Islak mayoyla sakın uzun süre durmayın!
Uzmanlar, ıslak mayoyla uzun süre kalmanın kadınlarda sistit ve çeşitli idrar yolu enfeksiyonlarına ya da kadın genital yollarında mantar enfeksiyonuna neden olabileceği konusunda uyarıyor.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi Üroloji Kliniği Şefi Doç. Dr. Eyüp Veli Küçük, ıslak mayoyla uzun süre kalmanın kadınlarda sistit ve çeşitli idrar yolu enfeksiyonlarına ya da kadın genital yollarında mantar enfeksiyonuna neden olabileceğini belirterek, "Özellikle klor, kadın florasındaki yararlı bakterilerin yok olmasına yol açıyor. Öte yandan erkekler de uzun süre ıslak mayoyla kaldığında idrar yolu enfeksiyonuna yakalanabiliyor." dedi.
İdrar yolu enfeksiyonuna ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Doç. Dr. Küçük, "Üriner sistem adı verilen idrar yollarının herhangi bir bölgesinde ve herhangi bir sebeple enfeksiyon oluşması durumu" şeklinde tanımladığı bu rahatsızlığın, böbrekler, mesane ve üretraya (dış idrar yolu) genellikle insanların kalın bağırsak florasında bulunan bakterilerin yerleşmesiyle oluştuğunu, bakteri, virüs ve mantarların idrar yolu enfeksiyonuna yol açabileceğini söyledi.
Doç. Dr. Küçük, idrar yolu enfeksiyonunun cinsiyete ve yaşa bağlı görülme sıklığı ile riskinin değiştiğini aktararak, sağlıklı genç ve yetişkin erkeklerde oldukça nadir görülürken ileri yaşta görülme sıklığının yüzde 15'in üzerine çıktığını, kadınlarda ise yaşam boyu idrar yolu enfeksiyonuna yakalanma oranının yüzde 50 civarında olduğunu ifade etti.
Genç ve sağlıklı kadınların 3'te 1'inin hayatlarında en az bir kez sistit atağı yaşayabildiğine dikkati çeken Küçük, kadınların dış idrar yolunun erkeğe göre daha kısa olduğunu, bu durumun bakterilerin kat etmesi gereken mesafeyi azalttığını ve kadınlarda idrar yolu enfeksiyonunun daha sık görülmesine sebebiyet verdiğini kaydetti.
Yeni doğan erkek bebeklerdeki riskin yeni doğan kız bebeklere göre fazla olduğunu ancak bu durumun çocukluk çağında tersine dönerek kızlarda daha fazla görülmeye başladığını dile getiren Küçük, "Sünnetsiz erkek çocuklarda da risk artmaktadır. Yetişkin erkeklerde idrar yolunun savunma mekanizmasını bozan taş ve prostat hastalığı ya da sonda takılması gibi durumlar da enfeksiyona zemin hazırlar. Tekrarlayan enfeksiyonlarda böbrek ve idrar yolları ile ilgili üriner sistem taşı, prostat büyümesi, idrar yolunun tümöral hastalıkları, vezikoüreteral reflü gibi patolojiler de araştırılmalıdır." dedi.
İdrar yolu enfeksiyonunu önlemek için bol su tüketin
Doç. Dr. Küçük, idrar yolu enfeksiyonunun belirtilerini, "Yeni başlayan sık sık tuvalete gitme ihtiyacı, idrar yaparken yanma, kötü kokulu idrar, idrar yaparken ağrı ya da bulantı, karın ağrısı, bel ağrısı, bazen idrarda kanama" şeklinde tanımlayarak, vatandaşların bu şikayetleri yaşamaları ya da şikayetlerinin üstüne kusma, ateş gibi bulguların eklenmesi halinde hekime başvurmalarını tavsiye etti.
