Multivitamin ve mineralleri nasıl kullanmalıyız?

Günümüz koşullarında zamana karşı yarışıyoruz. Özellikle İstanbul gibi büyük metropollerde yaşayanlar aşırı hızlı, stresli. Bu kadar hız ve stres de vücudumuza, ruhumuza kötü etki ediyor. Beslenme alışkanlıklarında ve çalışma koşullarında ortaya çıkan kimi değişiklikler, organizma için olumsuz nitelikler taşıyabiliyor. Bu olumsuz etkiler vücudun metabolik işlevlerine ve yaşamsal süreçlerine yansıyor. Yoğun şehir hayatı ve iş temposu içerisinde çoğumuz vitamin-mineral ihtiyacımızı, erişebildiğimiz yiyeceklerle karşılayamıyoruz. İşte bu noktada hazır multivitamin-mineraller çeşitli destekler devreye giriyor. Çoğumuz bu desteklerden yararlanıyoruz ve sayı gitgide artıyor. Bugün hadi gelin vitamin-mineral dosyasını açalım.

Vitamin ve multivitamin nedir?

Vitaminler, vücutta sentez edilemeyen veya yetersiz derecede sentez edilen, metabolik olayların normal bir şekilde meydana gelmesi ve sağlıklı durumun sürdürülmesi için gerekli olan, çok küçük miktarlarıyla hücre metabolizmasında önemli tepkimeleri uyaran organik bileşiklerdir. 20 civarında vitamin var. Bunların kimyasal özellikleri ve metabolizmadaki fonksiyonları farklı; yani her vitamin vücut için vazgeçilmez. Biri diğerinin yerine geçemez. Tüm vitamin ve mineralleri içeren tek bir besin maddesi yok! Bu yüzden, vitamin-mineral içeriği açısından dengeli ve çeşitli bir beslenme şekline sahip olmamız gerekiyor.

En yüksek sağlık seviyesini elde etmek için vücudumuzun ihtiyaç duyduğu besin maddeleri sadece vitaminler değil. Sağlığımızı korumak ve dirençli durabilmemiz için mineraller ve diğer eser elementlere de gereksinim var. Vitaminler ve mineraller birbirlerini seviyorlar; görevlerini yapabilmek için birbirlerine ihtiyaç duyuyorlar.

Bu nedenle çoğumuz, vücudun sağlığını sürdürülebilmesi için gereken tüm maddeleri sağlayacak olan, vitaminleri, mineralleri ve eser elementleri içeriğinde bir arada bulunduran multivitamin ( multi= çok) ve multimineral kombinasyonlarını tercih ediyoruz.

Multivitamin-mineral kombinasyonlarını herkes kullanabilir mi?

Çevre kirliliği, oksidan maddelerin yoğunluğundaki artış, kilo alma kaygısıyla yapılan bilinçsiz diyetler gibi etkenler yeterli düzeyde vitamin-mineral almamızı olumsuz yönde etkiliyor. Ayrıca yiyeceklerdeki vitamin ve minerallerin düzeyi kızartma, uzun süre pişirme ya da kabuklarının soyulması gibi işlemlerle azalıyor. Her gün yeteri kadar vitamin-mineral almazsak kendimizi yorgun, halsiz ve bitkin hissediyoruz. Gizli vitamin eksikliği de huzursuzluk, iştahsızlık ve yorgunluk gibi belirtilerle kendini gösteriyor.

Vücudumuz D ve K vitamini dışında vitamin üretemiyor. Mineral üretimi de yok. Bunların hepsini dışarıdan almak zorundayız. Bunun en doğru yolu yiyeceklerden almak. Bu konuda tüm bilimsel otoriteler birleşiyor. Nedir bu yiyecekler: Meyve, sebze, yeşillikler, süt ve süt ürünleri, et-tavuk-balık, baklagiller, tam ekmek, tam tahıllar, başta zeytinyağı olmak üzere sağlıklı yağlar… Ancak sorun şu: Yeterli vitamin -minerali sağlamak için her gün düzenli ve yeterli olarak bu yiyecekleri kaçımız yiyoruz? Yanıt: Hemen hemen hiçbirimiz! Tüm ihtiyacımıza yanıt veren kaliteli bir vitamin- mineral desteği bu yüzden herkes için daha da önem kazanıyor. Vejetaryen sayısı da Avrupa ülkelerinde olduğu gibi artmaya başladı. Vejetaryen veya veganların mutlaka destek kullanması gerekli.

Multivitamin-mineral tabletlerini kullanmaması gereken kişiler var mı?

Multivitamin ve mineral kombinasyonlarının kullanımının kısıtlandığı özel bir popülasyon yok. Ancak yağda çözünen A,D,E ve K vitaminleri önerilen dozlarda kullanılmalı... Bu vitaminler yüksek dozlarda alındığında, örneğin karaciğer gibi yağlı dokularda depo edilip vitamin birikimine (hipervitaminoza) yol açabiliyor. Suda eriyen vitaminler olan B ve C ‘nin ise önerilen dozlardan fazla alımı hipervitaminoza neden olmaz. Bu tür vitaminlerin fazlası idrar, dışkı ve ter ile atılır. Ancak yine de her durumda miktarlar doktora danışılarak belirlenmeli.

En çok ne zaman ihtiyaç duyuyoruz?

Vücudun vitamin ve mineral desteğine en çok ihtiyaç duyduğu dönemlerin başında gelen enfeksiyon hastalıkları…

ENFEKSİYON HASTALIĞI SIRASINDA

- Bağışıklık sisteminin düzgün çalışması için başta B ve C olmak üzere tüm vitaminlere ve demir, bakır, çinko gibi minerallere olan gereksinim artar.

- Bakteriyel enfeksiyonlarda kullanılan bazı antibiyotikler vitamin ve mineral gereksinimini artırıyor.

- Enfeksiyon sırasında fizyolojik stres oluşur ve bu durum vitamin ve mineral gereksinimini katlar.

D vitamini eksik bir toplumuz

Araştırmalar güneşli bir ülkede yaşamamıza ragmen D vitamini eksikliğinin yaygın olduğunu gösteriyor. D vitamini en çok güneşin ultraviyole ışınlarının etkisiyle cildimizde sentezlenebiliyor.