Estetikte artık trend, doğal ve sağlıklı görünüm
Estetikte son dönemde abartıdan uzak, doğal ve sağlıklı görünüm kazandıran operasyonların tercih edildiğine vurgu yapan Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Umut Zereyak, “Kişinin gerek özel, gerek sosyal hayatında sağlıklı, doğal, iyi ve güzel görünmesi hem kendisine hem de çevresine pozitif bir ekti yaratıyor” ded
Op. Dr. Umut Zereyak, her dönem estetikte trendler olsa da son dönemde artık abartıdan uzak, doğal ve sağlıklı görünüm kazandıran operasyonların tercih edildiğine dikkat çekti.
Estetikte cerrahi ve cerrahi olmayan operasyonların her yıl bir önceki yıla göre ortalama yüzde 10 artarak devam ettiğini, 2022 yılında tüm dünyadaki operasyon sayısının 4,5 milyona ulaşabileceği öngörüsünü dile getiren Op. Dr. Umut Zereyak, teknoloji ve yöntemlerdeki gelişmelerle birlikte estetikte her dönem yeni trend ve akımlar olsa da artık doğal görünüm, sağlıklı bir cilt ve diri bir vücut tercihinin hiç değişmediğini söyledi.
Op. Dr. Zereyak, “Sağlıklı, güzel, çekici ve etkileyici görülmek tarih boyunca hep cazip olmuştur. Kişinin gerek özel hayatında gerek sosyal hayatında sağlıklı, doğal, iyi ve güzel görünmesi hem kendisine hem de çevresine pozitif bir ekti yaratıyor. Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi genel tanımı ile insan vücudunda doğuştan veya sonradan meydana gelen problemleri çözen, bütün vücut yapılarının anatomik olarak tam olmasına yönelik çalışmalar yaptığımız branştır. Günümüzde estetik trendleri içinde operasyon sonrası hemen günlük yaşama dönülebilecek konforu sağlayan, uzun dönem dinlenme gerektirmeyen, ağrı, ödem vb. oluşturmayan operasyonların yer alıyor” diye konuştu.
“MEME ESTETİĞİ VE RİNOPLASTİ HER ZAMAN REVAÇTA”
Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Umut Zereyak meme estetiği ve rinoplastinin her zaman estetikte hep ilk sıralarda olduğunu ifade ederek, “Dişilik ile bağdaştırılmasından dolayı kadınlar tarafından ilk tercih edilen operasyonlar arasında meme estetiği yer alıyor. Özellikle yaşlanma, emzirme ve kilo verme dönemleri sonrası şekil değiştiren memelerin deformasyonu en çok duyduğumuz yakınmadır. Son yıllarda temasız (no-touch) göğüs büyütme ve kompozit meme estetiği (yağ transferi ile meme implantı) yöntemleri ile istenilen ölçüde meme şekli oluşturabilmekteyiz. Eğer yeterli meme dokusu mevcutsa, dışardan bir madde koymaksızın kişinin kendi meme dokularına yeniden şekil vererek büyütme-dikleştirme etkili bir yöntemdir. Bazen de aşırı büyük yada sarkık olan memelere küçültme işlemi uygulanabilmektedir. Gelecek dönemde değişik teknikler, kök hücre, yağ doku, yeni nesil implantlar daha doğal, daha az iz barındıran yöntemler meme estetiğinde ön planda olacaktır” dedi.
Rinoplastinin (burun estetiği) hem görsel hem de sağlık açısından başvurulan operasyonlar arasında yer aldığını söyleyen Op. Dr. Zereyak, “Ayrıca travmalara bağlı şekil bozukluğunu ve doğuştan meydana gelen anomalileri düzeltmek amacıyla sıkça kullandığımız bir yöntemdir. Hastalarımız burun ucunun düşük olması, burun sırtının kemerli olması, burun kökünün yüksek olması, burun deliklerinin büyüklüğü veya asimetri gibi şikayetler ile başvurabilirler. Kapalı burun ameliyatı sayesinde izsiz, doğal görünümlü, işlevsel burunlarla hastalar hem daha sağlıklı nefes alabilir hem de daha estetik bir görünüme kavuşabilirler. Kadın ve erkek burnunun anatomik olarak farklı yapıda olması baz alınarak farklı şekil verme işlemleri uygulanmaktadır” diye konuştu.
