Corona virüsü yenen baba-oğuldan, plazma bağışı
Malatya İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi'nde, corona virüs hastalığını yenerek, sağlıklarına kavuşan baba-oğuldan aynı anda plazma alındı. Oğlu ile birlikte 2'nci kez plazma bağışında bulunan Gıyasettin Bakır, "Bir hayat kurtarırsak ne mutlu bize. İyileşen hastalar plazma versin. Oğlum ile birlikte bağış yaptığımız için mutluyuz" dedi.
Mart ayında rahatsızlanan çiftçi Gıyasettin Bakır (46) ile oğlu Semih (19), Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Burada yapılan Covid-19 testleri pozitif çıkan baba ile oğlu tedavi edilerek sağlıklarına kavuştu. Taburcu olmasının ardından Gıyasettin Bakır, 6 Nisan'da plazma bağışında bulundu. Türkiye'deki ilk bağışçılardan olan Gıyasettin Bakır bugün de oğlu Semih ile birlikte koronavirüs hastalarına umut olan immün plazma tedavi yöntemi için plazma bağışında bulundu.
2'NCİ KEZ PLAZMA BAĞIŞINDA BULUNDU
Turgut Özal Tıp Merkezi Kök Hücre Nakli ve Aferez Nakli Merkezi'nde gerçekleştirilen bağış öncesi gazetecilere açıklama yapan merkezin sorumlusu Prof. Dr. Mehmet Ali Erkurt, Türkiye'de ilk defa baba ile oğlundan aynı anda plazma topladıklarını söyledi. Gıyasettin Bakır'ın daha önce plazma bağışında bulunduğunu hatırlatan Erkurt, "Baba, daha önce plazma topladığımız donörümüzdü, tekrar topluyoruz. Şimdi de baba ve oğuldan aynı anda ilk defa plazma topluyoruz. Türkiye’deki plazma bağışının büyümesi açısından önemli olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.
Erkurt, plazmanın daha önce MERS, SARS, Ebola, Kırım Kongo salgınlarında kullanıldığını belirterek, "Bu bir ilaç değildir. Plazma, iyileşmiş hastaların antikorlarını alıp bunu normal hastalara vererek, bu antikorların virüsü etkisiz hale getirmesi mekanizmasına dayanıyor. Güvenilir bir tedavi yöntemidir. Sağlık Bakanlığımız tarafından onaylanmıştır, izin verilmiştir" dedi.
'PLAZMA BAĞIŞINDAKİ ARTIŞLA İYİLEŞME ORANLARINI ARTIRABİLİRİZ'
Turgut Özal Tıp Merkezi olarak şu ana kadar 6 hastaya plazma naklinin gerçekleştirildiğini kaydeden Erkurt, şunları dedi:
Bugüne kadar 6 hastamıza plazma ulaştırdık, tedavide kullandık. Bugün de 2 hastamıza kullanacağız. Plazma sonuçlarına baktığımızda bu yoğun bakımdaki kritik hastalara kullanılmaktadır. Plazma alan hastalarımızdan gördüğümüzde ve Türkiye’den gelen haberlere baktığımızda ilk sonuçları olumlu olarak görülmektedir. Yoğun bakımdaki ve kritik durumdaki hastalarımıza etkili bir tedavi olarak durmaktadır. Tabi ki daha çok hastamıza kullanarak, daha net sonuçlar almamız lazım. Bu yüzden plazma bağışının daha fazla olması lazım, şu an için bağış yeterli değil. O bakımdan iyileşmiş hastalarımızın plazma bağışı için öncelikle Kızılay’a ve diğer ruhsatlı aferez merkezlerine başvurarak plazma bağışında bulunmasını öneriyoruz. Şu aşamada plazma az olduğu için yoğun bakımdaki solunum cihazına bağlı, kritik durumdaki hastalarda kullanılmaya başlandı. Ancak bizim elde ettiğimiz deneyimlere göre bu hastalar solunum cihazına bağlanmadan iyileşmeyi hızlandırabiliriz. O bakımdan yine plazmanın çok olmazı lazım ki kritik hastalara değil de ondan bir önceki evrede de kullanabilelim. O zaman immün yanıt yani vücudun savunma sistemi daha diriyken plazmayı kullanmak bu hastalarımızda çok daha etkili olacaktır."
Oğlu ile birlikte yeniden plazma bağışında bulunan Gıyasettin Bakır, "Bir hayat kurtarırsak ne mutlu bize. İyileşen hastalar plazma versin. Oğlum ile birlikte bağış yaptığımız için mutluyuz. Doktorlarımız çok şükür bizi kurtardı, diğer hastalar için çalışıyorlar. Biz de onlara destek olmak için buradayız" dedi.
Semih Bakır da iyileşen koronavirüs hastalarını plazma bağışına davet ederek, "Bir hayat, bir hayattır. Elimizden geldiği kadar vermeye çalışıyoruz. Ben ilk defa plazma veriyorum, bundan sonra da alırlarsa vereceğim" diye konuştu.