Küçük, erkek ve kadında idrar yolu enfeksiyonunun önlenmesi için bol su içilmesi, tuvalet hijyenine dikkat edilmesi, genital bölgenin temiz ve kuru tutulması, özellikle kadınlarda tuvalet sonrası temizliğin önden arkaya doğru yapılması, pamuklu iç çamaşırı tercih edilmesi ve çamaşırın her gün değiştirilmesi, genital bölgede kozmetik ürünlerin kullanılmaması gerektiğinin altını çizdi.
"Ortak kullanılan havlu ve şezlong vasıtasıyla mantar ve virüs bulaşabiliyor"
Özellikle yaz aylarında deniz ve havuzdan sonra ıslak mayoyla kalınmasının da idrar yolu enfeksiyonunu tetiklediğini vurgulayan Küçük, "Islak mayoyla uzun süre kalmak, kadınlarda sistit ve türlü idrar yolu enfeksiyonlarına ya da ıslak mayonun oluşturduğu nemli ortam kadın genital yollarında mantar enfeksiyonuna neden olabilmektedir. Özellikle klor, kadın florasındaki yararlı bakterilerin yok olmasına yol açıyor. Bundan ötürü de erkeklere göre enfeksiyon kapma riski daha fazla. Ayrıca, kadınlarda havuza girildiğinde genital mantar oluşum riski de var. Öte yandan erkekler de uzun süre ıslak mayoyla kaldığında idrar yolu enfeksiyonuna yakalanabiliyor. Ortak kullanılan havlu, şezlong ya da yer minderleri vasıtasıyla da mantar ve virüs bulaşabiliyor." değerlendirmesinde bulundu.
Doç. Dr. Küçük, tatilde olan ya da tatile gidecek vatandaşlara idrar yolu enfeksiyonundan korunmaları için şu önerilerde bulundu:
"Hem idrar yolu temizliği hem de vücudun sıvı kaybını önlemek için bol su için. Tatil yaptığınız yerde her ikisi de mevcutsa havuz yerine denizi tercih edin. Deniz ya da havuzdan çıktıktan sonra ıslak mayonuzu değiştirin. Kalabalık saatlerde havuz kullanmayın. Daha tenha saatler ve alanlar tercih edin. Aile içi dahi olsa ortak havlu değil kişisel havlu kullanın. Hijyeninden emin olmadığınız havuzlardan uzak durun. Özellikle ortak kullanılan şezlong minderlerine dikkat edin ve nemli, yumuşak oturma gruplarından uzak durun. Denize ya da havuza girmeden önce ve çıktıktan sonra mutlaka duş alın. Sentetik ve havasız iç çamaşırı ile giyecekler tercih etmeyin. Dar pantolonlardan uzak durun. Genital bölgenin temizliğine önem verin ve kuru kalmasını sağlayın."
Tedavi edilmezse böbrek yetmezliğine neden olabiliyor
Doç. Dr. Eyüp Veli Küçük, idrar yolu enfeksiyonu hastalığının basitten komplekse doğru geniş bir yelpazede yer aldığını belirterek, mutlaka ciddiye alınması gereken bir durum olduğunu vurguladı.
Aksi halde idrar yolu enfeksiyonunun böbreklere de zarar vereceğine dikkati çeken Küçük, "Enfeksiyon, gereken tedavi alınmadığı ya da zamanında tedavi edilmediği taktirde böbreklere yayılma, böbrekte kalıcı hasarlar oluşturma, hatta böbrek yetmezliğine varan ciddi hastalıklara dönüşebilme riski vardır. Hipertansiyonun gizli sebeplerinden birinin de küçüklükte geçirilen, tedavi edilmemiş idrar yolu enfeksiyonu olduğu düşünülür." dedi.
Küçük, ayrıca acil tedavi gereken durumlar sağlanmadığı takdirde enfeksiyonun tüm vücuda yayılarak, ciddi sağlık sorunlarına neden olabileceğini sözlerine ekledi.