Geçmeyen vücut ağrılarının altından “paratiroid tümörü” çıktı
İstanbul’da yaşayan Emel Tosun (44) geçmeyen vücut ağrıları nedeniyle doktora başvurdu. Uyku dahi uyuyamaz hale gelen hastaya "paratiroid tümörü" tanısı konuldu. Hasta, tedavi için ameliyata girdiğinde ise hem paratiroid tümörü bulunamadı, hem de tiroid bezinde yeni bir tümör tespit edildi.
İstanbul’da yaşayan Emel Tosun, geçtiğimiz ocak ayında, yaygın vücut ağrısı yaşamaya başladı. Ağrıları zamanla uykusuzluğa da yol açacak kadar şiddetlendi. Tosun, şikayetlerinin nedenini öğrenmek için soluğu hastanede aldı. Kanda paratiroid hormon düzeyinin yüksek olduğu belirlenen hasta, paratiroid tümörü tanısıyla ameliyata alındı. Ancak paratiroid bezindeki tümör bulunamadı, bunun yerine tiroid bezi alındı. Alınan tiroid bezinde ise tümöre rastlandı. Üstelik bu paratiroid bezindeki tümör de değildi. Paratiroid bezindeki tümör vücudunda durmaya devam ederken bir de tiroid tümörü şoku yaşayan talihsiz kadının ağrıları artarak devam etti. Araştırmaları sonrasında Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Endokrin Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Erhan Ayşan'a ulaşan Tosun’un paratiroid tümörü göğüs boşluğunun içinde bulundu ve başarılı bir ameliyatla çıkartıldı.
"KANSER TEDAVİSİ GÖRDÜĞÜM DÖNEMDE BİLE BÖYLE AĞRI ÇEKMEMİŞTİM”
Yaklaşık bir yıldır yaşadığı ağrılardan kurtulan Emel Tosun, “Dinmek bilmeyen eklem ağrılarım, ateş ve terlemem beni çok yıprattı. Ameliyat olmama rağmen iyileşememiş olmanın verdiği huzursuzluk da beni psikolojik olarak etkiledi. 20 sene önce lenf kanseri geçirmiştim. Kanser tedavisi gördüğüm dönemde bile böyle ağrılar çekmedim. Kanser kemiğime mi sıçradı, diye çok endişe ettim. İyileşeceğime dair umudumu kaybetmeye başlamıştım. Çok şükür ki, Erhan hocaya ulaştım. Kendisi, muayene ve tahliller sonrasında paratiroid tümörümün nerede olduğunu buldu ve ameliyatımı yaparak tümörü çıkarttı. Artık sağlığım yerine geldi. Çok mutluyum” dedi.
“ENDER GÖRÜLEN BİR DURUM”
Emel Tosun’un ameliyatını gerçekleştiren Endokrin Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Erhan Ayşan, "Yaptığımız değerlendirmede, paratiroid bezinin olağan yerinde olmadığını, göğüs boşluğunun içinde olduğunu belirledik. Bu ender görülen bir durum olsa da biz gerekli hazırlıklarımızı buna göre yaptık ve ameliyatı başarıyla gerçekleştirdik. Üstelik bu ameliyatı, ilk ameliyatta açılan aynı kesiden yaptık. Göğüs boşluğundaki kitleyi bu kesiden çıkardık. Bu tür vakalarda dikkatli bir değerlendirme ve deneyim çok önemlidir. Ayrıca tiroid bezindeki kanserinin çok küçük olması hastaya avantaj sağladı. Böylece, kansere yönelik ek bir tedaviye de gerek kalmadı” ifadelerini kullandı.
“NÜKS EDEN BÖBREK TAŞLARINA DA DİKKAT”
Bu hastaların genelde şanssız hastalar olduğunu ifade eden Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi, Endokrin Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Erhan Ayşan, “Paratiroid bezleri fazla çalıştığında yaygın vücut ağrıları yaşanır. Tanıyı koymak kolay olmadığından, ne yazık ki bu hastalar çoğunlukla şikayetlerini abartmakla, hatta gerçekçi olmamakla suçlanırlar. Oysa paratiroid bezi fazla çalıştığında kemiklerdeki kalsiyumu kana çeker. Kemikler kalsiyum kaybettiğinde incelir, zayıflar ve ağrı yapmaya başlar. Bu tür hastalarda ilk muayene sırasında kanda, kalsiyum ve paratiroid hormonuna bakılarak teşhis konulabilir. Bu aşamadan sonra geriye, hangi paratiroid bezinin hasta olduğunu belirlemek ve doğru bir ameliyat tekniği ile onu çıkartmak kalır. Ağrıdan sonra ikinci sıklıkta gördüğümüz belirti ise, böbrek taşlarıdır. Nüks eden böbrek taşları olan kişiler mutlaka bir endokrinoloji uzmanına ya da bir endokrin cerraha başvurmalıdırlar. Tırnak deformasyonları, gözlerde katarakt oluşması ender de olsa görülen diğer bulgulardır” dedi.