden hem de uzun dönemde oluşabilecek hastalıkları önleyen düzenleyici ve kalıcı bir tedavi yöntemidir” dedi.
Nöroloji Bölümünden Uzm. Dr. Fatma Akkan Yılmaz, 1920’li yıllarda iki Alman doktor tarafından keşfedilen nöral terapinin; ağrı ve hastalıkların tedavisi için dokulara, sinir bölgelerine, tetik noktalarına, yara izlerine ve çeşitli akupunktur noktalarına sulandırılmış lokal anestezik maddelerin enjeksiyon yoluyla uygulanması işlemi olduğunu söyledi. Migren ağrısı, baş dönmesi, boyun ve bel fıtığı, bağışıklık sistemi sorunları, kronik yorgunluk ve daha birçok rahatsızlıkta uygulanabilen nöral terapinin, ek hastalıkların oluşmasını da engellediğini belirten Yılmaz, “Hastalıklar ortaya çıkmadan önce, vücut alarm verir. Bu durumlar genellikle, modern tıbbın açıklayamadığı ve psikolojik olarak değerlendirilen şikâyetlerdir. Bu şikâyetlerin en yaygın olanları sebebi bulunamayan ağrı, uyuşukluk, kulak çınlaması, baş dönmesi, alerji, terleme bozuklukları, bağırsak şikâyetleri, uyku bozuklukları, sürekli yorgunluk hali, enerji kaybı, cinsel işlev ve bağışıklık sistemi bozuklukları, ciltte renk değişiklikleridir. Sağlıklı bir beden normalde bu fonksiyon bozukluklarını ortadan kaldırmaya çalışır. Ancak yarardan çok, zarara maruz kalan bedenin kendini iyileştirme kapasitesinin yetersiz kaldığı durumlarda bu fonksiyon bozuklukları oluşmaya başlar. Sonrasında ise diyabet, yüksek tansiyon, tiroid hastalıkları, romatizmal ve bağ doku hastalıkları gibi kronik hastalıklar gelişir. Nöral terapi, vücudun kendi kendine yapması gereken fakat aşırı yüklenmeden dolayı yapamadığı iyileştirme etkisini açığa çıkararak bu sorunların ortadan kalkmasını sağlar ve kronik hastalıkların oluşmasını engeller. Bu nedenle nöral terapi, hem mevcut şikayetleri tedavi eden hem de uzun dönemde oluşabilecek hastalıkları önleyen düzenleyici ve kalıcı bir tedavi yöntemidir. Nöral terapi, sorunu kökten ve kalıcı olarak çözme sanatıdır” diye konuştu.
‘HİÇBİR YAN ETKİSİ YOKTUR’
Yılmaz, nöral terapinin ilaç tedavisi olmadığını belirterek, “Hiçbir yan etkisi yoktur. Nöral terapide, sadece procain ve lidokain lokal anestezik maddeleri, 0,004 oranında serum fizyolojik ile sulandırılarak kullanılır. Dolayısıyla nöral terapide, bu maddelerin anestezik etkilerinden değil, hücre duvarındaki bio-elektriksel etkiyi düzenleyici tesirlerinden yararlanılır. Procain en sık uygulanan ve en kısa etkili lokal anesteziktir. Etki süresi 15-20 dakika olan procain, ısırgan otu ve acı bademden elde edilen doğal bir maddedir. Nöral terapi, vücuda yapılan iğne tedavileri ile karıştırılmamalıdır. Diğer tedavilerde dokuya ilaç verilir. Nöral terapide ise iğneler çoğunlukla cilt içine, akupunktur bölgelerine ve omurilik segmentlerine yapılır. Nöral terapide ilaç özelliği olmayan sulandırılmış lokal anestetik madde kullanılır. Nöral terapi genellikle 7-10 gün ara ile uygulanır. Tedavinin kaç seans uygulanacağı hastaya göre değişir. Bu durumun sebebi, geçirilen hastalığın şiddetinin ve hastaların iyileşme kabiliyetlerinin farklı olmasıdır. Bu nedenle nöral terapi, birinci ile beşinci seans arasında etki göstermeye başlar” dedi.
HANGİ HASTALIKLARDA UYGULANIYOR?
Yılmaz, nöral terapinin hangi hastalıklarda ve durumlarda uygulanacağı ile ilgili de şunları kaydetti: “Nöral terapi, başta migren olmak üzere tüm baş ağrılarında, fibromiyaljide, boyun, sırt ve bel ağrılarında, boyun ve bel fıtıklarında, kalça ve omuz ağrılarında, sinir sıkışmalarında, alt ekstremite dolaşım bozukluklarında ve terleme bozukluklarında uygulanmaktadır. Yüz felci, trigeminal nevralji, zona, baş dönmesi, kulak çınlaması, huzursuz bacak sendromu olan hastalar da nöral terapi tedavisine başvurabilirler. Nöral terapi aynı zamanda adet sancısında, stres ve kaygı bozukluklarında, kronik yorgunluklarda, cinsel işlev bozukluklarında ve uyku bozukluklarında da oldukça etkilidir. Nöral terapi, hamile ve emziren anneler dahil herkese uygulanabilir. Sadece myastenia gravis kas hastalarına ve kanser tedavisi alan hastalara tavsiye edilmez. Nöral terapi, kan sulandırıcı ilaç kullananlarda uygulanacaksa dikkatli olunmalıdır.”