İşitme engellilerden ilham aldı, şeffaf maskeler üretti
Ünlü balerin ve film oyuncusu Alev Baymur, korona virüs salgını nedeniyle dünyada her bireyin kullanmasının zorunlu hale geldiği maskelere şeffaf bir boyut kazandırdı.
Dudak okuyarak iletişim kuran milyonlarca işitme engellinin maske kullanımı nedeniyle zorluklar yaşamaya başlamasından ilham alan Alev Baymur, öte yandan da kırmızı ruj kullanmayı çok seven annesinin kağıt maskeler yüzünden ruj kullanamadığını söylemesiyle harekete geçerek birbirinden şık tasarımlardan oluşan çok amaçlı şeffaf maskeler üretti.
Kendisine ait Baymur TV ile Hülyaca Tasarımlar isimlerini taşıyan ortak girişimle Bagmur ID markasını ortaya çıkaran Baymur, ürettiği birbirinden şık tasarımlı maskelerle Amerika’dan ödül de kazandı. Amerika’da sahne ve sinema yönetmenliği yapan ve Türkiye’ye dönerek yeniden film sektöründe yerini almaya hazırlanan ünlü yıldız, internet üzerinden pazarlanan şeffaf maskeler hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Devlet Opera ve Balesi’nin eski baş balerinlerinden olan Baymur yaptığı açıklamada, “Covid 19 pandemisi sürecinde olduğumuz bu zamanda görsellik bizim işimiz olması ve annemin de kırmızı ruju kullanmayı çok sevmesi üzerine bu konuda kafamda bir şeyler şekillenmeye başlamıştı. Sonrasında işitme engelli bireylerin pandemi nedeniyle zorunlu olarak takılan kağıt maskeler nedeniyle diğer insanlarla iletişim kuramadıklarını fark ettim. ‘Nasıl olurda sosyal iletişime devam edebiliriz?’ diye düşünürken şunu anladık ki, işitme engellilerin ihtiyacı olduğu kadar biz sağlıklı bireylerin de birbirini görmeye, dudak ve mimik okumaya ihtiyacımız varmış. Benim için bu maskeler işte bu yüzden büyük bir tecrübeydi” dedi.
Uluslararası patente sahip bir ürün
Estetik kaygıları ve sosyal iletişim adına bir ihtiyaç olduğunu düşündüğü maske üzerine yoğunlaşan Alev Baymur, kendisine ait Baymur TV ve bir arkadaşına ait Hülyaca Tasarımlar isimlerini taşıyan ortak girişimle Bagmur ID markasını ortaya çıkardıklarını anlatarak, “Bu patentli bir üründür. Maske çantası, maske formunda yüz koruyucu bir maske kabı olarak düşündük. Ama sonrasında şunu anladık ki, maskenizi kullanmadığınız anlarda bile o maske her zaman yanınızda. Her zaman boynunuzda taşıyorsunuz. Koruyuculuğu konusunda da son derece güvenli ve uluslararası patente sahip bir ürün” ifadelerini kullandı.
Toplum olarak birçok alanda her bireyin olmazsa olmazlarının bulunduğunu belirten Baymur, “Mesela bizim tasarımımız olan maskelerle bir haber sunan spiker bu ürünü kullandığı zaman hem kendisini ifade edebilecek, hem de aynı zamanda da işini yaparken kendini virüsten korumuş olacak. Birçok güzellik programları yayınlanıyor televizyonlarda. Onlar bu programlarda siperlik kullanıyorlar ama zamanla siperliklerin yeterince virüsten korumadığı gözlemleniyor. İşte bu noktada bizim ürün maske yerine de geçebiliyor. Bu ürün aynı zamanda da okulların açıldığı bu günlerde öğrenciler için de büyük bir kolaylıktır. Mesela maske çantası haline gelebiliyor. Çocuklar maskelerini çıkardıktan sonra maskelerini oraya buraya koymadan direkt boynunda saklayabiliyor. Bu sayede artık maskesi kolunda, dirseğinde ya da kolunda bulunmamış oluyor” dedi.
Maskeye ABD'den ödül
İlginç maske tasarımına Amerika’dan bir de ödülün geldiğini anlatan Alev Baymur, “Aslında bu ödül ABD’de yaşayan bir Türk kızı sayesinde geldi. Bu ürünün üretiminden 6 ay sonra tesadüfen Türkiye’de de yapıldı. Yani Türkler dünyanın neresinde olursa olsun süper fikirlerle buluşuyor. Bizim tasarımlarımızın bazıları da Küçük Prens temalı ürünlerden oluşuyor” diye konuştu.
Ünlü yıldızın annesi memnun
Emekli öğretmen olan Alev Baymur’un annesi Ziynet Varol a kızının tasarlayıp ürettiği maskelerden son derece memnun olduğunu söyledi. Varol yaptığı açıklamada, “Benim evden çıkarken yanımda bulundurduğum üç şey var. Gözlüğüm, maskem ve telefonum. Bu maskeyi ilk kez denedim. Daha önce normal maskeler kullanıyordum ama pek memnun değildim. Bu maske bana çok rahat ve kullanışlı geldi. Mesela boynuma asıyorum çanta oluyor, yüzüme takıyorum maske oluyor. Temizlemesi çok kolay. Islak mendil veya sabun ile çok basit bir şekilde temizlenebiliyor. Her şeyden önce devamlı kullanılabiliyor. Diğer maskeler gibi iki kez kullanıldıktan sonra atılmıyor. Korona virüse karşı daha sağlıklı koruyor. Bana güven veriyor. Rahat nefes alabiliyorum. Konuşurken yüzüm, mimiklerim ve gülümsemem görünüyor. Bunlar önemli benim için. Bu yüzden de mutluyum. Maskemi yıkıyorum, takıyorum ve çıkıyorum” ifadelerini kullandı.
“Güler yüzler ortaya çıkıyor”
Ayvalık Sarımsaklı’da turizm işletmeciliği dalında faaliyet gösteren İsmail Varol ise ilginç maskelerle kuzeni Alev Baymur sayesinde tanıştığını kaydederek, “Turizm sektöründe bu tip bir maskenin son derece önemli olduğunu, bu maskeyi kullandıktan sonra anladım. Bizim sektörde gelen misafirlerimiz için önemli olan güler yüzdür. Bu yüzden de benimle birlikte personelimin de bu maskeyi kullanmasından son derece memnunum. Tabii bunun dışında turizm sektöründe faaliyet göstermek yoğun bir tempo içerisinde çalışmayı da beraberinde getiriyor. Bu yoğun tempo esnasında ise sıradan maskeleri kullanırken, nefes alabilmek oldukça güçleşebiliyor. Ama bu maskede öyle bir sıkıntı yaşanmıyor. Ayrıca normal maske ile birlikte güneş gözlüğü de kullandığımızda, insanların birbirlerini tanıyabilme şansı neredeyse hiç yok. Ama bu maskeyle herkes birbirini tanıyor ve ismiyle hitap edebilme şansı olabiliyor. Üstelik asla terletmiyor. Gözlük kullanınca da buğu yapmıyor. Tüm bunların dışında bu maskenin psikolojik olarak da insanları rahatlattığını düşünüyorum. Çünkü normal hayatta maskeyi genelde hasta olan insanlar kullanırdı. Pandemi nedeniyle şimdi herkes kullanıyor. Ama bu maskenin psikolojik olarak da hasta görünümü gibi bir olumsuzluğu da ortadan kaldırdığına inanıyorum” diye konuştu.