Kadınların yüzde 10’undan fazlasında çikolata kisti görülüyor!
Ailesinde, birinci derecedeki yakınlarında endometriozis tanısı olan kadınların 7 kat daha fazla risk altında olduğunu dikkat çeken Kadın Hastalıkları ve Doğum/Jinekolojik Onkoloji Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Petek Balkanlı, endometriozisin yüzde 40 oranında kısırlık nedeni olabileceğini söyledi.
Endometriozis'in toplumdaki kadınların yüzde 5’inde görülebildiğini belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum/Jinekolojik Onkoloji Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Petek Balkanlı, "Ailesinde, birinci derecedeki yakınlarında endometriozis tanısı olan kadınlar ise bu konuda 7 kat daha fazla risk altındadır. Endometriozis yüzde 40 oranında kısırlık nedeni olabilir." ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Petek Balkanlı, rahmin iç yüzünü döşeyen ve endometrium denilen dokunun, genellikle pelvis içindeki organlarda ortaya çıkıp büyümesi ile oluşan hastalığın endometriozis olduğunu kaydetti.
Endometriozis'in en çok yerleşim yerinin yumurtalıklar olduğunu belirten Balkanlı, "Yumurtalıklarda endometriozis varsa buna endometrioma denir. Endometrium dokusu adet döngüsü sırasında her ay kalınlaşıp, belirli bir sürede kanayarak, dışarı atılan hücrelerden oluşur. Bu hücrelerin yumurtalıklarda yerleşmesi durumunda, aylık döngü sırasında dokunun buralarda kalınlaşmasının ardından, rahimde olduğu gibi kanama olur ve dışarı atılamadığı için de kanamalı kistik yapıya dönüşür. Kistin içindeki sıvının çikolatayı andırması nedeniyle çikolata kisti diye anılır." şeklinde konuştu.
AİLESİNDE TANI OLANLAR 7 KAT RİSK ALTINDA
Balkanlı, çikolata kistinin yüzde 40 oranında kısırlığa neden olduğunu vurgulayarak şu değerlendirmelerde bulundu:
Yanlış yerde yerleşmiş endometrial doku pelviste irritasyon yaparak ağrılara, yapışıklıklara ve bu yolla infertiliteye yol açabilir. Etraf dokuları saran endometriosis dokusu adhezyon yani yapışıklık denen skar dokuları oluşturabilir. Bu yapışıklıklar tüplerin tıkanmasına, genital organlar ile barsak ve rektum arasında da yapışıklıkların oluşmasına yol açabilir. Endometriozis, üreme çağındaki kadınların hastalığı olarak kabul edilmektedir. Endometriozis toplumdaki kadınların yüzde 5’inde görülebilir. Ailesinde, birinci derecedeki yakınlarında endometriozis tanısı olan kadınlar ise bu konuda 7 kat daha fazla risk altındadır. Endometriozis yüzde 40 oranında kısırlık nedeni olabilir.
Kadınların yüzde 10 undan fazlasında endometriosis vardır. Çoğu kadında ya hiç şikâyete yol açmamakta veya çok az bir yakınmayla mevcut olabilmektedir. En sık karşılaşılan yakınmalar, şiddetli ağrılı adet görme, kronik pelvik ağrı ve ilişki sırasında ağrı duymaktır. Kimisinde sadece infertilite ile karşımıza çıkabilir. Kesin tanısı cerrahi ile çıkarılan kistin patolojik incelemeyle konabilir. İnfertil kadınların yüzde 24 ila yüzde 50'sinde endometriosis olduğu saptanmıştır. Kronik pelvik ağrılı kadınlarda ise sıklığı yüzde 20'nin üzerindedir."
TEDAVİ İLE KISIRLIĞI ORTADAN KALDIRMAK AMAÇLANIYOR
Balkanlı, çikolata kistinde tanı için önemli tetkiklerin başında ultrasonografi geldiğini kaydederek, "Bu tetkik yumurtalıklardaki lezyonların değerlendirilmesinde etkin iken, pelvik bölgesindeki lezyonlarda yetersiz kalabilir. Ultrasonografi tetkikinde çikolata kistinden şüphe duyulduğunda, hastanın kan örneğinde Ca125 adındaki belirtecin incelemesi yapılır ve tanı desteklenmeye çalışılır. Bu tümör belirteci yumurtalıktan köken almış kanserlerde arttığı gibi, endometriozis hastalığında da artabilir. Kesin tanı yalnızca laparoskopi işlemi ya da açık ameliyatla parça alınarak histopatolojik olarak konur.
Hastalığın kesin bir tedavisi bulunmamaktadır. Kistler için yapılan tedavilerde ağrıyı gidermek ve kadındaki kısırlığı ortadan kaldırmak amaçlanır. Bunu gerçekleştirmek için tıbbi ve cerrahi tedaviler kullanılır. Tıbbi tedavilerin prensibi hastalığın östrojene bağımlı olmasına dayanır. Çikolata kisti üzerindeki östrojen etkisi kaldırılarak, olmaması gereken yerde yerleşen endometrial dokunun baskılanmasına çalışılır. Tedavi 3-6 ay devam ettirilerek, kandaki östrojen seviyesi menopoz dönemindeki kadar düşük hale getirilir. 4-5 cm’yi geçen ve tedaviye cevap vermeyen kistlerde cerrahi yöntem düşünülür. Tıbbi tedavilerin hastalardaki ağrıyı giderebildiği, ancak kısırlık üzerinde etkili olmadığı görülmüştür. Bu yüzden kısırlığı olan hastalara tıbbi tedavi tavsiye edilmez. Cerrahi tedavi şiddetli endometriozis durumunda tercih edilir. Bu tedavi laparoskopik teknik veya gerekirse açık operasyon şeklinde uygulanır." açıklamasında bulundu.