“YAĞ ENJEKSİYONLARI VE LİPOSUCTİON EN FAVORİ İŞLEMLER OLMAYA DEVAM EDECEK”
Özellikle meme ve popo büyütme işlemlerinde kullanılan, ileri dönemde sağlık açsından ciddi riskler oluşturabilen protezlerin yerini gelecek dönemde daha çok yağ enjeksiyonları alacak diyen Op. Dr. Umut Zereyak, “Son yıllardaki en önemli gelişme, yağ dokumuzun değerinin anlaşılması diyebiliriz. Yağ enjeksiyonunu vücuttan alınan yağların ihtiyaç duyulan bölgeye (yanak, çene, meme, popo) kayıp dokuyu tamamlamak, simetriyi düzenlemek ya da hacim vermesi amacıyla uyguluyoruz. Yağ parçacıklarını özel süzgeçlerden ve incelticilerden geçirerek, akışkanlığını ve kıvamını değiştirerek derin ya da yüzeyel dokulara verebilmemiz sebebiyle yağ dokusunu özel kılmaktadır. Bu özelliği ile meme büyütme de, popo büyütme de kullanılan implantların tahtını sallayacağını söyleyebilirim. Daha da önemlisi yağ dokumuz verildiği bölgede bir miktar erise de kalıcı oluyor, alerji riski bulunmuyor ve içerdiği kök hücreler sayesinde de gençleştirmeye de yardımcı oluyor” ifadelerini kullandı.
Beslenme düzeninde bozukluk, fizikzel aktivitenin çok azaldığı ve sedanter yaşam denilen sanayileşen toplumlarda giderek artan hareketsiz yaşamların bölgesel yağlanma sorununu artırdığına dikkat çeken Op. Dr. Umut Zereyak şunları söyledi: “Bölgesel yağlanma sorununa tek başına cevap verebilen bir uygulama olan liposuction gelecek yıllarda da popülaritesinden bir şey kaybetmeyecektir. Öte yandan bölgesel incelmenin yanında, çeşitli yerlerde ve oranlarda yağ dokusu bırakılarak vücut şekillendirme işlemi yapılabilmektedir. Örnek olarak atletik bir görüntü isteyen erkekler için daha önceleri kaslarla ile elde edilebilen baklava görüntüsü, artık yağlarla sağlanabiliyor”
VÜCUT ŞEKİLLENDİRME
Vücut şekillendirmeyi (body contouring) “Estetik açıdan baktığımız da bireyin vücut algısında mutsuzluk duyduğu şeklin düzeltilmesi; aynı zamanda travma sonrası vücudun anatomiye uygun hale getirilmesidir” diye tanımlayan Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Umut Zereyak, “Vücut şekillendirme ile amaç erkeklerde maskülen forma geri dönmek, erkek tipi meme büyümesinin (jinekomasti) düzeltilmesi, bölgesel yağ alma ya da mevcut yağlardan şekillendirme sayılırken, kadınlarda feminen hatların yerine konması temel amaçtır. Meme, karın, basen, popo, bel bölgesi veya kol ve bacaklar birer bütün olarak değerlendirilerek asimetriler ve düzensizlikler kişinin vücut yapısına ve ihtiyacına göre belirlenip, tekli ya da çoklu seans ile yeniden form verilebilir. Özellikle son yıllarda mide küçültme ameliyatları ya da diyet-spor sonrası oluşan ileri derece kilo kayıplarına bağlı vücut biçimi bozulan kişiler yarar görmektedir” dedi.
YÜZ ESTETİĞİ
Tüm yüz veya orta yüz germe gibi klasikleşen ve etkili yöntemlerin yanı sıra daha kısa sürede iyileşen, göreceli olarak küçük işlemlere de yüz güldürücü sonuçlar alındığını vurgulayan Op. Dr. Umut Zereyak “Göz kapağı ve kaş, yanak ve elmacık kemiği, çene, boyun şekillendirme estetik cerrahide sık yapılan işlemler arasındadır. Alt ve üst göz kapağı ile birlikte kaş asma ya da kontür verme amacı ile yağ enjeksiyonu kombinasyonları daha etkili sonuç vermektedir. Yanak ve elmacık kemiği dolguları sonrası çene ucuna ya da massater botox enjeksiyonları gibi yöntemlerle boyuna yapılan dokunuşlarla daha etkili olmakta ve çok daha kısa sürede iyileşme sağlanmaktadır” diye konuştu.
DOLGU İŞLEMLERİ
Son dönemde popülaritesi artan dolgu işlemleri kişinin hastanede yatışını gerektirmediği, çok kısa bir zamanda uygulanması ve anında değişimi fark ettirmesi sebebiyle en çok tercih edilen uygulamalardan olduğunu söyleyen Op. Dr. Umut Zereyak şöyle konuştu:
“Aslında tüm bu işlemeler cerrahi olarak uygulanan ameliyat işlemlerini taklit etsede, ameliyat işlemi istemeyen hastaları tatmin etmektedir. Önümüzdeki dönemde özellikle dolgu işlemleri, yüz askı işlemleri bu konuda başı çekecek gibi. Bu tür işlemlerin en önemli avantajı kişinin işlem sonrasında anında sonucu görmesi ve geriye dönüşü olabilen işlemler olmasıdır. Ayrıca cerrahi işlemin provası olarak da görülebilir.