Dünyada 37 saniyede bir kişi Tromboz’dan ölüyor
Ulusal Vasküler ve Endovasküler Cerrahi Derneği ile Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği, kan pıhtılaşma sorununa dikkat çekmek amacıyla Galata Kulesi'nde etkinlik gerçekleştirdi.
Ulusal Vasküler ve Endovasküler Cerrahi Derneği ile Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği, kan pıhtılaşma sorununa dikkat çekmek için ‘Pıhtı için hareket et, pıhtı için dans et’ sloganı ile İstanbul Galata Kulesi’nde bir etkinlik düzenledi. Düzenlenen etkinlik kapsamında Odakule’de başlayan yürüyüş Galata Kulesi’nde sonlandı. Birçok dernek üyeleri ve gönüllüler pıhtıya karşı hareket ederek farkındalık oluşturdu. Etkinlikte verilen bilgilere göre, dünyada her 37 saniyede bir kişinin Tromboz hastalığı yüzünden yaşamını yitirdiği aktarıldı.
"En büyük risk ise hareketsiz kalmaktır"
Ulusal Vasküler ve Endovasküler Cerrahi Derneği Başkanı Prof. Dr. Tankut Akay yaptığı açıklamada, pıhtıya karşı farkındalık oluşturmak için burada olduklarını dile getirerek, “Bu hastalığın önemini vurgulamak için buradayız. Tromboz, öldürebilen ancak önlenebilen bir hastalıktır. Uzun süre hareketsiz kalmak risk faktörlerinden olup, sigara ve alkol kullananlar da risk altındadır. En büyük risk ise hareketsiz kalmaktır. Buradaki esas mantık baldır kaslarının çalışmasıdır. Baldır kaslarını çalıştırarak kanı daha yukarı getirebiliyor. Örneğin ofiste uzun süre hareketsiz kalan birisi iki saat çalışacaksa bunun 10 dakikasını küçük yürüyüşler yapması gerekir” dedi.
"Dünyada 37 saniyede bir kişi Tromboz’dan ölüyor"
Pıhtının aslında vücudun bir savunma mekanizması olduğuna dikkat çeken Akay, “Bir yerimiz kanadığı zaman kan hücreleri oraya gelerek bir pıhtı oluşturuyorlar. Bu pıhtı damar içinde olduğu zaman bir hastalık oluşuyor. Bu hem bir atardamarda olabilir hem de bir toplardamarda olabilir. Bu hastalık dünyada 37 saniyede bir kişinin ölümünden sorumludur. Her 4 kişinin birinin ölümünden sorumlu olan bu hastalık, önlenebilen hastane ölümlerinin de ilk sırasında yer alıyor” ifadelerini kullandı.
Düzenlenen etkinliğin amacının farkındalık oluşturmak olduğunu söyleyen Prof. Dr. Dilek Erer, "Kalp damar cerrahlarının en çok uğraştığı konular var. bunlardan birisi pıhtıya bağlı damarlarda oluşan tıkanmalar. Atardamarlarda veya toplardamarlarda olduğunda hastanın hayatını tehdit eden bir hastalığa dönüşüyor. Ancak tedavisi olan bir hastalıktır. Hareketli olmak son derece çok önemli. Hareketsiz kaldığımızda damarlardaki kanın dolaşımı yavaşlıyor" şeklinde konuştu.
Doç. Dr. Adil Polat da, çok kolay yöntemlerle bu hastalığın önüne geçilebileceğini söyleyerek, "Türkiye'de pıhtıya karşı çok iyi tedaviler uygulanıyor. Pıhtıya karşı çeşitli ilaçlar bulunuyor. Fakat ciddi bir oranda insanlar bu sorunu yaşamaya devam ediyor. Hareketsizlikten uzak duran birisi bu tür sorunları yaşamıyor" açıklamalarında bulundu.